Avukat Carsten Ilius: Bu konu kapanmaz

Güncelleme Tarihi:

Avukat Carsten Ilius: Bu konu kapanmaz
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 07, 2018 10:34

Sekizi Türk 10 kişiyi öldüren, 15 banka soygunu ve iki bombalı saldırıdan yargılanan neonazi terör örgütü NSU davasında çarşamba günü karar günü. Davada, cinayete kurban giden Mehmet Kubaşık ailesinin avukatı Carsten Ilius, Hürriyet’e özel açıklamalarda bulundu. Dışarıda dolaşan suçluların olduğunu belirten Ilius, “NSU davası çarşamba günü bitmiş olmayacak” dedi.

Haberin Devamı

DAVADAN nasıl bir karar bekliyorsunuz?

Ben savcının mütalaasından hareketle ağır cezalar bekliyorum. Sanık Beate Zschaepe büyük olasılıkla ağırlaştırılmış müebbet alacak. Sanık Ralf Wohlleben belki 14 yıl, Eminger 12 yıl civarında ceza alacak. Holger G. ve Carsten S. çok daha az cezayla kurtaracak. Kararın önemi büyük. Cezalar açısından. Bizim için ikinci önemli nokta, mahkeme, Andreas Temme hakkında, devletin rolü hakkında nasıl bir yargıya varacak? Bizim için ayrıca bu davada çok daha fazla kişinin yargılanıp ceza alması gerekirdi. NSU davasında yargılanan bu 5 kişinin ceza alacağı kesin. Ama dışarıda başka suçlular dolaşmaya devam ediyor.

‘15-20 KİŞİ DIŞARIDA’

Kaç kişi bunlar?
Almanya Federal Savcılığı soruşturmayı yanlış yürüttü. Baştan itibaren sadece sanık Zschaepe ve birkaç yardımcısına odaklandılar. Cinayetlerin işlendiği yerlerde etkili bir soruşturma yürütülmedi. NSU işbirlikçisi olarak en az 15-20 kişi daha var diye düşünüyoruz. Biz cinayet yerlerinde onların yardımcıları olduklarına inanıyoruz. Bunun için önemli ipuçları var, özellikle Dortmund’da. İstihbarat raporlarına göre Dortmund’da aşırı sağcı ‘Blood and Honour’ örgütü yer altına geçmeyi planlıyordu. Ancak Kubaşık cinayetinden sonra vazgeçtiler. Federal Savcılık bu konuyu araştırmadı.
NSU örgütü ortaya çıkalı 6.5 yıl oldu, halen bu davada ceza almış biri yok. O zaman Köln’de istihbarat teşkilatının neonazileri gözetleme bölümü Başkanı Lothar Lingen birçok dosyayı yok etti. Kasıtlı olarak dosyaları yok ettiğine dair çok ciddi deliller var. Köln Savcılığı suçlu olduğunu kabul etti, ama takipsizlik kararı verdi.
Başbakan Angela Merkel, “Her şeyin aydınlığa kavuşturulması için elimizden geleni yapacağız” dedi. Ama daha çok delilleri yok etmek için ellerinden geleni yapmışlar. Burada en önemli sorular halâ açık.

Haberin Devamı

Avukat Carsten Ilius: Bu konu kapanmaz

GERÇEK ROLÜNÜ BİLMİYORUZ’
Size göre hangi sorular açıkta kaldı?
Devletin rolü ne? Cinayetlere engel olabilir miydi? Cinayet yerlerinde yardımcıları var mıydı? Kurbanlar nasıl ve niçin seçildi? İstihbarat yetkilisi Andreas Temme’nin rolü neydi? Bu sorular dava sonuçlandıktan sonra da açık kalacak.
Temme’nin rolünü siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
Biz gerçek rolünü bilmiyoruz. Temme’nin cinayet yerini ne zaman terk ettiği, neler gördüğü konusunda anlattıkları bize göre yalan ifadeler olması gerekiyor. Bunun için iki ihtimal var. Ya Temme bir cinayete tanık oldu ve belirli nedenlerden ötürü bunu söylemek istemiyor. Bu çok önemli. Çünkü o zaman seri cinayetlerin doğrudan tek tanığı olacak. Ya da Temme işbirlikçi ve herhangi bir biçimde cinayetle bağlantısı var. Bu iki ihtimali Kassel’deki polis yetkilisi söyledi.

