Asıl Maganda Kim?

Güncelleme Tarihi:

Asıl Maganda Kim
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 18, 1997 00:00

Serdar ÇAKMAN
Haberin Devamı

Aslında nezaket dışı sözcükleri kullanmak hiçbir zaman tarzım değildir. Ancak, kendimi buraya kadar frenleyebildim. Bu hiç hoş olmanyan başlığı da Erman Toroğlu'nun köşe yazısındaki başlığı olan ‘‘Maganda hakemler’’ sözcüklerinin kendisine iadesi olarak, mecburen koydum.

El-insaf; bir insan, içinden çıktığı camiayı ancak bu kadar hor görebilir. Toroğlu'nun hakemlik yaptığı yıllarda çok ümitlenmiştim. ‘‘İşte idealist biri çıktı hal ve hareketleri bana ters gelmeyen gördüğünü çalıp, hesapsız maç yöneten farlı bir insan’’ diye düşünmüştüm. Ancak Toroğlu hakemliği bıraktıktan sonra televizyonda elinde sopası, gazetede kılıçtan keskin kalemiyle bütün ümitlerimi aldı götürdü.

HERKESİN TARZI VAR AMA...

Herkesin bir tarzı var, kabul. Ama bu tarz, karşı tarafın kişiliğine hakaretlere varan yönelim içerisinde olursa, buna şiddetle itiraz ederim. Şu anda bu isyanlar içerisindeyim.

İki hafta önce Antalya'da yapılan hakem seminerinde bazı olaylar oldu. Erman Toroğlu seminerde yoktu. Ben de oradaydım. Geçtiğimiz günlerde sanki orada kendisi de varmış, yaşamış gibi, hiç utanmadan sıkılmadan ve araştırmadan, içinde hiçbir günahı olmayan FIFA listesinden Ayhan Yücebilgiç ve Sami Şamar'ın da isimlerinin geçtiği hakemler için, ‘‘karı istediler’’ ifadesini yalan, yanlış nasıl kullandı hala aklım almıyor. Toroğlu, yazısındaki ifadeleri MHK tutanağından aldığını söylüyor. Şimdiye kadar MHK ve Federasyon'la ilgili her şeyi didik didik eden Toroğlu yazısının reytingi uğruna kader birliği yaptığı arkadaşlarını bir kalemde harcıyor ve tutanağı işine geldiği gibi yorumluyor. Oysa Toroğlu bilmiyor mu ki bu tür tutanaklar hep yanlı yapılıp, bir kişi tarafından kaleme alınır, on kişi tarafından okunmadan imzalanır.

ONLARCA KİŞİ İLE KONUŞTUM

Antalya'daki seminer olayını iyice araştırdım. Onlarca kişi ile konuştum. Bir kısmını da kendim yaşadım. Hakemliği bırakan iki arkadaşın veda törenindeki biraz çakırkeyif şakalaşmadan öte hiçbir şey yok. Tek olay, Zeki Çavuşoğlu isimli yan klasman hakeminin şaka olsun diye haksız ve de yanlış olarak bir Rus garson kızı havuza atması ve sonrasında da bu eşek şakasının büyütülüp, koskoca bir hakem camiasına mal edilerek ‘‘Hakemler oteldeki bayanlara sarkıntılık etti’’ diye yazacak kadar gözü kararan sahte peygamberlere fırsat tanınmasıdır.

Burada suçlu olanların başında Futbol Federasyonu geliyor. Trilyonlarca bütçelere sahip takımları emanet ettiğiniz hakemlere eşleri ile yapacakları bir semineri, mali külfeti çok diye gerçekleştiremezseniz, böyle kendini bilmezlere malzeme verirsiniz.

Bu olayda hiçbir şuçu olmayan ve havuza atılanın kendisi olan Ayhan Yücebilgiç ve şakaları başlatan Sami Şamar haksız yere kamuoyuna yanlış tanıtılmışlardır. Bu yanlışlığı düzeltir, maganda hakemler diye başlık atanlara magandalığı iade eder, kendisi bir teknede kaçak et keserken, şu takımdan bu kadar para alan, arabasını değiştirdi diye alkollü köpükler saçanların, bu iddialarını ispatlayamadıkları takdirde şerefsizliğini de ilan ederim.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!