Aston Villa'da forma savaşı

Güncelleme Tarihi:

Aston Villada forma savaşı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 16, 2001 01:48

Aston Villa menajeri John Gregory yeni sezona yeni sistemle gireceğini açıkladı.

Geçtiğimiz sene savunma kurgusunu Alpay-Southgate-Barry üçlüsüyle oluşturan Gregory, 4-4-2'ye dönmek istiyor. Southgate'i M.Brough'a veren Villa, İsveç'li milli stoper Mellberg'i aldı. Zaman zaman milli takımda da forma giyen Barry solbek de oynayabiliyor. Ancak stoper olarak düşünülürse Grgeory'nin elinde 2 forma için 3 isim olacak. Dileğimiz maç kadrosundaki iki isimden birinin hep Alpay olması ama bu sezon işi hiç de kolay değil. Bu arada Villa, Hırvatların en önemli genç yeteneği Bosko Balaban'ı aldı. Ciddi araştırmanın yanında para da olunca iyi transfer ne kadar kolay yapılıyor.

10 milyon dolarlık kaleci

Adnan Guşo'yu hatırlayacaksınız. Erzurumspor'un 10 milyon dolara satış listesine koyduğu Boşnak kaleci. Birkaç gün konuşuldu, daha sonra o da unutuldu. Geçen hafta bir de baktık ki Rusya şampiyonu Spartak Moskova, Dinamo Kiev'e verdiği Filimonov'un yerine Guşo'yu almış. Evet bizim Guşo. Buraya kadar herşey güzel de kafaları karıştıracak bir nokta var. Guşo'nun bir önceki kulübü Zeleznicar olarak gösteriliyor. Şunu çok merak ediyorum, acaba Erzurumspor 10 milyon dolarlık kalecisinin transferinden kaç para kazanacak?

Futbol mu para mı?

İzlemekten zevk aldığım futbolculardan biridir Josep Guardiola. 1992 Şampiyonlar Ligi finali sonrası Sampdoria kalecisi Gianluca Pagliuca'ya Ronald Koeman'ı ve müthiş füzesini soranlar ummadıkları bir cevapla karşılaşmıştı: ‘‘ Tamam Koeman güzel gol attı ama bana göre maçın yıldızı orta sahada oynayan o gençti. Neydi ismi... Guardiola. İşte o çocuk geleceğin yıldızı olacak’’ demişti Pagliuca. Aslında grçekten olacaktı da sakatlıklar önledi yükselişini. Yoksa oyun görüşü, tekniği ve zekasıyla eşsiz bir sanatçıydı 'Pep' Guardiola.

Kariyeri boyunca formasını giydiği Barcelona'dan ayrıldığında menajeri aralarında G.Saray'ın da olduğu 20 kulüple görüştü ancak hiçbiriyle anlaşma sağlanamadı. Nedeni son derece basitti. Pep, bonservisi elinde olduğu için senede 4 milyon dolar istiyor, ancak hiçbir kulüp, İngilizler'in deyimiyle 'injury prone' yani sık sık sakatlanan futbolcu çeşidinin en ünlü temsilcisine hem de 30 yaşındayken bu kadar para vermek istemiyordu. Guardiola'nın hala kulübü yok. Real'e gitmeyerek Katalan ruhuna sadık kalması güzeldi ama keşke kariyerinin son senelerinde parayı değil futbolu düşünseydi. Belki de hayranlarını düş kırıklığına uğratmazdı.

TOMBUL CHILAVERT

‘‘Kaleyi gördüğünüz yerden vurun. Nasılsa 400 kiloluk Chilavert o topların hiçbirini tutamaz.‘‘

Luis Felipe Scolari (Brezilya Milli Takımı Teknik Direktörü)

Seria A’da terörle mücadele başladı

İtalyan hükümeti futbol anarşisini engellemek için yeni bir kararname çıkardı. Çizmede geçen sezon önlenemez bir yükselişe geçen tribün terörüne karşı mücadele veren yetkililer, bu kararnameyle daha ciddi güçlere sahip oldular.

Artık her maçta tribünler kapalı devre TV yayınıyla izlenecek ve düzeni bozanlar en ağır biçimde cezalandırılacak. İşte yeniliklerden birkaçı:

a) Polis maçta suç işleyenleri 48 saate kadar tutuklayabilecek.

b) Sahaya girmenin cezası 6 aya kadar hapis + 1,5 milyar TL

c) Sahaya herhangi bir madde atmanın cezası 6 ay-3 yıl arası hapis

İçişleri bakanlığı ve federasyon kararnamenin başarılı olacağına inanıyor. Umarız başarılı olur da başta Türkiye olmak üzere diğer ülkelerde de uygulanır ve tribün terörü cezasız kalmaz.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!