Atılan taş

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Önceki gece oynanan Trabzonspor-Fenerbahçe maçında ilginç olaylara tanık olduk. Fenerbahçe'nin hocası Bariç'e tribünlerden bir taş atıldı ve Bariç ölmüş gibi yere yuvarlandı. Fenerbahçe bunun üzerine sahayı terk etti. Hakemin ısrarına rağmen sahaya çıkmadı ve maç yarıda kaldı. Bu konudaki kararı Futbol Federasyonu verecek.

Ben bu konuyu bir ‘‘futbol otoritesi’’ olarak değil, ‘‘vatandaş’’ gözüyle yazıyorum. Yazmadan önce Turgay Şeren Abim'le, o maçı Trabzon'da izleyen Orhan Kaynar ve Devrim Sağıroğlu ile konuştum. Yine de hatam olursa cahilliğime verin ve affedin.

Şimdi olaya şöyle bir bakalım:

Maç kış günü ve çok soğuk bir havada oynanıyor. Dolayısıyla, oradaki herkes gibi Bariç'in de üzerinde birkaç kat giysi var. Yani sırtı kalın. Eşofman, kazak, palto vesaire...

Trabzonspor 1-0 önde. Fenerbahçe 10 kişi kalmış. Maçın bitmesine az var. Bu durumda Trabzonspor büyük avantaj yakalamış. Maç böyle biterse tur atlayacak.

Kendini bilmezin biri, tam bu aşamada Bariç'e veya başka bir hedefe, tribünden taş fırlatıyor. Bu taşın büyüklüğü, avuca sığacak kadar. Taş Bariç'in sırtına geliyor. En az 15-20 metre uzaktan atıldığı kesin. Bu durumda hızının azalmış olması gerekiyor.

Bariç bir anda yere düşüyor. Pek çok insan o sırada ne olduğunu anlamadığı için öldüğünü falan zannediyor. Yerde kıvranıyor. Ambulans geliyor.

Kendi isteği üzerine hastaneye değil, soyunma odasına götürülüyor.

Fenerbahçe oyun alanını terk etmiş. Maç yarıda kalıyor.

***

Şimdi gelelim işin Trabzonspor ve Fenerbahçe yönüne:

1- Trabzon'da maç izleyen gazeteci arkadaşlarımız, bu taş atma olayının Avni Aker Stadı'nda ciddi boyuta ulaştığını söylüyorlar. Atılan taşlarla geçen hafta da Fenerbahçeli bir futbolcu ile yan hakem yaralanmış. Daha önce de böyle olaylar olmuş. Demek ki, Trabzonspor seyircisi bu açıdan epeyce sabıkalı.

Önceki gece de aynı olay tekrarlanıyor.

Bu hadise sadece Trabzon'da değil, maalesef çoğu statlarımızda oluyor.

Dolayısıyla, federasyon Trabzonspor Kulübü'ne ve sahasında taş atılan diğer kulüplere çok ağır, caydırıcı cezalar vermelidir.

***

2- İşin Fenerbahçe yönüne gelince!.. Bu takımın hocası olan Bariç'in sırtına tribünden atılan bir taş isabet etmiştir. Kalın giysiler içindeki hocaya uzaktan atılan ve bir avuca sığacak büyüklükte olan taş, Bariç'i öyle yere yıkıp kıvrandıracak bir nesne değildir.

Taş atıldığı sırada Trabzonspor 1-0 öndeydi. 10 kişi oynayan Fenerbahçe, maç böyle bittiği takdirde eleniyordu. Maçta olay yoktu. Tertemiz akıp gidiyordu.

Bu durumda ortaya çıkan sonuç şöyle:

Bariç bir cingözlük yaptı. Kendisine herhangi bir zarar vermediği kesin olan olaydan sonra kendini yere atıp kıvranmaya başladı. Baktı ki maç ve tur gidiyor, hakemi etkileyip maçı Fenerbahçe lehine tatil ettirmeyi amaçladı.

Takımın yöneticileri de bu oyuna düşünce, Fenerbahçe sahayı terk etti. Hakemin uyarılarına rağmen sahaya dönmedi.

Bariç olayı abartarak rol yaptı ama tutturamadı.

***

Taş olayından hemen sonra Bariç'i muayene eden Gençlik Spor İl Müdürlüğü hekimi Dr. Hakan Ayaz tarafından verilen resmi rapor şöyle:

‘‘... Saat 21.30 itibariyle bilinci açık, solunumu ve nabzı normaldi.

Gözle muayenede sırtı tamamen açılmak suretiyle göğüs, karın ve sırt bölgelerinde ve deride herhangi bir ekimoz (morluk) gibi travmaya rastlanmadı.

Elle muayenede herhangi bir bulguya rastlanmadı.

Daha ileri bir muayeneye hasta tarafından izin verilmemesi üzerine, hasta daha ileri tetkikler için en yakın hastaneye davet edildi. Bu öneri başta Otto Bariç olmak üzere kulüp doktoru ve yöneticilerin arzusu doğrultusunda reddedildi...’’

Doktor muayenesinde bir şey çıkmıyor. Hastaneye götürülmeyi istemiyorlar. Eğer gerçekten bir hasar olsa, hastaneye gitmezler mi?

(Dün İstanbul'dan alınan raporda ise sırtında bir kızarıklık görüldüğü, diğer tetkiklerin normal olduğu belirtiliyor).

***

Fenerbahçe ve Trabzonspor, ülkemizin iki seçkin kulübüdür. Konuk takımların, hocaların ve hakemlerin tribünlerden taşlanması Trabzon'un ayıbıdır ve hak ettiği ceza mutlaka verilmelidir.

Ama Fenerbahçe'nin ayıbı da büyüktür. Böyle rol yaparak avantaj sağlamaya ve beleşten tur atlamaya çalışmak biraz tuhaf kaçmıştır.

Bu olay olduğu sırada Trabzonspor 1-0 öndeydi ve maçın bitmesine çok az kalmıştı. Fenerbahçe zor durumdaydı.

Şimdi soruyorum:

Kendisine taş atıldığı sırada Fenerbahçe önde olsaydı -tur atlamaya yakın olsaydı- bu şahıs yine kendini yere atıp rol keser miydi?

Hayır!..

Tam tersine, sırtına isabet eden o taşı yerden alır, tribünlere ve gözlemciye gösterir, belki birkaç el işareti yapar ve takımını aslanlar gibi yönetmeye devam ederdi.

***

Önceki gece iki ayıp vardı.

İlki, tribünlerden sahaya taş atılmasıydı.

İkincisi ise Fenerbahçe'nin, atılan taşa sığınıp beleş tur atlama hevesine kapılmasıydı.

Koskoca Fenerbahçe, bu ucuz hesaba keşke girmeseydi. Girmemesi gerekirdi. Hiç yakışık almadı.

Diyelim ki o sırada bir şaşkınlık yaşayıp sahayı terk ettiler. Hakemin uyarılarından sonra maçı yeniden başlatmaları, mertçe oynayıp mertçe yenmeleri veya yenilmeleri gerekirdi.

Önceki gece Trabzonspor, eli taşlı bir geri zekâlının kurbanı oldu. Fenerbahçe ise kendi mensupları tarafından oyuna getirilip kurban edildi.

Türk sporu adına ayıp oldu, yazık oldu.













Yazarın Tüm Yazıları