AB mülteci düzenlemesi için önemli adim

Güncelleme Tarihi:

AB mülteci düzenlemesi için önemli adim
Oluşturulma Tarihi: Eylül 04, 2025 09:26

AB üyesi ülkeler, 2026 yazından itibaren yürürlüğe girecek köklü ortak mülteci reformu için hazırlıklara başladı. Almanya, yeni düzenlemelere uyum sağlamak için ulusal yasalarında değişiklik yapacak ilk adımı atarak taslak yasaları kabine onayına sundu. Reform, özellikle sınır prosedürleri ve sınır dışı merkezleriyle dikkat çekiyor.

Haberin Devamı

Almanya’da Federal Kabine, AB'nin 2026'dan itibaren geçerli olacak ortak göç ve iltica reformuna uyum sağlamak için İçişleri Bakanlığı'nın hazırladığı iki kanun tasarısını onaylayarak yasalaşma sürecini başlattı. Kabine toplantısı, koalisyon ortakları Hristiyan Birlik (CSU/CDU) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasında çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle daha önce ertelenmişti.

Tartışmaların odağında, İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt'in planladığı, "kalma yükümlülüğünü ihlal eden göçmenlerin, kaçma riski gerekçesiyle tutuklanabilmesi" yetkisi vardı. Adalet Bakanlığı, bu maddenin hukuka aykırı olabileceği yönünde endişelerini dile getirmişti. Çalışma Bakanlığı ise mültecilerin işgücü piyasasına daha hızlı erişimini savunuyordu. Uzlaşma sonucunda tasarıya nihai şekli verildi.

Onaylanan tasarıya göre;

Haberin Devamı

- Başka bir AB ülkesinde kaydı bulunan sığınmacılar, sınır merkezlerinde barındırılacak.

- Mülteci kamplarında şiddet olaylarına karışan veya bildirim yükümlülüğünü ihlal eden sığınmacıların aldığı sosyal yardımlar asgari seviyeye indirilebilecek.

Kabine kararı öncesi açıklama yapan İçişleri Bakanı Dobrindt, değişiklikleri "önemli bir dönüm noktası" olarak nitelendirdi ancak "Daha yolun sonunda değiliz" ifadesini kullandı. Dobrindt, "Çoğu AB ülkesi, önlemleri daha da sertleştirmek ve güçlendirmek istiyor. Örneğin, Avrupa'da sığınma hakkı olmayan ancak anavatanlarına geri gönderilemeyen kişilerin götürüleceği, AB dışındaki 'İade Merkezleri' gibi uygulamalar masada" dedi.

Ancak öngörülen sınır prosedürler, özellikle insan hakları örgütleri tarafından ağır şekilde eleştiriliyor. Eleştirilerin en önemli nedeni, refakatsiz olmayanlar dışında, reşit olmayan çocukların da sınır merkezlerinde tutulabilme olasılığı.

BAKMADAN GEÇME!