Haberin Devamı

SANIK AVUKATLARI TEMYİZE GİDER Mİ
Sanık avukatlarının çıkacak kararı temyize götürmesini bekliyor musunuz?
Zschaepe’nin eski ve yeni avukatlarının karara itiraz edeceklerini tahmin ediyorum.
O zaman bu ne anlama gelir?
Ben hükmün bozulacağına ihtimal vermiyorum. Kararın onaylanacağına inanıyorum. Çünkü çok dikkatli yürütüldü bu dava ve çok büyük masrafa mal oldu.
NSU’nun kurbanlarını nasıl seçtiği sorusu açıklık kazanmadı diyorsunuz. Bu soru niçin bu kadar önemli?
İki nedenle. Birincisi; aileleri bu soru çok meşgul ediyor. “Niçin benim kocamı ya da babamı seçtiler?” Bu sorunun açıklığa kavuşması aile fertleri için önemli.
İkincisi; Mehmet Kubaşık öldürülmeden önce çok istihbarat toplandığı görülüyor. Belki de aile fertleri bu istihbarat bilgilerini toplayan kişilerle karşı karşıya geldi önceden. Kubaşık’ın dükkanında güvenlik kamerası vardı, ama çalışmıyordu. Katillerin bu kameranın çalışmadığını önceden öğrenmiş olması gerekir. Bunu nasıl öğrendiler? Bu soru, NSU ağının büyüklüğünü tespit etmek açısından önemli.

Haberin Devamı

AİLELER KABUL ETMEZ
Zschaepe ağırlaştırılmış müebbet almazsa, ne olur?
Sanıyorum burada sadece cezanın yüksekliği söz konusu değil. Mahkemenin, Zschaepe’nin NSU içindeki rolü hakkında vereceği karar önemli. Eğer mahkeme Zschaepe’nin NSU’nun elebaşlarından biri olmadığı sonucuna varırsa, böyle bir sonucu aileler çok zor sineye çeker. Eğer elebaşlarından biri olduğu sonucuna varırsa, o zaman ağırlaştırılmış müebbet kaçınılmaz.
Siz müdahil avukatlar ağırlaştırılmış müebbet çıkmazsa ne yaparsınız?
Biz, öyle ya da böyle peşini bırakmayacağız. Biz, olayı aydınlatma çalışmalarına devam edeceğiz.
NSU davası o zaman çarşamba gibi sona ermiyor mu?
Hayır, NSU davası ceza anlamında değil ama, aydınlatma anlamında sona ermeyecek. Federal Savcılık bu davanın bitimiyle NSU konusunu da kapatmak istiyor. Ama bizim için NSU konusu kapanmayacak ve bu olayı aydınlatma çalışmasını devam ettireceğiz.

Haberin Devamı

Avukat Carsten Ilius: Bu konu kapanmaz

NSU’NUN İLK KURBANI ENVER ŞİMŞEK OLDU

NSU terör örgütünün çekirdek hücresini oluşturan Uwe Mundlos, Uwe Böhnhardt ve Beate Zschaepe ilk kez 1993’te tanıştı. Beate’nin ikisiyle de ilişkisi oldu. Üçlü ilk eylemini Ocak 1998’de Jena kentindeki Tiyatro Meydanı’nda 10 gramlık TNT patlatarak gerçekleştirdi. Ölen ya da yaralananın olmadığı olaydan sonra istihbarat birimleri 26 Ocak 1998’de TNT ve bazı diğer mühimmatların saklandığı garaja baskın düzenledi. Bu olaydan sonra grup yeraltına indi. Bu dönemde izini kaybettiren grup, banka soygunlarına başladı. 1998 yılında Mundlos ve Böhnhardt, bir banka soyup 30 bin mark ile birlikte kaçtı. Bu olaydan sonra çok sayıda banka soygunu gerçekleştirdiler.
NSU’nun ilk kurbanı Türk çiçekçi Enver Şimşek oldu. 38 yaşındaki Türk esnaf, Nürnberg’te o gün işe gelemeyen arkadaşı yerine çalışıyordu. Saldırıda ağır yaralanan Şimşek, iki gün sonra hastanede yaşamını yitirdi. NSU hücresi, 4 Kasım 2011 tarihinde yakayı ele verene kadar 8 Türk, bir Yunan esnaf ile bir Alman polisi öldürdü. Bir bankayı soyduktan sonra köşeye sıkışan örgüt üyeleri, yaşadıkları karavanı ateşe verdi. Burada örgütün iki erkek üyesi intihar etti. 6 saat sonra Zwickau’da yaşadığı evi kundaklayan Beate Zschaepe’nin intihar eden iki adamın, işbirlikçisi olduğu ortaya çıktı.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!