Bahçeli'den MHP'li muhaliflere sert sözler

Güncelleme Tarihi:

Bahçeliden MHPli muhaliflere sert sözler
Oluşturulma Tarihi: Nisan 09, 2017 19:03

Bahçeli'den MHP'li muhaliflere sert sözler

Haberin Devamı

Özgür ALTUNCU - Ezgi ÇAPA - Özden ATİK - İdris TİFTİKCİ/İSTANBUL, (DHA)- YENİKAPI'daki 'Evet' mitinginden konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli,
"'16 Nisan'da yüzde 100 evet çıksa da meşruiyeti yoktur' diyen, CHP'nin kayığına binip MHP'nin kıyılarına ok atan, demir parmaklıklardan tutup çamur siyasetine yatan tükenmiş siyaset kaçkınlarına uyku bile artık haramdır. Dünya üzerinde bunlara rahat ve huzur kalmamıştır. Sonları gelmiş, işleri bitmiş, fitnelerinde boğulma vakti yaklaşmıştır" diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 'Hayır' kampanyası yapan MHP'lilere Yenikapı Meydanı'ndan yüklendi. Muhalifleri CHP'nin kayığına binip MHP'nin kıyılarına ok atanlar olarak tanımlayan Bahçeli, "'16 Nisan'da yüzde 100 'Evet çıksa da meşruiyeti yoktur' diyen, CHP'nin kayığına binip MHP'nin kıyılarına ok atan, demir parmaklıklardan tutup çamur siyasetine yatan tükenmiş siyaset kaçkınlarına uyku bile artık haramdır. Dünya üzerinde bunlara rahat ve huzur kalmamıştır. Sonları gelmiş, işleri bitmiş, fitnelerinde boğulma vakti yaklaşmıştır" dedi. 

YEMİN ETTİK
"Dağılmamızı gözleyenlere fırsat veremeyiz .Bölünmemizi dileyenlere göz yumamayız" diyen Bahçeli, "Bekamızı yıkmaya çalışanlara tepkisiz kalamayız. Çünkü bu ülke için yeminimiz var, vazgeçilmez. Türk milleti için yapacaklarımız var, ihmal edilmez. Türkiye için iddialarımız var, ertelenemez. Yemin tutulmak içindir. Yemin bağlanmak içindir. Biz yemin ettik mi, unutmayız. Bir yemin ettik mi, aklımızdan çıkarmayız. Yemin edince yenilgileri sileriz. Yemin içince bozguncuları silkeleriz. Türklük yeminimizdir. Kardeşlik yeminimizdir. Milli beka yeminimizdir. Bağımsızlık yeminimizdir. Yeminimizden dönmeyiz. Yeminimizi çiğnemeyiz" ifadesini kullandı. 

AHLAKSIZLAR ORTALIKTA GEZİYOR.
Yenikeapı ruhunu tekrar canlandırmak için bu meydanda toplandıklarını söyleyen MHP Lideri Bahçeli, "Evet iradesini her duyduğumda Türkiye'nin önünün açıldığını görüyorum. Şimdi İstanbul 'Evet' diye çağlıyor, 'Evet' diye coşuyor. Bu arada MHP nerede diye soran bazı aymazlar da görülüyor. MHP ne yapıyor diye soruşturan bazı ahlaksızlar ortalıkta geziyor. Gazete köşelerinde kirli kalemleriyle iftira atıyorlar. Ekranlardan zehir gibi hezeyan saçıyorlar. Bre hayâsızlar, bre hayırsızlar, Milliyetçi Hareket Partisi milletiyle iç içe, meydanlarda, salonlarda, Anadolu'nun bağrında, hala anlamıyor musunuz? Milliyetçi Hareket Partisi Müslüman Türk milletinin olduğu her zeminde, her köşede, hala kabullenmiyor musunuz" diye konuştu.

