Zorunlu askerliğe dönüş

Güncelleme Tarihi:

Zorunlu askerliğe dönüş
Oluşturulma Tarihi: Haziran 11, 2025 11:09

Alman Nazilerin çılgın ‘üstün ırk’ politikası yüzünden 1939-1945 yıllarında yaşanan İkinci Dünya Savaşı’nda milyonlarca insan yaşamını yitirdi. Asker, sivil 61- 80 milyon arasında insan hayatını kaybetti. 7 milyona yakın Yahudi soykırıma uğradı. Daha sonraki dönemlerde bazı kesimlerde sürtüşmeler yaşansa da Avrupa savaştan uzak durdu. İnsanlar Avrupa’da huzur içinde yaşadı.

Haberin Devamı

Zorunlu askerliğe dönüş

Avrupa ülkeleri arasındaki ekonomik ve dostluk ilişkileri geliştirilerek, ‘güçlü bir Avrupa’ oluşturuldu. 1950’li yılların ortalarından itibaren günümüzün Avrupa Birliği’nin (AB) ‘anası’ konumundaki Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun (AET) temelleri atıldı.
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) lideri Mihail Gorbaçov’un “Glasnost” (Saydamlık-Şeffaflık) ve “Perestroika” (Yeniden Yapılanma) sayesinde Batılıların “Utanç Duvarı”, Doğuluların “Faşizme geçit yok duvarı” olarak niteledikleri “Berlin Duvarı”, 9 Kasım 1989’da çöktü.
Ve Batı Almanya olarak bilinen Almanya Federal Cumhuriyeti ile Demokratik Almanya Cumhuriyeti 3 Ekim 1990’da resmen birleşti. Gorbaçov’un politikası sayesinde ‘Demir Perde’ yırtıldı, Doğu Bloku da çöktü. Arnavutluk, Bulgaristan, Çekoslovakya, Polonya, Romanya da SSCB’den koptu. SSCB de 1991 yılında dağıldı.
Aynı yıl Doğu Bloku ülkelerinin oluşturduğu Ekonomik Birlik de Varşova Paktı olarak bilinen Askeri Birlik de dağıldı. 1990-2000 yıllarında eski Yugoslavya’da kanlı iç savaşlar yaşandı.
Ama aynı topraklar üzerinde Bosna-Hersek, Sırbistan, Hırvatistan, Kuzey Makedonya, Karadağ, Slovenya ve Kosova devletleri kurularak herkes kendi yolunda gitmeyi tercih etti.

Haberin Devamı

MERKEL DÖNEMİNDE SONA ERDİ
Ve İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana savaşın değil, dostluğun ve dayanışmanın hâkim olduğu Avrupa’da insanlar savaş tedirginliği yaşamadı.
Almanya’da da öyle.
Savaş tedirginliği yaşanmadığı için Almanya’da politikacılar da daha rahat hareket etmeye başladılar. Savunmaya yatırımını hiçbir zaman durdurmadılar ama savaş tehlikesi görmedikleri ve savaş tehdidi, tedirginliği yaşamadıkları için kendi savunma sistemlerini güçlendirme yerine, başka ülkelere tank, top, tüfek, yani silah satmayı yeğlediler.
Ve 1914 yılından beri Almanya’da uygulanan, 1986 yılında CDU’lu Şansölye Helmut Kohl hükümetinin 18 aya yükselttiği ‘zorunlu askerlik’ uygulamasına CDU’lu Almanya Başbakanı Angela Merkel döneminde 1 Temmuz 2011 tarihinde son verildi.
Çünkü artık Avrupa’da bir savaş tehlikesi görülmüyordu.
Savaş tedirginliği de yaşanmıyordu.

Haberin Devamı

100 MİLYAR EURO’LUK BÜTÇE
Ancak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yalnız Almanya’nın değil, tüm Avrupa’nın, hatta tüm dünyanın hesaplarını altüst etti.
24 Şubat 2022’de Rus askerleri Ukrayna’yı bombalamaya başladı. 2014 yılında Kırım’ı işgal eden Rusya, Ukrayna sınırındaki bazı bölgeleri de işgal etti.
Ve yıllar sonra Avrupa’da yeniden bir savaş başladı.
8 Aralık 2021’de Almanya’nın Başbakanı seçilerek göreve başlayan SPD’li Olaf Scholz, Rusya’nın Ukrayna’da giriştiği savaşı ‘dönüm noktası’ ilan ederken, Almanya’nın savunma sisteminin ve ‘Bundeswehr’ olarak bilinen Alman Ordusu’nun güçlendirmesi için 100 milyar Euro hacimli bir ‘Özel Varlık Fonu’ oluşturdu.
Bakımsızlık nedeniyle havalanmayan askeri uçakların, depolarda küflenmiş tankların bakımı ve yenilerinin yapımı için özel bütçe ayrıldı.
Tabii ‘zorunlu askerlik uygulamasına dönülmesi’ tartışmaları da gündeme geldi.
Ama hükümet ortağı Yeşiller, baştan beri silahlanmaya karşı olduğu için SPD, FDP ve Yeşiller’in oluşturduğu koalisyon hükümetinde bu pek dillendirilmedi.

Haberin Devamı

MERZ KESENİN AĞZINI AÇTI
Evet...
FDP’nin koalisyonu geçen yıl kasım ayında terk etmesiyle Almanya’da 23 Şubat 2025’te erken genel seçime gidildi.
CDU/CSU seçimlerden ‘en güçlü kanat’ olarak çıktı.
Yoğun süren pazarlıklardan sonra CDU/CSU ile SPD yeni koalisyon hükümetini kurdu.
CDU Genel Başkanı Friedrich Merz de 6 Mayıs 2025 tarihinde başbakanlık koktuğuna oturdu.
Ama seçimlerden sonra Anayasa’da değişikliğin imkânsız olduğunu bildiğinden, daha seçim öncesi oylamaya gidilerek savunma sistemine ve ekonomik durgunluğun giderilmesine dönük yatırımlara toplamda 1 trilyon Euro ‘taze borç’ alınmasını içeren değişiklik yolunun açılmasını da başardı.
Ve Merz, göreve başladıktan birkaç gün sonra “Alman Ordusu (Bundeswehr), Avrupa’nın konvansiyonel en güçlü ordusu olmalı” diyerek kesenin ağzını açtı.

Haberin Devamı

SPD KARŞI ÇIKIYOR AMA...
Tabii savunma sistemine yatırımlara paralel olarak ‘zorunlu askerlik’ tartışmaları ülkenin gündemine de oturdu. CDU/CSU ‘zorunlu askerlik’ uygulanmasına geri dönülmesine sıcak bakıyor.
Şu anda 182 bin olan asker sayısının en az 60 bin artırılması için bunun kaçınılmaz olduğunu savunuyor muhafazakâr kanat.
Tabii SPD şu anda buna karşı çıkıyor.
SPD’li Federal Savunma Bakanı Boris Pistorius da partisiyle sürtüşmemek için şu anda ‘gönüllülük prensibi’ yoluyla asker sayısının artırılmasını hedefliyor.
Aslında ‘Zorunlu Askerlik Yasası’ olmadan bunun mümkün olmayacağını Boris Pistorius da bal gibi bilmektedir.
Evet...
Avrupa’da yaşanan savaş tedirginliği, yalnız tartışmaları körüklemekle kalmayıp, Almanya’da ‘zorunlu askerlik’ uygulamasına geri dönüleceği sinyalleri de vermektedir.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!