Ankara artık daha rafine!

Güncelleme Tarihi:

Ankara artık daha rafine
Oluşturulma Tarihi: Kasım 11, 2010 00:00

Ankara’da yiyecek-içecek kültürünün şekillendirilmesinde etkili olan ve 20 yıldır Başkent’e sayısız marka kazandıran Gamze Cizreli’den benzersiz bir girişim daha... ‘Rafine Restaurant’ açıldı. Aylardır lezzet kulislerinde konuşuluyordu. İran Caddesi 35 numarada yıllardır boş duran bu eski Ankara evinde birşeyler oluyor, ama ne? Kısa süre önce yeni bir mekan açılacağı kesinleşti.

Küçük dev açılış

Ve merak başladı: Yıllar önce Cafemiz ile başlayan, başka markaların yanısıra en son Big Chefs zincirini yaratarak İstanbul’a ilk giden “Ankaralı kafe” ünvanının sahibi Cizreli, bu kez ne yapacak?
Geçen cuma açılış vardı. Gamze Cizreli ile Saruhan Tan’ın aile ve yakın çevrelerinin davet edildiği küçük bir grup ağırlandı. Yemeklerin davetlilerden tam puan aldığı, konseptin genel olarak ilgi topladığı o gece, uzun süre konuşulacağa benziyor! Ben de orda mıydım, yoksa “muhbir”imden/”yamağım”dan mı aldım haberi, söylemem. Diyorum ya, küçük bir gruptu.

İsmiyle müsemma

Restaurantın adı Rafine. Adı gibi, menüsünden dekoruna, servis elemanlarından peyzajına kadar her şey rafine. Mekana girer girmez, New York’ta çok şık bir restauranttan içeri girmiş hissine kapılıyorsunuz. Canlı orkideler, siyah çok şık şamdan, gümüş tepside güllü lokum eşliğinde mandalina kolonyası...
Kültürümüzde olan misafir karşılama ve uğurlama adetlerinin başında gelen bir ritüel, klasik bir Cizreli farklılığı. İçeri adım attığınız anda yerde, tahta bir platform üzerinde, antika cam vazoların içine özenle tasarlanmış, sayısız orkide ile karşılaşıyorsunuz.

Şiirsel manzara

Bazı duvarlarda, Can Yücel’den, Nazım Hikmet’ten dizeler, Mevlana’dan alıntılar... Yemek yerken, hayatın ne kadar yaşamaya değer olduğunu düşündüren, tatlı bir hatırlatma. Üç katlı binanın en üst katında, iş yemeklerinin, kişisel toplantıların yapılması için yaratılan, grupların ağılanacağı son derece özel bir oda. En üst kat olması sebebiyle yemyeşil Seymenler Parkı manzarası da cabası.

Buharda ördek

Giriş ve üst katta, yaklaşık 170 kişik kapasite ile hizmet verecek Rafine’de en çok konuşulacak şey, menü. Türk-Akdeniz mutfağı olan Rafine, daha önce görülmemiş bir içeriğe sahip. Karidesli imambayıldı, ızgara istiridye mantarı, deniz ürünleri içli köfte, zeytinyağlı taptaze çiçek enginar, buharda ördek, kuru meyveli körpe tavuk, mürekkep ile panelenmiş deniz levreği buğulama... Tatlılar da farklı. Halep usulü kuru baklava, sakızlı lokma ve güllü lokumlu creme brulee en iddialılarından.

Meraklısına biraz Rafine dedikodusu... Rafine’nin iç mekan bitkileri Les Ottomans otelinden, Four Seasons’a kadar İstanbul’un en gözde mekanlarının çiçek tasarımlarını yapan bir firma tarafından büyük bir kamyonla getirtilmiş. Ankara’da eşine az rastlanır zenginlikte bir şarap menüsüne sahipmiş. Fuayede yukardan sarkan üfleme camlardan yapılan dekor, ODTÜ mezunu genç bir tasarımcının her bir parçası ile tek tek uğraşması sonucu ortaya çıkmış. Mutfak şefi ise, İstanbul Topaz Restoran’dan transfer.

Diplomatik oklavalar

ANKARA’daki büyükelçi ve diplamot eşleri, Türk-Asya-Pasifik-Eurasia-Kafkas Ülkeleri Bayanlar Grubu’nun (TASPEK) organizasyonunda mantı açtı, aşure tarifi aldılar.

Ankara’da 1983 yılından bu yana faaliyet gösteren Türk, Asya, Pasifik, Avrasya ve Kafkas ülkeleri arasında kültür alışverişini geliştirmeyi amaçlayan TASPEK, Altındağ’daki tarihi Kamil Paşa Konağı’nda mantı günü düzenledi.
Büyükelçi ve diplomat eşlerinin gönüllü üyesi olduğu grubun etkinliğinde, yabancı misyon temsilcilerinin eşleri önce mantı açtı.

Bizimki daha büyük

Kendi mutfak kültürlerinde de mantıya benzer bir yemek bulunduğunu belirten Pakistan Büyükelçisinin eşi Naila Azizeddin, “Biz biraz büyük yapıyoruz. Büyük yapması kolay da küçüğü biraz zor”dedi. Endonezya Büyükelçisinin eşi Nina Garnijanto da ilk kez mantı yapmayı denediğini ifade ederek, “Yapması kolay gibi, gerçekten ilginç bir yemek. Tarifini aldım, evde eşime yapacağım. Türkiye’yi, Türk kültürünü tanımak güzel. Türk insanı çok samimi, ben kendimi her zaman evimde hissediyorum” diye konuştu.

TASPEK Ülkeleri Bayanlar Grubu Başkanı Betül Turan da bu tür etkinliklerle kültürler arasında etkileşimi sağlamayı amaçladıklarını söyledi. Turan, “Bugün burada, geleneksel yemeğimiz olan mantı ve aşureyi yaptık. Mantının yapılmasını gördüler. Aşurenin tarifini İngilizce olarak aldılar. Daha önce Moğolistan Büyükelçiliğinde Moğol mantısı yemiştik. Onlara kendi ülkemizin kültürünü tanıtmak için çalışıyoruz” dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!