ELEŞTİRİLERE YANIT VERDİ TEKLİFİNİN NEDENİNİ AÇIKLADI
“Devlet İçin Evet, Millet İçin Evet, Cumhuriyet İçin Evet, Türklüğün Bekası İçin Evet, Türkiye İçin Evet" diyen Bahçeli kendilerine yöneltilen eleştirilere şu sözlerle yanıt verdi: Demokrasi hayatımız canlanmış, tartışma kültürü güçlenmiştir. Aylardır bizim tercih ve irademiz eleştirilmekte, yerilmektedir. Fakat burası sorunludur, zira karşımızdaki koro iyi niyetli değildir. Niye anayasa değişikliğinin içinde olmuşuz. Niçin Adalet ve Kalkınma Partisi'ne destek vermişiz. Neden sistem değişikliği konusunu ısıtıp gündeme getirmişiz. Yattılar kalktılar bunu konuştular. Döndüler dolaştılar bunu seslendirdiler. 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra koalisyon kurulmadı, suçlandık. Milli yeminlerimizi yok sayarak CHP-HDP'nin yanında durmamız projelendirildi, tutmayınca saldırıya uğradık. İstek ve irademiz dışında koalisyon kurulmadı, retçi olduk. Ülkemiz 1 Kasım'da seçime gitti, sorumlu görüldük. Seçim hükümetinde PKK'yla olamayız dedik, korkak gösterildik. 1 Kasım'dan sonra MHP'ye FETÖ bağlantılı saldırı başladı, Pensilvanya hücreleri hareketlendi, kriptolar kanlandı, canlandı; taviz vermedik, kurultaydan kaçmakla eleştirildik. Bekamız çok ciddi risk altında, fiili sistem çözülmeli dedik, 'Evet'çi olmakla mimlendik. Türkiye'ye destek verdik, milli duruş gösterdik; yedek lastik, baston, can simidi, vagon olarak alçakça itham edildik. Evet, biz Türkiye'de fiili bir açmaz olduğunu açıkladık. Özellikle 15 Temmuz'dan sonra bunun tamir ve telafisinin acil olduğunu söyledik. Devlet anayasal yörüngeden çıkmıştı. Fiilen uygulanan hükümet etme sisteminin anayasada bir karşılığı yoktu. Türkiye kör topal gidemezdi. Düşe kalka yol alamazdık. Düz duvara tırmanamazdık. Çuvallayabilirdik. Çökebilirdik. Çözülebilirdik. Ortadan ikiye çatlayabilirdik. Büyük Türk düşünürü Yusuf Has Hacib der ki: 'İki şeyden ibarettir ilin bağı, kilidi Biri sakınmaktır, biri töre, ilin kökü.' Ne olursa olsun ilimizi, yani yurdumuzu sakınmak, yani korumak zorundaydık. Bedelini ödemeyi peşinen göze alarak töreyi, yani hukuk ve anayasayı hakim kılmalıydık. Çünkü devlet demek, hukuk demektir. Devlet töredir, töre devlettir. Bu yalın gerçeği 15 Temmuz'dan sonra gördük mü? Bu ihtiyacı 15 Temmuz'dan sonra şiddetle duyduk mu? Elbette evet, her zaman millet, her şartta devlet dedik, irade gösterdik. Siz de 'Evet' diyor musunuz? Hatırlarsanız, hükümet etme sistemiyle ilgili karmaşa 2007'de başlamıştı. TBMM'ne Cumhurbaşkanı seçtirmemek için her yol ve silahı kullanan kaos çetesi kısa bir zafer turundan sonra hezimete uğramıştı."

DENİZ BAYKAL'A YÜKLENDİ
İsim vermeden Deniz Baykal'a yüklenen Bahçeli, "Kılıçdaroğlu'nun selefi epey uğraşmış, beyhude yere çırpınmıştı. 'Hayır çıkarsa düşmanı denize dökmüş gibi sevineceğim' diyen var ya, kendisi sandığın dehlizinde kaybolup gitmişti. Nitekim 21 Ekim 2007 Referandumuyla Türk milleti Cumhurbaşkanı'nı bizzat ben seçeceğim demişti" dedi. 

