Arap yalellisi Magrip popu oldu

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Etno-müzik kavramının doğru tanımını müzik ansiklopedilerinde bulabilirsiniz.

Benim tanımım kişisel: Yerel bir enstrümanın yanına bir saksofon, bir de perküsyon eklediniz mi, iş tamam. Perküsyon sözü fiyakalı görünüyor da onun için kullanıyorlar, yoksa alt tarafı darbuka.

Şimdi de Raşid Taha isterisi yaşıyoruz. Arap yalellilerinin yeni temsilcisi, bizde örneği çok olan melodilerin ithalcisi olarak itibar görüyor.

Balık Ayhan'da bunun mükemmeli var ama ne yazık ki yerli. Henüz kültürümüzde yerli malı haftası başlamadı.

Köfte yerine hamburgeri, Karadeniz pidesi yerine pizzayı seçeli, Türkün uduna dudak kıvırıp Arabın udunun sesiyle kendimizden geçiyoruz.

Zevkimizin son kırıntılarını da bu müziğe kaptırıyoruz.

Dünün sömürgecileri, kültürel bir vicdan azabı çekerek, başkentlerine çağırdıkları reşid olan raşid'lere müzik yaptırıyorlar.

Eski sömürgecilere bu müzik nostaljik anlar yaşatıyordur, hiç olmazsa kültürel vicdan azabının sesini bastırıyorlar.

Abu Halil, Enver İbrahim... Hepsi de bizim bildiğimiz, çok dinlediğimiz doğu müziğinin gizemli sesini bizim kulaklarımıza ulaştırıyorlar.

Raşid Taha, arkadaşımız Lâle Barçın İmer'in bir sorusuna verdiği cevapta, Cezayir'e dönmek istemediğini, Fransa'da rahat olduğunu söylüyor.

Kendi deyimiyle, bu Müslüman Anarşist'in, vatandaşlarının boğazları kesilirken bir başka ülkede yaşamasını düşünürsek, ona Champs-Elysee Anarşisti demek daha doğru olur.

Mart ve eylül darbelerinden sonra yurt dışında yaşayanların Türkiye üzerine cesur(!) düşüncelerini çok dinlediğim ve okuduğum için, Raşid Taha, bana o tipleri hatırlattı.

Bayılıyorum dışardan ülkesini destekleyenlere, savaş verenlere.

Canım, sanatçıyı suçlamanın bir anlamı yok, bir gün gelir, yurttaşlarına bir ağıt besteleyebilir.

***

PARİS'te, Fnac'ın, Virgin'in vitrinlerinde bolca Raşid Taha'ya rastlıyormuşsunuz, ama Fazıl Say'ın CD'si tükenmiş, dinleyebilmek için kuyrukta beklemek gerekiyormuş.

Çelişkiler, hayatımızın yapma çiçekleridir. Canlı olmadıkları için solmazlar da, kokmazlar da.

İş bölümü yapılmış, biz Raşid Taha'yı pohpohlayacağız, Fransa'dan geldiği için tabii. Fransızlar da Fazıl Say'ı övecekler.

Umudum var. Şimdi Fazıl Say, Fransa'daki başarısından sonra yurda dönünce, bir ithal değer statüsüne kavuşacağı için medya peşinde koşabilir.

***

CUMHURİYET Türkiyesinin bir sanatçısı da batıya bizden armağan olsun. Biz Raşid Taha ile idare ederiz.













Yazarın Tüm Yazıları