Hayalleri de ortak

KARİYERLERİNE İngilizce öğretmeni olarak devam etseler de farklı hayaller kurarlar. Ayşen Doğan ve Tuğçe Andıç, doğal gıdanın her eve girmesini ister.

Haberin Devamı

Ayşen Doğan’ın babası Hasan Doğan’ın yıllar önce oluşturduğu zeytinlik de bu planları için önemli bir durak olur. Tuğçe Andıç ve Ayşen Doğan, bugüne kadar yurtdışına giden zeytin ve zeytinyağlarını iç piyasaya da sunma hedefiyle güçbirliğine gider. Ve ‘Doğan Çiftlik Ürünleri’ ismiyle markalaşırlar. Bugün organik zeytin ve zeytinyağının yanı sıra çiftlikte yetişen ürünlerden yapılan reçelden cevize kadar çeşitli ürünleri tüketicinin beğenisine sunan ikilinin gündeminde ise hem hayallerine başka kadınları katmak hem de ihracat yapmak var.

Hayalleri de ortak

TUĞÇE Andıç ve Ayşen Doğan... Miras aldıkları atalarının işlediği toprağa, yeşerttiği tohuma ve geleneğe katma değer ekleyen iki girişimci. Hayallerine başka kadınları da ortak ederek ‘organik gıdaya herkesin ulaşabilmesi’ için mücadele veren iki iş insanı. ‘Doğan Çiftlik Ürünleri’ markasının kurucuları Ayşen Doğan ile Tuğçe Andıç ile hem kariyer yolculuklarını hem de markanın doğuş öyküsü ve yarınlara dair hedeflerini konuştuk. Tuğçe Andıç ile çocukluk arkadaşı olduklarını, üniversite sürecinde yollarının ayrıldığını dile getiren Ayşen Doğan, o süreci şöyle aktardı:

Haberin Devamı

Hayalleri de ortak

HER ŞEY ÇİFTLİKTEN GELİYOR

“Ben Bilkent Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı’nın bitirip üzerinde Hacettepe’de formasyon alarak İngilizce öğretmenliği yapmaya başladım. Tuğçe ise Dokuz Eylül Üniversitesi mezunu ve o da İngilizce öğretmenliği alanında kariyerine yön verdi. Bir süre sonra öğretmenlikten zevk almadığımız fark ettik. Hayatım babam Hasan Doğan’ın işi nedeniyle çiftlikte ve işletmelerde geçti. Onun oturmuş bir işi vardı. Ve yurtdışıyla çalışıyordu. Ödemiş’te bulunan zeytinliklerin yanında çeşitli meyve ağaçlarının da olduğu çiftlikten sürekli eve bir şeyler geliyordu. Bunları çevremize hediye ediyorduk. Babam 10 litrelik zeytinyağları hediye ediyordu. Babamın hediye oranı çok yüksekti.”

Haberin Devamı

Hayalleri de ortak

HEDİYELERİ DÖNÜŞTÜRDÜLER

Doğal ürünlerin hediye edildiği süreçte anne olan Ayşen Doğan, oğlu olduktan sonra paketli-katkı maddeli gıdaya karşı bir duruş sergiler. Ayşen Doğan, “Oğlumun doğal beslenmesi için çaba sarf etmeye başladım. O dönemde İstanbul’da yaşıyordum. ‘Çevreye, insan ve hayvan sağlığına zarar vermeyen, doğal kaynakları koruyan, izlenebilir-sürdürülebilir gıda güvenliğini sağlayan, neslimizin ve gelecek nesillerin faydasına bir tarım-üretim sistemi olabilir mu’ sorusuna cevap aramaya başladım. Benzer bir sorgulamayı Tuğçe de yapıyordu. Böylece ortak bir hayalimiz oluştu. Tabii babamın hediye kültürüyle birlikte de çiftliğin organik ürünleri birçok kişiye dokunuyordu. Ve ‘bu ürünlerin satışı yok mu’ diyen bir kitle oluşmuştu” diyerek, Tuğçe Andıç ile bunu dönüştürmeye karar verdiklerini anlattı.

