Yüklendikçe uzaklaştırıyorsunuz

ALMANYA’da ise adeta kıyamet koparıldı.
Türk Milli Takımı oyuncularının ‘asker selamı’ verdikleri fotoğrafı Cenk Tosun’un sosyal medyadaki paylaşımını Alman Milli Takımı futbolcularından İlkay Gündoğan ile Emre Can’ın ‘beğenmesi’, tam bir sorun oldu.
Politikacısından Alman spor otoritelerine, sokaktaki insanından sanatçısına, bilim insanına kadar herkes, bunun, Türk ordusunun Barış Pınarı harekâtına destek olduğu gerekçesiyle Gündoğan ve Can’a verip veriştirdi.
Tabii Alman medyası da ‘yangına körükle giden’ tutumunu sürdürdü.
Türk Milli Takımı’nın Fransa’ya karşı Paris’te oynadığı maçı 1-1 berabere bitirmenin sevincini ‘asker selamı’ ile yaşaması, Avrupalıları adeta çileden çıkardı.
*
2018 yılında Rusya’da yapılan Dünya Kupası öncesi Alman Milli Takımı’nda yıllardır forma giyen Mesut Özil ile İlkay Gündoğan’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la fotoğraf çektirmelerine ateş püskürenlere Alman Futbol Federasyonu (DFB) bu sefer katılmadı.
DFB yöneticileri, kendilerine ‘sahip çıkmadığı’ için Alman Milli Takımı’nı bırakan Mesut Özil’in bu kararlı tutumundan ‘ders almış’ olacaklar ki, bu sefer daha ‘duyarlı’ bir tutum sergilediler.
Alman Futbol Milli Takımı Teknik Direktörü Joachim Löw, “İlkay Gündoğan ve Emre Can’ı tanıyanlar, ikisinin de teröre de, savaşa da karşı olduklarını çok iyi bilirler” diyerek oyuncularına sahip çıktı.
Alman Milli Takımı Direktörü Oliver Bierhoff da öyle.
Ancak Almanya’da tartışmalar bitmedi.
Özellikle Alman medyası gözünü amatör liglerde oynanan Türk takımlarına ve oyuncularına dikti.
Kuzey Ren Vestfalya’daki (NRW) amatör futbol kulüplerinden SG Hillen, Gençlikspor Recklinghausen ve DTSG Herten oyuncularının geçen hafta sonu yaptıkları karşılaşmalardan sonra ‘asker selamı’ vermeleri tam bir sorun oldu.
‘Spora politika karıştırdıkları’ gerekçesiyle bu kulüpler hakkında gerekenin yapılacağı ilan edildi.
Bavyera Futbol Federasyonu da ‘asker selamı’ verenler hakkında spor mahkemesi nezdinde dava açılacağı tehdidinde bulundu.
Kuzey Almanya Futbol Federasyonu da öyle.
Hessen Futbol Federasyonu da, Türkspor Offenbach, Türkgücü Frankfurt, Türkspor Wiesbaden ve Vatanspor Bad Homburg takımları hakkında ‘asker selamı’ nedeniyle soruşturma bile başlattı.
Berlin 4. Lig takımlarından BAK 07 ile ilgili olarak ‘asker selamı’ yüzünden ‘cezalandırılsınlar’ tartışması başladı.
BAK 07 Başkanı Mehmet Ali Han, bunun ‘düşünceyi ifade özgürlüğü’ kapsamında algılanması gerektiğine dikkati çekerek, farklı uluslardan gençlerden oluşan takımının hiçbir oyuncusuna böyle bir yasak uygulamayacaklarını ilan etti.
*
Galatasaray’da top koşturduğu dönemde 2015 yılında Lucas Podolski, göndere çekilmiş Türk ve Alman bayrakları, arkasında dev bir Türk bayrağı önünde ‘asker selamı’ vererek çekilmiş fotoğrafı ile “Bu bayrak için hayatını kaybeden tüm askerler, yüreğim sizlerle! Türkiye’nin başı sağ olsun” içerikli bir tweet atmıştı.
O zaman da Almanya’da çeşitli çevreler tepki göstermişti.
Ama 2018 yılında Fransa Dünya Kupası’nı kazandıktan sonra, Fransız futbolcular Moskova’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a ‘asker selamı’ vermişti.
Kimse de sesini çıkarmamıştı.
2011 yılındaki Dünya Kupası’nda Amerika Birleşik Devletleri (ABD) A Milli Kadın Takımı oyuncuları, sevinçlerini ‘asker selamı’ ve ‘Hitler selamı’ ile paylaşmışlardı.
Kimse sesini çıkarmamıştı.
Cristiano Ronaldo, Real Madrid’de oynadığı dönemde ‘asker selamı’ ile ün yapmıştı.
Kimse sesini çıkarmamıştı.
O halde şimdi Türkiye kökenli gençlere dönük bu yaygara niye?
Almanya’da yaşayan Türklerin ve Türk kökenlilerin yüzde 20’ye yakını, “Almanya vatanım” diyor.
Yüzde 40’a yakını da, “Almanya da Türkiye de vatanım” diyor.
Türkiye kökenli gençlerin yarıdan fazlası kendilerini bu ülkede, yani Almanya’da ‘vatanlarında’ hissetmektedir.
Çünkü onlar buralıdır.
Ama hemen hemen hepsi Alman vatandaşı olan bu gençler, sorumsuz bir tutum sergileyen ‘saf kan’ Almanlar yüklendikçe, bu ülkeden uzaklaşmaktadır.
Böyle davrananlara “Yüklendikçe uzaklaştırıyorsunuz” diyorum.
Ve “Bu gelişme hepimizin zararınadır” diyorum.