Güncelleme Tarihi:
ALMANYA’da birçok kişinin, yetkililerin Aschaffenburg’daki saldırıyı, Solingen’deki bıçaklı saldırıyı ve Magdeburg Noel pazarına yapılan saldırıyı neden önleyemediğini merak ettiğini söyledi. Taşdelen yaptığı açıklamada, “Ne yazık ki, günümüzdeki göç tartışmaları aynı zamanda genellemeleri ve ırkçılığı da içeriyor. Ben bu tür genellemeleri tehlikeli buluyorum. Elbette ağır suç işleyen yabancıların sınır dışı edilmesi gerekiyor ve elbette ülkemize kimin girip kimin girmediğine dikkat etmemiz gerekiyor. Biz, Bavyera Eyalet Parlamentosu’ndaki SPD Parlamento Grubu olarak göç konusundaki tutum belgemizde bunu çok açık bir şekilde ortaya koyduk. Sorun, tehlikeli kişilerin sınır dışı edilmesine yönelik yasal seçeneklerin eksikliği değil, yetkililerin bu seçenekleri yeterince hızlı ve tutarlı bir şekilde uygulamaya koyamamasıdır” dedi.
‘SUÇLAMA OYUNUNDAN BIKTIM’
Bavyera İçişleri Bakanlığı’nın Aschaffenburg saldırganının bir süreliğine ülkeyi terk etmesine rağmen neden sınır dışı edilmediğine yanıt vermesi gerektiğini kaydeden Taşdelen, “Ancak eyalet hükümeti, konuya ilişkin aydınlatıcı bir katkı sunmak yerine, her zamanki gibi parmağını Berlin’e doğrultmayı tercih ediyor” diye konustu. Kalma ihtimali olanların en kısa sürede toplumumuza entegre edilmesi, kalma ihtimali olmayanların ise kalıcı olarak sınır dışı edilmesi gerektiğini vurgulayan Taşdelen, “Bu sürekli suçlama oyunundan bıktım. Başbakanımız Markus Söder, göçmenlik makamlarının sığınma prosedürlerinin hızlı ve etkili bir şekilde işleme alınmasını sağlayacak gerekli çerçeveyi nihayet oluşturmak yerine, Bavyera’daki her türlü sorundan federal hükümeti sorumlu tutmaktan asla bıkmıyor. Bavyera’daki göçmenlik büroları, özellikle dijitalleşme alanında kronik olarak yetersiz personel ve yetersiz donanıma sahip. Yetkililerin sığınma prosedürlerinin daha hızlı işleme alınabilmesi için daha fazla personele ve daha fazla paraya acilen ihtiyacı bulunmaktadır. Ben uzun zamandır devlet yönetiminden bunları talep ediyorum” ifadelerini kullandı.