MİLLİ RUH İŞGALİ DEF ETTİ
O dönem 367 toplantı yeter sayısını icat edenlerin Türkiye'yi köşeye sıkıştıracaklarını sandıklarını söyleyen Bahçeli, "Ama kendileri milli irade tarafından süpürülüp atılmıştı.16 Nisan'ın meşruiyetini sorgulayan emekli savcı, o yıllarda revaçta ve bugünkü hayırcıların gözdesiydi. Bu gafil her taşın altından başını çıkardı, her fırsatta TBMM'nin önüne taş koymaya kalktı. Dün yapamadı, Allah'ın izniyle yine başaramayacak. Ne var ki sel gitti kum kaldı, bunlar yine karanlık kampanyalarına tekrardan daldı. 10 Ağustos 2014'de ilk kez halk tarafından Cumhurbaşkanı seçilince sistem kilitlendi. Devlet yönetimi zora girdi. Hepsinden mühimi de, 15 Temmuz'da bir felaket yaşadık. FETÖ darbe teşebbüsünden son anda kurtulduk. İşgalden son anda yakayı kurtardık. Tekfur artıkları, Bizans yanaşmaları, haçlı devşirmeleri 15 Temmuz'da şanslarını bir kez daha denediler. Çok şükür fiyatı bir dolar olan namussuzlar baltayı sadece taşa değil, kendi kafalarına da vurdular.  Türk milleti bayrağının altında toplandı, ihanete göğüs gerdi. Milli ruh ayağa kalktı, işgali def etti, işgalcileri kepazeye çevirdi" şeklinde konuştu.

"YİNE AMAÇLARINA ULAŞAMAYACAKLAR"
PKK'sından FETÖ'süne, DEAŞ'ından DHKP-C'sine kadar çok sayıda terör örgütünün Türkiye'yi hedef aldığını ifade eden Bahçeli, "Bunu görüyor, bunu biliyor, bunu yaşıyoruz. İsimlerin farklılığı kimseyi aldatmasın. Bu terör örgütlerinin hepsinin amacı ortaktır, patronları aynıdır, destekleyicileri birdir. Hesap, bin yılda vatanlaştırdığımız ve beraberce yaşadığımız bu topraklardaki varlığımızı sonlandırmaktır.1071'de Malazgirt'te açtığımız tertemiz sayfa karanlık çevrelerin hala korkulu rüyasıdır. Türk milletinin yaşama iradesi elinden alınmak istenmektedir. Dün denediler başaramadılar, bugünse terör belasıyla bizleri yıldırabileceklerini düşünüyorlar. Yolumuzdan sapacağımızı, beraberliğimizden tavizler koparacaklarını sanıyorlar. Allah'ın izniyle istediklerini alamayacaklar, yine amaçlarına ulaşamayacaklar. Gücümüzün kaynağı Türk milletidir. Güvencemiz İstanbul'un muhteşem duruşudur" diye konuştu. 

"ALAYI ÇAKILACAK"
CHP milletvekili Hüsnü Bozkurt'un sözlerini hatırlatan MHP Genel Başkanı Bahçeli tepkisi, "'Evet' diyenleri İzmir'e kadar kovalayıp denize dökmekten bahsetse de, bunların alayı 16 Nisan'a kadar kabus görecekler, sonunda sandığın dibine çakılacaklardır. Kaçacak tek yerleri ya Kandil, ya da Pensilvanya'dır. Durmasın CHP hayır desin, susmasın PKK aman bittik diye hayır türküsü söylesin.Eli kanlı aydınlıkçılar hayır mayası çalmaya, FETÖ'cü hainler 'Hayır'ı savunmaya, DHKP-C, Avrupa ülkeleri hayır propagandasına devam etsinler. Şunun şurasında 16 Nisan'a bir hafta vardır. Milli hesap bir hafta sonra görülecektir" şeklinde dile getirdi.

"SEVR'İ DAYATANLARA KUVAYI MİLLİYE'Yİ HATIRLATTINIZ"
15 Temmuz'un Türkiye için bir milat olduğunu tekrarlayan Bahçeli," Ve hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Başı Pensilvanya'da, kuyruğu devletimizin kılcal damarlarında bulunan teröristler, hücrelerinden çıkıp darbe teşebbüsünde bulundular. Milletimizin iradesine ipotek koymak istediler. Kanlı bir iç savaş çıkarmayı denediler. Sizler destansı bir mücadeleyle tüm dünyaya sadece demokrasi değil, aynı zamanda cesaret, irade ve insanlık dersi verdiniz. Milletimiz göğsünü hiç düşünmeden mütecaviz akına siper etti. Kurşunlara gözünü kırpmadan meydan okudu. Bombalara karşı etten bir duvar ördü. Şehit oldunuz, devletimize diz çöktürmek isteyenlere izin vermediniz. Türkiye oldunuz, bayrağımızı yere düşürmediniz. 'Hangi çılgın bana zincir vuracakmış, şaşarım!' diyerek FETÖ'ye ve şarlatan mihraklara en ağır dersi verdiniz. Hainlere attığınız tokadın sesi okyanus ötesinde yankılandı. Kahramanlık destanı yazdınız, birlik ve beraberliğimizi bozdurmadınız. Türkiye'nin işgali için pusuda bekleyenleri şaşkına çevirdiniz. Türk milletini hafife alanlara silleyi yapıştırdınız. Sevr'i dayatanlara Kuvayı Milliye'yi hatırlattınız. Yedi düveli inancınızla püskürttünüz. 15 Temmuz'da başını kaldıranların tekrar doğrulamaması için 16 Nisan tarihi bir fırsattır" dedi.

