Güncelleme Tarihi:
‘EKONOMİDEKİ 2024 Sonbahar Raporunu’, Leibniz Ekonomik Araştırma Enstitüsü Essen (RWI), Kiel Dünya Ekonomisi Enstitüsü (IfW Kiel), Alman Ekonomik Araştırma Enstitüsü (DIW Berlin), Leibniz Ekonomik Araştırma Enstitüsü Halle (IWH), ifo Enstitüsü ve Alman Ekonomik Araştırma Enstitüsü (DIW Berlin) kuruluşları ortaklaşa tanıttı. Enstitüler Almanya’da gayrisafi yurtiçi hasılanın bu yıl yüzde 0.1 oranında düşmesini bekliyor. Önümüzdeki iki yıl için sadece zayıf bir toparlanma bekleniyor. 2025’te yüzde 0.8 ve 2026’da yüzde 1.3 büyüme bekleniyor. İlkbaharda enstitüler 2024 için yüzde 0.1’lik minimal bir artış ve 2025 için yüzde 1.4’lük bir büyüme öngörmüştü. Alman Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü’nden Geraldine Dany-Knedlik, ‘güçlü bir toparlanma’ beklenmemesi gerektiğini söyledi. Aksine, özellikle demografik değişimin yol açtığı vasıflı iş gücü açığının orta ve uzun vadede büyümeyi yavaşlattığını söyledi. Ekonomi araştırma enstitüleri durgunluğun nedenlerini şöyle sıraladı:
İHRACAT ZAYIFLADI
TASARRUF: Yüksek faiz oranları ve ekonomik belirsizlikler, şirketlerin yatırım faaliyetlerini olumsuz etkiliyor. Rapora göre, hane halkları da gelirlerini harcamak yerine tasarrufa yöneliyor. Tasarruf oranı, uzun vadeli seviyesinin üzerinde ve yüzde 11.3’e yükseldi. Bu durum, pek çok kişinin maaş artışı almasına rağmen tüketim yerine birikim yapmayı tercih ettiğini gösteriyor.
ZAYIF TÜKETİM: Özel tüketim, ekonomiyi canlandırmakta zorlanıyor. GfK tüketici güven endeksine göre, tüketici güveni düşük seviyelerde sabitlenmiş durumda. İşsizlik korkusu ve iflas haberleri, tüketicilerin büyük harcamalar yapma konusunda temkinli davranmasına neden oluyor. Ancak iş gücü piyasası halen sağlam. Enflasyon ise uzun süredir yüksek seviyelerde olsa da düşüş gösterdi. Enflasyon oranının bu yıl yüzde 2.2 ve 2025’te yüzde 2.0 olması bekleniyor.
YAPISAL SORUNLAR: Alman ekonomisinin itici gücü olan ihracat zayıfladı. Çin’den gelen rekabet, Alman ihracatını dünya pazarlarında zor durumda bırakıyor. Ayrıca, enerji fiyatlarının yüksek olması ve bürokratik engeller, Alman şirketlerini zorluyor. Enerji sektörlerinde üretim, 2021 yılı seviyesinin yüzde 15 altında. Şirketler, bürokrasi, iklim politikası ve uzun planlama süreçlerinden şikâyetçi.
BÜYÜME GİRİŞİMİ YETERSİZ
ŞİRKETLER KRİZDE: Büyük Alman firmaları zor günler geçiriyor. VW gibi Miele de Almanya’da 1300 çalışanını işten çıkaracağını açıkladı. Otomotiv sektörü de dönüşüm sürecinde zorlanıyor. Elektrikli araç talebinin düşmesi hem üreticileri hem de tedarikçileri etkiliyor. Volkswagen, sendikalarla yıllardır süren iş güvencesi anlaşmasını feshetti ve işten çıkarmalar artık gündemde.
BÜYÜME PAKETİ YETERSİZ: Alman hükümeti, büyümeyi canlandırmak için 49 maddelik bir ‘büyüme girişimi’ açıkladı. Ancak bu girişim, ekonomistlere göre yetersiz ve küçük ölçekli önlemler içeriyor. Beklenenin aksine, bu paketle ekonomide büyük bir dönüşüm sağlanması zor görünüyor.
DIHK’DAN KARA TABLO: Öte yandan Almanya’da uzun süredir devam eden büyüme krizine iş dünyası da dikkati çekiyor. Alman Sanayi ve Ticaret Odası (DIHK) Başkanı Peter Adrian, ülkedeki şirketlerin içinde bulunduğu kötü duruma dikkati çekerek, “Ülkemizin her bölgesindeki giderek daha fazla sayıda şirketin durumu dramatik derecede kötü” dedi.
YATIRIMCILAR TERK EDİYOR
Adrian, Almanya’daki ekonomik koşulların giderek daha fazla yatırımcının ülkeyi terk etmesine neden olduğunu vurgularken, “Üretim yurt dışına taşınıyor, iş yerleri kapanıyor ve yatırımlar durma noktasına geldi. Büyüme yerine durgunluk yaşıyoruz” ifadelerini kullandı. DIHK’nin açıklamasına göre, ekonomik durgunluk Almanya’nın tüm bölgelerinde etkisini gösteriyor. Adrian, iş dünyasındaki belirsizliğin ve hayal kırıklığının artığını belirterek, “Sanayi ve ticaret odaları bize çok net bir şekilde, şirketlerin büyük bir huzursuzluk içinde olduğunu aktarıyor. İyi bir gelecek için ortak bir çaba gerekiyor. Bu çabanın bir parçası, şirketlerin faaliyetlerini engelleyen her şeyden vazgeçilmesidir” diye konuştu. Adrian, hükümetin bürokrasiyi azaltma ve onay süreçlerini hızlandırma konusundaki taahhütlerini bir an önce hayata geçirmesi gerektiğini de sözlerine ekledi. Ayrıca yatırım dostu bir vergi reformunun da artık kaçınılmaz olduğunu belirtti.