İkinci sınıf vatandaş mı?

Güncelleme Tarihi:

İkinci sınıf vatandaş mı
Oluşturulma Tarihi: Nisan 12, 2025 12:42

Almanya’da “kardeş partiler” olarak bilinen Hıristiyan Demokrat/Hıristiyan Sosyal Birlik Partileri (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Partisi (SPD) arasında sürdürülen koalisyon görüşmelerinde uzlaşmaya varıldı ve yeni hükümetin iktidara gelmesi yolu açıldı.

Haberin Devamı

İkinci sınıf vatandaş mı

144 sayfadan oluşan Koalisyon Sözleşmesi’ne CSU yönetimi onayını verdi.
28 Nisan’da CDU’nun düzenleyeceği “küçük kurultay” etkinliğinde de onan verilmesine kesin gözüyle bakılıyor.
SPD üyeleri ise 13-26 Nisan tarihleri arasında dijital ortamda veya mektupla oylarını verecekler.
SPD’nin kararı da 30 Nisan’da ilan edilecek.
Başka bir alternatif görülmediği için muhtemelen SPD’lilerin kararı da “evet” olacak.
Ve 6-7-8 Mayıs tarihlerinde CDU/CSU’nun başbakan adayı olan CDU Genel Başkanı Friedrich Merz, Federal Meclis’in oturumunda yapılacak oylamadan sonra Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’den atanma belgesini alıp Almanya’nın 10’uncu Şansölyesi olarak koltuğuna oturacak.
Tabii aynı gün yeni kabinede görev alacak bakanlar da yemin edip görev başı yapacaklar.

*

Haberin Devamı

Henüz kimlerin bakan olacağı açıklanmadı.
Ancak bakanlıklar paylaşıldı.
CDU’ya 7, SPD’ye 7 ve CSU’ya 3 bakanlık verildi.
Her ne kadar bakanlıkları kimlerin üstleneceği resmen açıklanmasa da, sızdırılan bilgilere göre göçmen kökenlilerin yine “2’nci sınıf vatandaş” muamelesi göreceği sinyalleri gelmeye başladı.
17 bakanlık için sadece babası Bosna Hersekli, annesi Hırvat “Misafir işçi” çocuğu olan CSU’lu Bavyera Tarım Bakanı Michaela Kaniber’in ismi geçiyor Federal Tarım ve Yurt Bakanlığı için.

İkinci sınıf vatandaş mı

BÜTÜN İNSANLAR YASA ÖNÜNDE EŞİT
Evet...
Almanya’da yabancı ve göçmen kökenli 25 milyon civarında insan yaşamaktadır.
Bu insanların toplam nüfustaki oranı yüzde 29.7’dir.
Alman Anayasası’nın 3’üncü maddesinde “Bütün insanlar yasa önünde eşittir. Erkekler ve kadınlar eşit haklara sahiptirler. Devlet, kadın ve erkeklerin eşitliğinin gerçekten sağlanmasını teşvik eder ve mevcut dezavantajların giderilmesi için çaba gösterir. Cinsiyeti, soyu, ırkı, dili, yurdu ve kökeni, inancı, dini veya siyasi görüşleri dolayısıyla hiç kimse mağdur edilemez ve hiç kimseye imtiyaz tanınamaz. Hiç kimse engelliliği nedeniyle mağdur edilemez” denilmektedir.
Böyle olduğu halde, gelen sinyallere göre göçmen kökenliler yine “2’nci sınıf vatandaş” olarak kalacaktır.

*

Haberin Devamı

Evet...
630 sandalyeli Federal Meclis’te 19’u Türkiye kökenli olmak üze göçmen kökenli 73 milletvekili vardır.
CDU/CSU’lu 208 milletvekilinden 13’ü, SPDli 120 parlamenterden 21’i, Yeşiller’li 85 milletvekilinden 17’si, Sol Partili 64 milletvekilinden 12’si ve sağ popülist Almanya için Alternatif’li (AfD) 152 parlamenterden 9’u göçmen kökenlidir.
Göçmen kökenli milletvekili oranı Yeşiller’de yüzde 20, Sol Partide yüzde 18.8, SPD’de yüzde 17.5, CDU/CSU’da yüzde 6.3, AfD’de yüzde 5.9’dur.
Yüzde 5 barajı geçerli olmayan Danimarkalı azınlığın Güney Şilezya Seçmenler Birliği’nin de (SSW) bir milletvekili bulunmakta ve o da göçmen kökenlidir.
Türkiye kökenli SPD’li 7, Sol Partili 7, Yeşiller’li 2, CDU’lu 2 ve CSU’lu 1 milletvekili vardır.

Haberin Devamı

GÖKAY SOFUOĞLU DA ELEŞTİRDİ
Evet...
Toplam nüfusta göçmen kökenlilerin oranı yüzde 29.7 olduğu halde göçmen kökenli milletvekili oranı yüzde 11.6’da kalmaktadır.
Ancak olası kabinede isimleri geçenlere bakıldığında durum çok daha dramatiktir.
17 bakanlıktan sadece biri için göçmen kökenli bir politikacının ismi geçmektedir.
Tabii Almanya’daki Göçmen Örgütleri haklı olarak buna isyan etmektedir.
Göçmen Kuruluşları Federal Konferansı (BKMO), her 4 bakanlıktan birinin göçmen kökenli bir politikacıya verilmesini istemektedir.
Almanya Türk Toplumu (TGD) Eş Başkanı Gökay Sofuoğlu da, koalisyon müzakerelerini yürüten 19 kişilik heyette göçmen kökenlilerin yer almamasını eleştirdi.
Ülke yönetimindeki görev dağılımında göçmen kökenlilerin göz önünde bulundurulmasını istedi.

*

Haberin Devamı

Evet...
Bunlar haklı taleplerdir.
Ancak bunların yerine gelmesi, daha doğrusu getirilmesi tamamen hayaldir.
Kadınların sayısı erkeklerden daha yüksek olduğu halde, son seçimlerde Federal Meclis’teki kadın milletvekili oranı yüzde 32.4’de kaldığı göz önünde bulundurulursa, demokratik bir hukuk devleti olan Almanya Federal Cumhuriyeti’nde göçmen kökenliler için de “eşitlik” ilkesi sadece kağıt üzerinde kalmaktadır.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!