"PENSİLVANYA'YI KALBİNDEN VURACAĞIZ"
"15 Temmuz'da piyonlarını kaybeden haçlı kafilesini 16 Nisan'da mat etmek vicdani bir sorumluluktur" diyen Bahçeli konuşmasını şöyle sürdürdü:
"15 Temmuz'da devletin, milletin, Cumhuriyetin, Türklüğün ve Türkiye'nin bekasını hedef alanlara 16 Nisan'da Evet diyerek cevap vermek tarihi bir görevimizdir. 16 Nisan'da devletin bekası için evet diyeceğiz, FETÖ'cüleri, PKK'lı canileri, Türk düşmanlarını perişan edeceğiz. 16 Nisan'da milletin bekası için 'Evet' diyeceğiz, Pensilvanya'yı kalbinden vuracağız. Türkiye'nin bekası için 'Evet' diyeceğiz."

"UNUTMAYIN, TÜRKİYE ASIL HEDEFTİR"
"15 Temmuz'un bir daha yaşanması için pusuda bekleyen, fırsat kollayan, planlar yapan mihrakları tarihin çöplüğüne süpüreceğiz. Milli güvenliğimize omuz vereceğiz. Daha doğrusu vermek zorundayız. Bakınız çevremize. Görünüz Irak'ta, Suriye'de neler olduğunu. Bebeklere kimyasal silahlarla saldırıyorlar. Masumlara kan kusturuyorlar. Mazlumlar zalimler tarafından vuruluyor. Etrafımızda harcı cinayet, temeli vahşet olan yeni bir dünya kuruluyor. Füzeler havalarda uçuşuyor. Bombalar peş peşe patlıyor. Canlar gidiyor, sınırlar değişiyor, ülkeler tuzağa çekiliyor. Yanı başımızda insanlar ölüyor, insanlık can çekişiyor. Unutmayın, Türkiye asıl hedeftir. Bu aziz ve cennet ülke hunhar niyetlerin, menfur hedeflerin, vandal emellerin ucundadır. Bir olmalıyız, hep birlikte Türkiye'yi müdafaa etmeliyiz. Teslim olamayız, olmayacağız. Taviz veremeyiz, vermeyeceğiz."

"SİYASİ KAVGALARLA GEÇİRECEK BİR SANİYEMİZ BİLE YOKTUR"
"Başka şansımız yok. Başka gideceğimiz ülke yok. Başka seçeneğimiz yok. Tökezlersek üzerimize çullanırlar. Düşersek varlığımızı çürütürler. Devleti güçlü yapmalıyız. Anayasayı hakim kılmalıyız. Milli ve manevi değerlerimizin ortak paydasında buluşmalıyız. Yeni darbe, kriz, kaos, işgal planlarına karşı tedbir almalıyız. Siyasi kavgalarla geçirecek bir saniyemiz bile yoktur. Kutuplaşma girdabında kaybedecek bir değerimiz yoktur. Sistem tartışmalarıyla, fiili dağınıklıkla varacağımız bir yer de kalmamıştır. Aynı safta namaz kılıp, aynı kıbleye dönüp, aynı milletin evlatları olduğumuzu bilelim. Bilenmiş, bıçkın irademizle Türkiye'ye evet diyelim. Var mısınız? Evet tek milletiz, adımız Türk milletidir. Evet tek devletiz, adımız Türkiye Cumhuriyeti'dir. Evet tek vatanız, adımız Türk vatanıdır. Evet tek bayrağız, şerefimiz ay yıldızlı al bayraktır. Evet tek diliz, ortak gücümüz Türkçe'dir. Destek veriyor musunuz? Kerkük'te Gökbayrak, Karabağ'da ağıtız. Kaşgar'da gözyaşı, Bosna'da umuduz. Halep'te beklenen, Akmescit'te gözlenen, Ankara'da güçlenen, İstanbul'da gürbüzleşip kardeşlikte kök salan Türk milletiyiz."

