Testisler yerine geç indiyse tümör riski var

İKİ TESTİS ARASINDA BÜYÜKLÜK FARKI VAR

Soru: Ben şu an 22 yaşındayım. Ailem 10 yaşıma kadar tek yumurtalığım olduğunu fark etmemiş. 10 yaşımda sünnetle beraber kanalından inmeyen yumurtalığım için de ameliyat oldum.

Kanala indirilen yumurtalık ile diğeri arasında bariz bir büyüklük farkı var ve bu fark yıllardır kapanmadı. Ben de ondan sonra hiç doktora gitmedim. Sperm miktarım bana göre az ve penisimden hiçbir şekilde tazyikli çıkmıyor. Bir doktora gitmem gerekli mi sizce? Spermin fırlamadan çok dökülme gibi olması beni endişelendiriyor.

10 yaş testisin indirilmesi için gecikilmiş bir yaştır. Testisinizin boyutunun büyüyeceğini sanmıyorum, ayrıca o testisinizin sperm üretme fonksiyonun olduğunu da tahmin etmiyorum.

Dahası diğer testisinizin de sperm üretim fonksiyonunu bozma olasılığı var. Bunu anlayabilmek için sperm analizi yaptırmalısınız. Spermler hep dökülme tarzında çıkıyorsa idrar kanalında veya kasılmayı destekleyen kas yapısında bir sorun olabilir.

Önemli olan bir nokta da inmemiş testisler veya geç indirilmiş testislerde tümör gelişme riski olduğu ve bu yüzden doktor takibi gerektiğidir.

İLK GECE KORKUSU NASIL AŞILABİLİR

Soru: Merhaba doktor bey. Bu ay evleneceğim. İlk sorum şu: Nişanlım adet döneminin tam evleneceğimiz gün biteceğini söylüyor. Eğer adet dönemi ilk gece biterse, ilişkiye girmemiz ne kadar doğru veya sakıncalı olur? Bu anlamda kendisi ilk geceden (çevresinden duyduğu kadarıyla) çok korkuyor. Ona nasıl davranmalıyım?

Benim bu yaşıma kadar başka bayanlarla beraberliklerim oldu. Ama bu sefer durum farklı. Çünkü karşımdaki eşim olacak kişi ve onun için bir ilk olacak! İlk gece için bana tavsiyeleriniz neler? Ayrıca bir de şunu sormak istiyorum; eşimle evliliğimizin ilk 1-1,5 yılı bebek düşünmediğimiz için, ilk gece dahil bütün ilişkilerimizde kondom kullanmam mı gerekiyor? Onun alabileceği bir önlem de var mıdır? Bu konularda bana yardımcı olursanız minnettar kalırım. Saygılarımla...

Adet döneminde ilişkiye girmenizi önermiyorum. Eğer bir jinekoloji uzmanına başvurursanız, eşinizin adet günlerini ayarlayabilir.

İlk gece eşinize içinizden geldiği gibi davranın, onun endişe etmemesini sağlayacak şekilde biraz da duygusal yaklaşın.

Gebelik olmasın istiyorsanız, kesinlikle korunmanız gerekecektir. Başlangıçta kondom (prezervatif) uygun bir korunma yöntemi olacaktır. Sonrasında yine jinekoloji uzmanına danışarak spiral (rahim içi araç) uygulaması yapılabilir.

ANTİDEPRESAN İLAÇLAR VE CİNSEL İSTEKSİZLİK

Soru: Öncelikle merhaba demek istiyorum. Yazılarınızı gazeteden takip etmekteyim. Son yazınız üzerine bazı sorularım olacak. 25 yaşındayım ve iki aydır psikolojik tedavi görmekteyim. İlaç olarak da Cipram kullanıyorum. Antidepresan ilaç kullanımı bende de cinsel isteksizlik oluşturdu.

Doktorum bu etkiyi kaldırabilecek başka bir ilaç önerdi ama ben hemen kullanmak istemedim. Sizce antidepresan ilaç kullanımı minimum ne kadar süreyle olmalı? Ben iki aydır kullanıyorum ve son iki hafta süreyle kullanmadım, bende baş dönmesi yaptı.

Nöroloji uzmanına gittim, beyin tomografisi çekildi. 1 cm. çapında retansiyon kisti belirlendi. Prolaktin hormonu hakkında sizden daha detaylı bilgi almak istiyorum. Nasıl ölçülüyor, sınır değerleri nedir?

Acaba yazınızda bahsettiğiniz beyindeki hipofiz bezinde oluşan tümörlerin bununla bir ilişkisi var mı?

Antidepresan ilacın kullanım süresini psikiyatri uzmanınız belirleyecektir. Madem ki isteksizlik geliştiğini ilettiniz, kendisinin önerdiği diğer ilacı kullanın.

Cinsel isteksizliğe yol açan prolaktin hormonuna kan tetkikiyle bakılır. Değişik laboratuvarların normal değerleri farklılık gösterebilir. Retansiyon kisti prolaktinoma denilen hipofiz tümöründen farklıdır.

Hemospermi

(Meniyle kan gelmesi)


Meniyle kan gelmesi, hemen hemen bütün erkekleri ve partnerlerini paniğe sürükleyen bir durumdur. Meniyle kan gelmesine neden olan çeşitli etkenler vardır. En sık rastlanan nedense enfeksiyonlardır. Bu rahatsızlığa yeni geçirilmiş bir enfeksiyon neden olabileceği gibi, kronik idrar yolu enfeksiyonlarının (özellikle prostatitler) zaman zaman tekrarladığı dönemlerde de rastlanabilir. Hele bu enfeksiyon odakları ejakülatuar(boşalma) kanallar üzerindeyse, hemospermi olasılığı artar.

Öte yandan ejakülatuar kanallara baskı yapan kistler de küçük damar çatlamalarına neden olabilir. Ayrıca prostatın büyümesi, bazen prostat ve çevresinde hafif kanamalara yol açabilir ve bu spermle birlikte atılırken kanama sanki spermdenmiş gibi değerlendirilir. Sperm kanalları veya yolu üzerindeki enfeksiyon ya da başka nedenlere bağlı tıkanmalar da zorlanma sırasında kanamalara yol açabilir. Bazen de aşırı zorlamalı cinsel ilişkiler sonrası kanamalar sperm sıvısına karışabilir.

Tanıyı koymak için öncelikle hastanın özgeçmişi değerlendirilip, herhangi bir zamanda geçirmiş olabileceği cinsel yolla bulaşan bir hastalık olup olmadığı, yakın zamanda zorlamalı bir cinsel ilişkide bulunup bulunmadığı öğrenilir. Fizik muayene ile ürolojik değerlendirmesinden sonra, laboratuvarda meni kültürüyle olası enfeksiyon varlığı araştırılır. Transrektal ultrasonografi adlı görüntüleme yöntemine başvurularak tanı belirlenmeye çalışılır. Tanıyı daha da güçlendirmek amacıyla, idrar kanalına direkt bakmamızı sağlayan üretrosistoskopi denilen yöntem genel anestezi altında uygulanır.

Genellikle enfeksiyon tanısı konur ve uygun antibiyotik tedavisi ile durum düzelir. Eğer tanı olası bir kist veya prostat büyümesine aitse -ki o zaman idrarda da kan görülür- o zaman endoskopik girişimle tedavi uygulanır.

Hemospermi, etkeni bulununcaya kadar araştırılması gereken bir belirtidir. Altta yatan olası habis bir hastalık ekarte edilmeden ne doktorun ne de hastanın içi rahat etmelidir.

Sağlıkla...
Yazarın Tüm Yazıları