Güncelleme Tarihi:
İŞ BİRLİĞİ SÖZLEŞMESİ
Sol Parti Eş Başkanı Jan van Aken, Mario Voigt’e bir “İş birliği Sözleşmesi” imzalayarak kendilerine destek verebilecekleri önerisinde bulunduğu halde olası ortaklar buna sıcak bakmamaktadır.
Çünkü Sol Parti’yi terk edenlerin kurduğu BSW, böyle bir parti ile içten de dıştan da iş birliğine karşı çıkmaktadır.
Ancak perşembe günü yapılması öngörülen oylamada sürpriz gelişmeler yaşanması da beklenmektedir.
CDU da, BSW de, SPD de “AfD ile kesinlikle iş birliği yok” deseler de, yapılacak gizli oylamada AfD’li parlamenterlerin hepsi olmasa bile, bazılarının Mario Voigt’e destek vererek oylamayı “sabote etmesinden” ve olası ortakları da CDU’luları da birbirine düşürmesinden hareket edilmektedir.
Çünkü Almanya, Thüringen’de AfD’nin “bu oyununa” 2019 yılındaki seçimlerden sonra da tanık oldu.
2019 yılında Thüringen’de yapılan seçimlerde Sol Parti, SPD ve Yeşiller’den oluşan koalisyon hükümeti mutlak çoğunluğu kaybetti.
Sol Parti 29, AfD 22, CDU 21, SPD 8, Yeşiller 5 ve FDP 5 milletvekili çıkardı.
*
Ancak CDU, seçimden önce AfD ve Sol Parti ile kesinlikle iş birliği yapmayacaklarını ilan ettiği için, Sol Parti’li Bodo Ramelow başbakanlığındaki Sol Parti, SPD ve Yeşiller, “azınlık hükümeti” ile “yola devam” kararı aldı.
Ama 90 sandalyeli Eyalet Parlamentosu’nda muhalefetin 48, azınlık hükümetini oluşturan partilerinin 42 milletvekili olduğu için, Ramelow’un yeniden başbakan seçilmesi kolay olmadı.
AfD, Ramelow’a karşı bağımsız Christoph Kindervater’i başbakan adayı gösterdi.
İlk turda Ramelow 43, Kindervater 25 oy aldı.
İkinci turda Ramelow’a 44, Kindervater’e 22 milletvekili destek verdi.
Üçüncü turda ise sadece 5 milletvekili bulunan FDP, Ramelow ve Kindervater’e karşı Thomas Kemmerich’i başbakan adayı gösterdi.
Ve 5 Şubat 2020’de yapılan oylamada, Kemmerich 45, Ramelow 44, Kindervater de “sıfır” oy aldı.
Bir milletvekili de çekimser kaldı.
Yani bile bile AfD kendi adayını “sattı”.
DOLAYLI DA OLSA AfD İLE İŞ BİRLİĞİ
Ve aynı gün yemin ederek FDP’li Thomas Kemmerich başbakanlık koltuğuna oturdu.
Ama kendi partisinden de tepkilerin artması üzerine üç gün sonra istifa etmek zorunda kalırken, Ramelow geçici olarak yeniden görevi devraldı.
Ve mart ayında yapılan oylamaların üçüncü turunda Ramelow yine en fazla oy alarak, azınlık hükümeti ile iktidarda kalmayı sürdürdü. Ancak AfD’nin “oyununa gelerek”, sağ popülist AfD ile “dolaylı da olsa iş birliği yaptığı” suçlamalarına hedef olan CDU’da ise kıyamet koparanlar oldu.
Angela Merkel’in yerine başbakan adayı olmasına kesin gözüyle bakılan Annegret Kramp-Karrenbauer, AfD’nin “sabotajı” üzerine, partinin teşkilatlarına söz geçiremediği suçlamalarına hedef oldu ve 2018 yılından beri sürdürdüğü CDU Genel Başkanlığını bırakacağını ilan etti.
CDU Thüringen Eyalet Teşkilatı Başkanı Mike Mohring de istifa etti.
Yani AfD, kendileriyle iş birliği yapmak istemeyen köklü partileri bile bile, göz göre göre “oyuna getirdi”.
İşte yarın yapılacak oylamada da, AfD’nin hem CDU’luları hem de olası ortaklarını birbirlerine düşürmek için, aynı yönteme başvurarak, Mario Voigt’e destek vereceğinden hareket edilmektedir.
AfD’nin böyle bir tutum sergilemesi de sürpriz olmayacaktır...