Bana küsenler olmadı mı? Onların zaten gerçek dostlarım olmadıklarını öğrendim.

Bir anne 15 yaşındaki kızına özsaygı kazandırmak adına bu mektubu kaleme almış,

Haberin Devamı

o yaşlardaki bir çocuğu karşısına alıp ona ders veremeyeceğini bilerek bütün duygularını kağıda dökmeye karar vermiş ve bu satırları kızına hediye etmiştir.


Merhaba canımın içi,

Sana özsaygı hakkında bir şeyler söylemek istiyorum çünkü yaşamda yüz yüze geldiğimiz pek çok sorunun kökeninde kendimizi sevmemiz ve kendimize inanmamız yatar. Her gün özsaygımızı ya geliştirir ya da yerle bir ederiz. Kendimizi iyi hissetmemizi sağlayan şeyler yaptığımızda öz saygımız gelişir. Kendimize değer vermeye başlarız ve kendimize olan güvenimiz artar.

Kendimize olan saygımızı yitirmemize, kendimizi kötü hissetmemize neden olan şeyler yaptığımızda ise öz saygımızı yitiririz. Keşke bunları eskiden sinirlendiğim ve öfkelendiğim zamanlar bilseydim. Her sinirlendiğimde, çok kötü şeyler söyler, çok kötü şeyler yapardım. Sonra da kendimden nefret ederdim. Dilediğim özürler, patlamalarımın başkalarında ve kendi üzerimde yarattığı kötü etkileri yok etmezdi.

Haberin Devamı

Bir arkadaşım beni bir yere gitmek üzere çağırdığında ya da bir partiye davet edildiğimde, içimden “hayır” demek gelse de “evet” der, sonra da kendime olan saygımı yitirirdim. Benden bir şey istediklerinde onlara öfkelenir ama hakkımı koruyamazdım. Hayır demeyi bilmediğim için, yanıtlarım hep evet olurdu ve bu giderek benim kalıpsal tepkim olmuştu. Her olay özsaygımın giderek yok olmasına neden oluyordu.

Bazen “bencil” sözcüğünü, “kendisini düşünen” sözcüğüyle karıştırdığımıza inanıyorum, Juliet. Bencil insan, kendisine o kadar odaklanmıştır ki, başkalarının gereksinimleri olabileceğini aklına getirmez bile. Oysa kendini düşünen insan, başkalarına yardım etmeden önce kendi gereksinimlerini düşünen insandır. Önce kendi gereksinimlerimi karşılamazsam sana nasıl yardımcı olabilirim? Önce kendime saygı duymazsam, sana nasıl saygı duyabilirim? Kendimi düşünmezsem, seni nasıl düşünebilirim?

Yıllar boyu hep fedakarlıklar yaptım, kendi isteklerimi başkalarının isteklerinin önüne geçrmenin bencillik olduğunu düşündüm hep. Çoğumuz böyle büyütüldük ve çocukken de böyle programlandık. Evet, sevgili çocuğum, kendimi inkar etmeyi de ben öğrenmiştim. Sonunda kendime ait hiç bir yaşamım olmayan kurbanlık bir koyundum, kendi değerlerimi yitiriyor, kim olduğumu unutuyor, kendi gereksinimlerimi bir yana itip, herkesin benden istediklerini yerine getiriyordum artık. Ben kendimi düşünmüyordum bir tanem. İşte bu, kendini düşünmek değil, bencillikti. Kendimi sevmeyerek, başkalarının isteklerini yerine getirerek, onarın beni sevmelerini, yaptıklarımı onaylamalarını istiyordum.

Haberin Devamı

Öz saygımız azaldığı zaman, başkalarını hoşnut etmeye çalışırız, böylece onların bizi sevmelerini, onaylamalarını isteriz. Ama bütün bunlar işe yaramaz. Kendin için doğru olanı yaptığın ve kendini iyi hissettiğin zaman, bu nitelikleri kendi içinde bulacaksın.

Ve o zaman başkalarını kontrol etme, onlara egemen olma gereksiniminden kurtulacaksın ve kendin olduğun için de onların seni sevmeleri ya da onaylamaları gibi bir beklentin olmayacak. Öz saygının yüksek olması, senin sen olmanı ve başkalarının da kendileri olmalarını sağlayacak.

Kendi haklarımı korumaya başladığm zaman, çok ilginç bir şey öğrendim. Artık “hayır” sözcüğünü kullanabiliyordum. Her hangi bir şey yapmak için param olmadığı ya da arkadaşlarımla bir yere gitmek istemediğim zaman dürüst davranıyor ve onlara gerçeği söylüyordum. Evde kalıp ev işi yapmak istiyorsam arkadaşlarıma, “Sizinle gelmek isterdim ama iş yapmam gerek. Yine de teşekkür ederim beni düşündüğünüz için” diyordum. Başka planlarım varsa ya da sadece yalnız kalmak istiyorsam, herhangi bir bahane uydurmadan ya da yalan söylemeden onlara gerçeği söylüyordum.

Haberin Devamı

Biliyor musun? Bu şekilde davrandığım zaman hemen herkes beni anlayışla karşılıyor ve bana saygı gösteriyordu. Peki, bana küsenler olmadı mı? Onların zaten gerçek dostlarım olmadıklarını öğrendim ben de.

Genellikle benim izimden gittiğinin farkındayım, kendimi başkalarının isteklerine adıyor ve fedakar davranıyorsun. Bu beni çok üzüyor bir tanem, böyle davranmanın hiç bir yararı yok.

Kendini düşünen bir insan ol ve kendine zaman ayır.

Kendini düşünen bir insan ol ve kendi gereksinimlerine önem ver.

Kendini düşünen bir insan ol ve yüreğinin sesine kulak ver.

Başkalarına karşı bencil ya da düşüncesiz olma ama kendini düşün. Böylelikle öz saygın artar, hem kendine hem de başkalarına karşı saygılı olmayı öğrenirsin.

Haberin Devamı

Seni çok seviyorum bir tanem.

Annen

Kahve Kokulu Hikayeler kitabından alıntıdır.

Sevgilerimle
Ayça Akın
www.aycaakin.com
www.motivasyonatolyesi.com
www.facebook.com/aycaakinofficial
www.twitter.com/aycakn
www.intagram.com/aycakn

Yazarın Tüm Yazıları