Bakan Yılmaz: İki başlılığı kaldırıyoruz

Güncelleme Tarihi:

Bakan Yılmaz: İki başlılığı kaldırıyoruz
Oluşturulma Tarihi: Mart 14, 2017 13:50

Bakan Yılmaz: İki başlılığı kaldırıyoruz

Haberin Devamı

Timur TARLIĞ/İZMİR, (DHA) - MİLLİ Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin iki başlılığı ortadan kaldırılacağını söyledi.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, referandum çalışmaları kapsamında geldiği İzmir'de AK Parti teşkilatını ziyaret etti. Partililerle biraraya gelen Yılmaz, 16 Nisan'da gerçekleştirilecek referandum ile ilgili bilgi verdi. Anayasa'nın 18 maddesinde değişiklik yapılacağını, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin getirildiğini belirten Yılmaz, şöyle konuştu:
"Birincisi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi geliyor. Yürütmede ikili yapının kaldırılması demektir. 1982 anayasasında yürütme bölümü var. Yürütme görevi cumhurbaşkanlığı ve bakanlar kurulu tarafından yapılır der. İki başlı sistem var. Bunun çok zararı var. Cumhurbaşkanımız ve başbakanımız aynı dava arkadaşı, partinin kuruluşundan beri beraberler, dolayısıyla problem yok. Sanılıyor ki şu an yok diye, geçmişte de yoktur, bundan sonra da olmaz sanılıyor. Atatürk ve İnönü ikilisi de Kurtuluş Savaşı'nın gazisi. Atatürk uluslararası bir sözleşmenin imzalanmasını istiyor, İnönü ise İtalya ile aramız bozulur diye istemiyor. İki dava arkadaşı farklı düşünüyor. Atatürk, 'kağıt fabrikası kuralım' diyor, İnönü istemiyor. İki dava arkadaşının hükümet konusunda problemleri var. Cumhurbaşkanları aynı zamanda parti başkanı. Başbakan da partinin başkan vekili oluyor. Özal ve Yıldırım Akbulut. Yıldırım Akbulut ile iyi geçiniriz diye getirildi göreve. Zonguldak'taki işçiler konusundaki itilaf nedeniyle problem çıktı. Mesut Yılmaz o kadar sıkıntı çıkardı ki rahmetli Özal köşkü bırakıp parti kurma çalışmalarına başladı. Anayasa fırlatma nedeniyle ekonomik kriz başladığını herkes bilir. Dolayısıyla iki başlılığı kaldırıyoruz. İki başlılık devam etmesini kimse istemez."
'MİLLETİN İRADESİ ANKARA'YA YANSIMIYOR'
Yeni gelen sistemde millete 'hükümeti sandıkta kurmak ister misin' sorusunun yöneltildiğini belirten Yılmaz, "Hükümeti sen kurmak istiyorsan 'evet' diyeceksin, 'benim milli iradem sandığa yansıyor onlar Ankara'da kursunlar' diyorsan, 'hayır' de. Ama irade sandığa yansımıyor ki. Milli iradenin Anadolu başka şekilde olup da Ankara'da çarpıtılıp başka şekillerde olduğunu gördük. Onun için hükümeti sen kur, Ankara'da hükümet kurma kavgaları olmasın diyoruz. Bazı ülkelerde birkaç yıl kurulamayan hükümetler var. Biz en fazla Haziranı görürüz. 6 ay geçti kurulamadı. Geçici hükümet kurduk. Geçici hükümetler kalıcı sorunları çözemez. Yetki millette. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Egemenliğin 3 unsuru var. Yasama, yürütme, yargı yetkisi millettedir. Hükümeti kim kuracak bunu siz seçeceksiniz. Üçüncü ayağı var, Yargı. Milli irade bana ait. Bu egemenliğimi kullanmak istiyorum. Şuan ki yargı da milletin iradesi var mı. Şuan yargıda kendilerini atıyorlar. Milli iradenin bağı kurulması için milletin ya da onun seçtiklerinin seçmesi lazım. Yargının milli iradenin bağını kurmak istiyor musun sorusuna evet deniyorsan, evet oyu vermelisin" diye konuştu.
'HANGİSİ DAHA GÜÇLÜ'
Cumhurbaşkanına kararname çıkarma yetkisinin verileceğini, cumhurbaşkanının Bakanlar Kurulu'yla aynı fonksiyonlu kararname çıkarma yetkisi olacağını anlatan Yılmaz, "Meclis bypass mı yapılıyor' diyenler var. Bu doğru değil. Anayasa bir husus kanunla düzenleniyor deniyorsa kararname çıkartılamaz. Sadece yürütme konusunda çıkarır. Cumhurbaşkanı kararname çıkarır, aynı konuda meclis kanun çıkarırsa cumhurbaşkanının kararnamesi etkisiz hale gelir. Hangisi daha güçlü?" dedi. Hem milletvekili hem de bakan olduğunu hatırlatan Yılmaz şöyle konuştu:
"Ben hem millet vekiliyim, kanun çıkarılırken komisyonlara katkıda bulunuyorum. Aynı zamanda hükümetin milli eğitim politikasını yürütüyorum. Hem yürütmede hem yasamadayım. Kuvvetler ayrılığı yok. Bundan sonra bakanlık yapan milletvekilliği yapamayacak. Kuvvetler ayrılığı olacak. Bir meclis düşünün çıkaracağı yasaların yüzde 85'ini hükümet belirliyor. Bu olmaz. Bakanlar kurulu veya cumhurbaşkanının kanun teklifi sunma yetkisi olmayacak bütçe dışında. Eskisine göre daha iyi kuvvetler ayrılığı sistemi var."
'MEVCUT SİSTEME GÖRE HUKUKA DAHA UYGUN'
Mevcut sistemde hiçbir partinin yüzde 50 oyu olmadığını belirten Yılmaz, yeni sistemin partileri yüzde 50 oy almaya zorladığını bunun da 80 milyonun tamamını kucaklamayla mümkün olacağını dolayısıyla daha uzlaşmacı bir sistemin getirildiğini söyledi.
"Dünyada hiç bir parlamenter sistemde Cumhurbaşkanı'na bu kadar yetki verilmiyor" diyen Yılmaz şöyle konuştu:
"Yürütmeye ilişkin görevleri atamalarda imzası gerekir. Yasamaya ilişkin görevleri kanunları onaylar, veto eder ya da çıkmış kanunlar hakkında anayasa mahkemesine dava açar. Anayasa mahkemesi üyelerini atar, Yargıtay başsavcısını atar. Yaptığı işlemlerde yargı yolu kapalıdır. Başbakan veya bakanların yaptığı işlerden de kendileri sorumludur. Yetkileri var ama sorumluluğu yok. Şimdi 16 Nisanda bu sistem geliyor. Yetkisi olanın sorumluluğu da olacak. Tek suçu vatana ihanet. Bir konunun suç olabilmesi için kanunda olması gerek. Vatana ihaneti kanundan çıkarmışız. Referandumla gelen değişiklikle yetkisi varsa sorumluluğu da olsun diyoruz. Bir önceki sistemden, bu sistem daha fazla hukuka uygundur."

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!