Oklar yine Merkel’e çevrildi

Güncelleme Tarihi:

Oklar yine Merkel’e çevrildi
Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2021 09:42

2015 yılı ortalarına doğruydu. Ülkelerindeki iç savaştan kaçan Suriyelilerin çoğu Türkiye, Yemen ve Lübnan gibi komşu ülkelere sığındılar. Ancak hayatta kalabilmek için derme çatma teknelerle ve gemilerle Akdeniz’in azgın sularını aşıp Avrupa’ya sığınmak isteyen insanlardan, aralarında çocukların da bulunduğu binlercesi can verdi.

Haberin Devamı

Oklar yine Merkel’e çevrildi
AKDENİZ’in azgın sularını aşıp İtalya, Yunanistan, Malta ve İspanya’ya ulaşan, kara yoluyla Bulgaristan, Sırbistan, Hırvatistan, Macaristan, Romanya, Avusturya sınırlarına dayanan Afrikalılar, Afganlar, Pakistanlılar ve Suriyeliler, Avrupalıların kendilerine kucak açmalarını beklediler.
Ama hiç de öyle olmadı.
Bazı Avrupa Birliği (AB) ülkeleri bu insanları ülkelerine sokmadı bile.
Hatta Macaristan sınırlarına dikenli tellerden ‘duvar’ bile ördü.
AB’nin onurunu Almanya Başbakanı Angela Merkel kurtardı.
Birçok AB ülkesi kapılarını tamamen kapatırken, Merkel, Almanya’nın kapılarını 2015 yılı ağustos ayında ağırlıklı olarak Suriye’den kaçan sığınmacılara açtı.
Hem de sonuna kadar.
Hem de “Wir schaffen das” (Başarırız-üstesinden geliriz) diyerek.
O yılın sonuna kadar Almanya’ya 800 bine yakın sığınmacı geldi.
Bu insani tutumundan dolayı Merkel’e “Vatan haini” diyenler oldu.
Sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD), “Ülkeyi çıkmaza sürüklüyor” diyerek Merkel’in istifasını bile istedi.
Hatta o dönemler Angela Merkel’in genel başkanlığını yaptığı Hıristiyan Demokrat Birlik Parti’nin (CDU) ‘kardeş parti’ konumundaki Hıristiyan Sosyal Birlik Partili (CSU) bazı politikacılardan, “Yalnız Bavyera’da değil, biz de Almanya genelinde seçimlere gireriz” tehditleri bile geldi.
Farklı partilerden birçok politikacı, hatta Alman medyasının önemli bir bölümü, o günlerde Başbakan Merkel’e, “Neden AB ile birlikte değil de yalnız hareket ediyorsun?” suçlamasında bulundu.
*
İşte bu günlerde Başbakan Merkel, yine hedef tahtası haline geldi.
Sığınmacılar yüzünden değil, dünyayı kasıp kavuran COVID-19 belasına karşı Türkiye kökenli Dr. Özlem Türeci ile Prof. Dr. Uğur Şahin’in kurucu ortağı oldukları BioNTech’in Amerikan Pfizer şirketiyle ürettiği aşı yüzünden.
2015 yılında “Niye AB ile birlikte hareket etmedin?” diyenler, şimdi de “Niye Almanya adına bir Alman şirketi olan BioNTech aşısından fazla miktarda sipariş vermedin de, aşı satın alımını AB Komisyonu’a bıraktın?” diyorlar.
Yani Merkel, AB ile iş birliği yapmasa da suçlu, yapsa da suçlu.
İşte oklar yine Başbakan Merkel’e çevrildi.
Hem de koronavirüse karşı mücadelede gösterdiği başarıdan dolayı kendisine aylardır övgüler yağdırıldığı halde.
Oklarını Merkel’e doğrultanlar arasında hükümet ortağı Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) başbakan adayı Olaf Scholz da var.
Evet...
Geçen yıl yaz aylarında Almanya, Fransa, İtalya ve Hollanda sağlık bakanları bir araya gelerek COVID-19’a karşı aşı üretmekte olduklarını açıklayan şirketlerle irtibata geçtiler.
Ancak 1 Temmuz 2020 tarihi itibariyle yıl sonuna kadar AB Komisyonu Dönem Başkanlığı’nı üstlenen Almanya Başbakanı Angela Merkel, aşı satın alma yetkisinin AB Komisyonu’na verilmesi yönünde ağırlığını koydu.
Daha o günlerde hangi şirketin üreteceği aşının ne zaman piyasaya çıkacağı veya ne kadar etkili olacağı bilinmiyordu.
O yüzden AB Komisyonu riske girmemek için hem pazarlıkta hem de sipariş sözleşmesi imzalamakta acele etmedi.
Koronavirüs belasını ciddiye almayan Amerika Devlet Başkanı (ABD) Donald Trump, geçen yıl temmuz ayında BioNTech-Pfizer şirketleri ile 300 milyon doz aşı satın almayı içeren sözleşmeyi imzaladı.
AB Komisyonu ise aynı şirketlere Kasım ayında 27 üye ülke için 300 milyon doz aşı siparişi verdi.
Ancak ilk üretilen aşılar hızlı davranan ABD, Kanada, İngiltere, İsrail gibi ülkelere gitti.
Tabii AB aşı kullanımı izni vermekte de geç kaldı.
Almanya’da ilk aşılar 27 Aralık’ta yapıldı.
ABD ve İngiltere’de şimdiye kadar milyonlarca insan aşı olurken, Almanya’da yaklaşık 270 bin kişiye aşı yapıldı.
BioNTech’ten bu yıl 56 milyon doz aşı ‘garantisi’ alan Almanya’da şu ana kadar 1 milyon 300 bin doz aşı eyaletlere dağıtıldı.
Başka şirketlerin ürettikleri aşılara daha AB’den izin çıkmadığı için verilen siparişler depolarda bekliyor.
Bu ay sonuna kadar Almanya’daki eyaletlere 2 milyon 680 bin doz aşı dağıtılması bekleniyor.
Ancak COVID-19 belası beklemiyor.
Her gün yüzlerce insan yaşamını yitiriyor.
İşte bu yüzden de Başbakan Merkel ile Federal Sağlık Bakanı Jens Spahn’a ‘baskılar’ artıyor.
Tabii suçlamalar da.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!