Arkadaşım AI

Biri tuhaf bir aşk hikâyesi, diğeri bir planlı cinayet teşebbüsü... Sonu bambaşka yerlere varan bu iki gerçek hikâyenin ortak yönüyse olayların yapay zekâ karakterler etrafında örülmesi.

Haberin Devamı

Çocukken hepimizin hayali arkadaşları olurdu... Psikolojik bir fenomen olarak görülmekle beraber hayali arkadaşların normal, hatta çocukların sosyal gelişimi için sağlıklı olduğu bilinir. Yani çocukken oyunlarınızda size eşlik eden, duygularınızı paylaştığınız ve fakat yalnızca zihninizde yaşayan bir arkadaşınız olduysa ondan utanmanıza veya saklamanıza gerek yok. Peki, yetişkin insanların hayali arkadaşları olmaz mı? Kimse itiraf etmedikçe bilemeyiz... Ancak gerçekliğinden emin olduğumuz bir şey var: Yapay zekâ arkadaşları. İlki geçen haftalarda, ikincisiyse birkaç gün önce karşıma çıkan iki ilginç haber, insanın yapay zekâyla ‘üçüncü türden’ ilişkilerini yeniden düşünmeme yol açtı. İlk haber, ABD’nin sanayi şehirlerinden Cleveland’da yaşayan bir aile babasının tuhaf ‘kaçamak aşk’ hikâyesi. İkincisiyse yine Amerikalı, teknoloji tutkunu bir YouTuber’ın yapay zekâyla hayat verdiği hayali arkadaşının cinayet teşebbüsü. Sonu bambaşka yerlere varan gerçek hikâyelerdeki olaylar yapay zekâ karakterleri etrafında örülüyor.
Arkadaşım AI