Haberin Devamı

Hayalleri de ortak

ÖĞRETMENLİKTEN ÇİFTLİĞE

Yaklaşık 10 yıllık öğretmenlik deneyiminin ardından Tuğçe Andıç, Ayşen Doğan ile kendi hikayelerini yazmak için yeni bir yola çıkar. Tuğçe Andıç, o süreci şöyle anlattı:
“Hep sosyal fayda misyonuyla hareket eden biriyim. Bu felsefeyle de yıllarca öğretmenlik yaptım. Daha sonra ise Ayşen’in aileden gelen imkanını daha da geliştirmek için güçbirliğine gittik. Hasan Amca da bize el verdi. Yaklaşık bir yıl önce ortak olduk ve Doğan Çiftlik Ürünleri ismiyle markalaştık. Her ikiziz de ticaretin içinde olan ailelerde büyüsek de hiç ticaret yapmadık. Ve yeni bir adım attık. Yaklaşık 6 aydır ürünlerimizi online olarak iç piyasada satıyoruz. Ana ürünümüz zeytin ve zeytinyağı. Bunun yanında çiftlikte bulunan meyve ağaçlarından toplanan ürünlerle yapılan reçellerimiz var. Çiftlikte ne yetişiyorsa onu paketleyip, doğal ve katkı madde içermeden tüketicinin beğenisine sunuyoruz. Zaten burası sertifikalı bir organik çiftlik.”

Haberin Devamı

Hayalleri de ortak


HEMCİNSLERİYLE BÜYÜMEK İSTİYORLAR

DOĞAL, organik gıdaya herkesin hesaplı olarak ulaşabilmesi hedefiyle yola çıktıklarını aktaran Tuğçe Andıç, “Hedeflerimiz arasında bölgede kadın istihdamını desteklemek ve birlikte çalışarak büyümek var. Markamız altında meskende üretim yapan kadınlara da yer var. Örneğin yöremizin kültür mirası gün balını, buradaki ustaların kendi organik üzümlerimizle kendi meskenlerinde hijyen ve üretim aşamalarını günlük olarak denetleyerek yaptırdık. Bu kapsamda kendi üretimimiz dışında güvenli gıda üretimi yapan her kadın üreticiye de kapılarımız açık. Ayrıca köylünün ürününün değer görmesi için de çalışmak istiyoruz. Model bir işletme olmak istiyoruz. Hedeflerimiz arasında hem yurtdışı hem de yeni ürünler var” diyerek, yol haritalarını paylaştı.

Haberin Devamı


160 DÖNÜMLE BAŞLADI ŞİMDİ İSE...

ÇİFTLİĞİN doğuş öyküsünü Hasan Doğan, şöyle aktardı:
“Aile mesleğimiz kuru meyve ihracatı. Ben de dördüncü kuşağım. 42 yıl önce ihracatın dışında da bir yaşam hedefiyle Ödemiş’te bir arazi aldım. En iyi bildiğim şey incir olunca da buraya hobi amaçlı incir ağaçları diktim. Ama bölgede incir olmayınca, tanıdıkların yönlendirmesiyle domat cinsi zeytine yöneldim. 160 dönümle başlayan hikayeyi bin dönümün üzerine çıkardım. Hobi diye başlayan süreç bir anda büyük bir çiftliğe dönüştü. Burada yetişen zeytinleri de kuru meyvenin yanında ihraç etmeye başladım. Şu an ise tamamen zeytinle yolumuza devam ediyoruz. Burası Türkiye’nin en büyük organik domat cinsi zeytinliği. Hatta Avrupa’nın.”

KISA KISA

* Ayşen Doğan, ürünleri gibi tüketiciyle kurdukları iletişimin de organik olduğunu söyleyerek, “Ürünü satıp kenara çekilmiyoruz. Sürekli iletişim halindeyiz. Ve oradan aldığımız geri dönüşlerle çalışmalarımıza yön veriyoruz” diyor.

* Aralarında bir iş bölümü olduğunu dile getiren Tuğçe Andıç, “Ayşen daha çok üretimden sorumlu. Ben ise kurumsal iletişime bakıyorum. Tabii sürekli bir iletişim halindeyiz” diyor.

Yazarın Tüm Yazıları