"KILIÇDAROĞLU SAÇMALIYORMUŞ"
"Kılıçdaroğlu saçmalıyormuş, yalan yanlış konuşuyormuş, anayasayı açıp okumamış, maddeleri merak edip incelememiş, artık bırakalım milletimiz hükmü versin. Sultanahmet'te dilenip Ayasofya'da sadaka veriyorlarmış, sabredip akıbetlerini hep birlikte görelim. Arabanın ardına at koşuyorlarmış, görelim Mevlam neyler, neylerse güzel eyler, bunların tuzaklarını da başlarına geçirir. Milliyetçi-Ülkücü Hareket üzerinde hesap yapıyorlarmış, FETÖ'cüler ve işbirlikçileri hayır çıkarsa şöyle olur böyle olur havasındaymış; ama bunlarla hesaplaşmak bizim işimizdir ve görevden kaçmayacağız. Yine bunları önümüze katacağız, yine bunların alayını birden büküp, heveslerini teker teker kursaklarına dizip, hepsini birden ezip geçeceğiz. Yalancılar boşuna zorlamasın, 16 Nisan'da gümbür gümbür evet iradesi yükselecek."

"DİKTATÖRLÜK GELECEK DİYORLAR"
"Aslında gelenin huzur, istikrar ve istiklal güvencesi olduğuna kafaları basmıyor. Tek adamlık sistemi inşa ediliyor diyorlar. Hâlbuki yürütmenin güçlendiğinin, yasamanın etkinleşip üzerindeki baskının kalktığını anlamıyorlar. 'Hayır'cıların öğüttüğü yalan, savurduğu palavradır. Sizler onay verirseniz, TBMM ve Cumhurbaşkanı seçimleri beş yılda bir aynı günde olacaktır. TBMM'nin görev ve yetkileri genişletilmektedir."

"GENSORU NİYE YOK"
"Kılıçdaroğlu gensoru niye yok, güvenoyu neden kullanılmıyor diyor. Bilmiyor ki, gensoruya yeni sistemin ruhundan dolayı artık ihtiyaç yok, güvenoyu doğrudan İstanbul'a geçiyor. Değişen yalnızca hükümet etme sistemidir, anlamıyorlar. Tesis edilecek bu yeni sistemin adı da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemidir."

"FESİH HAKKI ASLA VERİLMİYOR"
"Yeni sistemde Cumhurbaşkanı'na iki dönem seçilme hakkı getiriliyor. Burası tamam. Ne var ki, Cumhurbaşkanı ikinci dönemde seçim kararı alırsa kendisi üçüncü döneme aday olamıyor. Burası kesin. Bunu bilmeyen Kılıçdaroğlu cehaletinin kurbanı oluyor. İstanbullu kardeşlerim, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine evet diyor musunuz? Cumhurbaşkanına ilk defa siyasi ve cezai sorumluluk getiriliyor. Ve TBMM'yi fesih hakkı asla verilmiyor. Sadece hem Meclis'e, hem de Cumhurbaşkanı'na aynen şu anda olduğu gibi seçimleri yenileme hakkı sağlanıyor."

AKLINI KAÇIRMIŞLAR
"Muhtarlıkların, lokantaların Cumhurbaşkanı kararnamesiyle kapatılacağını söyleyen aklını kaçırmışları tasfiye edecek misiniz? Yeni ismiyle Hakimler Savcılar Kurulu'nun üye sayısı 22'den 13'e, Anayasa Mahkemesi'nin de 17'den 15'e iniyor. Millet iradesi, yani TBMM bu kurula yeni durumda 7 üye seçme hakkına ulaşıyor. Mutlaka sandığa gidiniz. Tertemiz iradenizi gösteriniz. Demokratik tercihinizle Türkiye'nin bekasına katkı veriniz. 'Hayır' diyen kardeşlerim, ülkenizi düşünün, geç olmadan 'Evet'e dönün. Kararsızlık geçiren vatandaşlarım, millet için, devlet için, milli namus için, bağımsızlık için karar verin, 'Evet' tercihinde toplanın."

FOTOĞRAF
 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!