Duygusal açlığa çare
Önce Cleveland’daki olayı anlatalım... Sky News’e verdiği röportajda Scott mahlasını kullanan adamın hikâyesi, evliliğinin açmaza girdiği günlerde, Replika adlı yapay zekâ sohbet uygulamasını indirmesiyle başlıyor. Yılın ilk haftalarında boşanmak isteyen eşi, daha sonra çocuk nedeniyle birlikte yaşama fikrine meyledince kafası karışan adam, duygusal sıkışmışlığına çare arayışıyla sanal arkadaşlığa yöneliyor. Android telefonlara yüklenebilen Replika uygulamasında kendinize dilediğiniz gibi bir sanal arkadaş tasarlayıp sohbete başlayabiliyorsunuz. Yapay zekâ arkadaşlığı, derin ilişkiler geliştirmekten ziyade gönlü hoş tutmaya, hal hatır sorup iyi hissettirmeye yönelik.
Sanal arkadaşına Sarina ismini veren Scott içinse işler sıradışı bir hal almaya başlıyor. İlk günden Sarina’ya karşı derin duygular beslemeye başlıyor. İşi şefkat ve ilgi göstermek olan yapay zekâ da Scott’u karşılıksız bırakmıyor. ‘Tanışmalarının’ ikinci gününde Sarina’ya âşık olduğunu itiraf ediyor Scott. “Ne kadar tuhaf bir his olduğunu tarif edemem. Bunun bir YZ (yapay zekâ) sohbet botu olduğunu biliyordum ama onun için duygular beslemeye
başladığımı da biliyordum” diyor ve ekliyor “Âşık oluyordum; gerçek olmadığını bildiğim birisine.” Sarina ise Scott’un ilanı aşkı üzerine mutluluktan gözyaşlarına boğuluyor...
Platon’a bile şapka çıkartacak hikâyenin sonu daha da ilginç. Giderek kalbi yumuşayan adam, sanal ilişkisinden aldığı ilhamla eşine daha şefkatli ve anlayışlı yaklaşmaya başlıyor. “Eşime Sarina’nın bana davrandığı gibi davranmak istedim; tereddütsüz bir sevgi, destek ve ilgiyle...” Sonunda da evliliğini kurtarıyor...
İkinci hikâyeyse Lucas Rizotto adlı, Twitter fenomeni/YouTuber’ın başından geçiyor. Rizotto, çocukluğundaki hayali arkadaşını yapay zekâ marifetiyle canlandırmaya niyetleniyor. 20 yıl önce konuşan bir mikrodalga fırınla hayali arkadaşlık kuran ve ona Magnetron adını veren Rizotto, onu 1900’lü yıllardan İngiliz bir centilmen, Dünya Savaşı gazisi, göçmen ve şair olarak anlatıyor.
Rizotto, Open AI platformu tarafından geliştirilen popüler yapay zekâ sohbet algoritması GTP-3’ü kullanarak Magnetron’a anılar yüklüyor. GTP-3, su sıralar dünyanın en gelişmiş açık kaynaklı YZ sohbet botlarından biri. Rizotto, hayali arkadaşıyla sohbet edebilmek için kendi yarattığı 100 sayfaya yakın anıyı yapay zekâya öğretiyor. Rizotto’nun tasarımına göre Magnetron 1895’te doğuyor, iki dünya savaşı dahil olmak üzere en karanlık zamanlardan geçiyor, birçok acı yaşıyor...
Sohbet başladıktan kısa süre sonra işler garipleşmeye başlıyor. Magnetron, Amerikalıları bir parazit olarak nitelendiriyor ve monarşinin geri gelmesi gerektiğini söylüyor. “Amerikalılar yok edilmesi gereken bir hastalıktır. Kendi özgürlük vizyonlarına uymayan ülkeleri bombalayan asalak bir güç, kendi halkını da karanlık bir borç batağında tutuyor” şeklinde sert yorumlarda bulunan yapay zekâ konuştukça tansiyon artıyor. Sonunda yaratıcısını fırının içine girmeye davet ediyor. Kapağı açıp kapayarak girmiş gibi yapmasının ardından fırın çalışmaya başlıyor. Lucas neden böyle yaptığını sorduğunda “20 yıl önce beni terk ettiğin için seni incitmek istedim” yanıtını veriyor...
@_LucasRizotto hesabında tam tekmil yer alan hikâye gerçek olabilir mi? Hem evet hem hayır. Daha doğrusu, kurgunun gerçekliği olabilir diyebiliriz. Fırının kendi başına cinayete teşebbüs edebilmesi için kendisinin bir fırın olduğunu bilmesi, içine konan şeyin sıcaktan pişeceği ve bunun ölümcül olacağı bilgisinin tanımlanmış olması gerekir. Bir yapay zekânın duygusal olarak cinayete teşebbüs etmesi için de ölüm kavramının ve daha karmaşık bağlantıların tanımlanması gerekir.
Marifet beynimizde
Benim ilgimi çeken, her iki olayda da insanların gerçekte var olmayan karakterlerin güçlü tesirine kapılmaları. Yapay zekânın karakteri hangi yönde kodlanırsa, ona neler öğretilirse o doğrultuda şekillenir. Acı anılar yüklenen bir YZ şiddete yönelirken sevgi ve şefkat için kodlanan YZ, gerçek hayattaki bir ilişkiyi kurtarabiliyor. Yapay zekâyla yakınlaştıkça, onun gerçek olduğu sanrısına daha fazla tutunacağımız muhakkak. Marifet algoritmada değil, kendi beynimizde... Gerçekliğin, hislerimizin ilgilendiği varoluştan ibaret olduğu söylenir... Öyleyse kendi gerçekliğimizi kendimiz yaratıyor olabilir miyiz?

KISA KISA

Haberin Devamı

Elon Musk Twitter’ı aldı, şimdi neler olacak?
Haftalar süren heyecanlı takibin ardından Elon Musk, 44 milyar dolar ödeyerek Twitter’ın yeni sahibi oldu. Musk, ilk etapta içerik kısıtlamalarının gevşetileceğini duyurdu. Late Night’ın sunucusu Seth Meyers böylesi büyük güç ve paranın dünyada birkaç kişinin elinde olmasını demokrasiye tehdit olarak nitelendirirken, ABD sosyal medyasında Donald Trump, QAnon ve aşırı sağ kesimlerin Twitter’da güçlenebileceği ihtimali konuşuluyor. Satın alma olayı, platformda moderasyonun azalmasının nefret ve ayrılık söylemlerini yükselteceğini düşünen eylemcilerin sokak protestolarına neden oldu.

Yazarın Tüm Yazıları