Aldatmanın her türlüsü kötü

Aldatmak, alenen de olsa, gizlice de yapılsa çok kötü, çok aşağılayıcı ve çok kırıcı bir davranış. En iyisi elbette dürüst davranıp her şeyi açıklayarak ayrılmak.

Ya da en azından evliliği noktalamak. Ama karşı taraf ayrılmak istemediğinde yasak aşkı itiraf mı etmeli, yoksa evliliği bitirmek için başka önemli nedenler mi bulmalı? Aşağıdaki mektubu yazan hanım, bu iki alternatiften hangisini seçerse seçsin, boşanma konusunda mutlaka kararlı davranmalı, bir avukata başvurarak kendisi dava açmalı bana kalırsa... Çünkü evliliği çoktan bitmiş...

Ben yasak aşkımı gizlice yaşıyorum eşim ise gözüme soka soka aldatıyor

Sevgili ablacığım, çok zor durumdayım, derdimi kimselere anlatamıyorum. Yüzüm gülüyor ama aslında içim ağlıyor.
Kocam beni aldatıyor. Bu klasik bir şikayet, çok bilinen bir dert ama benimki farklı.
Çünkü ben de beş senedir bir başkasına ilgi duyuyorum. Eşimden görmediğim sevgi ve ilgiyi onda buldum. Birden karşıma çıktığında, ona “hayır” diyemeyecek kadar şefkate muhtaçtım.
Erkek, kendisiyle ilgili tek sorumluluğun eve para getirmek ve akşamları düzenli olarak eve gelmek olduğunu düşünür. İçmiyorsa, karısını dövmüyorsa ve eve ekmek getiriyorsa, bunların evlilik için yeterli olduğunu zanneder...
Bir kerecik bile gözümün içine bakıp “nasılsın” diye sormayan, belime sarılıp “hadi gel bir yerlere gidelim” demeyen, hep dışarıda gezen, evinde olmaktansa dışarıda erkek arkadaşlarıyla eğlenmeyi seçen, beni hep bakımsızlıkla, ilgisizlikle, spor yapmamakla, kendimi geliştirmemekle suçlayan ama bu konuda bana hiç destek olmayan bir eşe sahibim ben.

KİLOLARIM SORUN OLUYOR

Ben çok süslü püslü bir kadın değilim...
Spor yapmayı sevmiyorum...
Boğazıma düşkünüm...
Ama iyi anneyim...
İyi dostum...
İyi insanım...
Allah’a inancım tam...
Herkes illa incecik, zayıf, atletik olacak diye bir koşula da inanmıyorum...
Makyaj yapıyorum, saçlarımı boyatıyorum ama kiloluyum.
Eşim bunu çok problem ediyor. Her zaman yediğimi boğazıma diziyor. Yani şart mıdır zayıf olmak?
O, her sabah kalkar, spor yapar. Akşam yatmadan spor yapar. Böyle bir adama ne kadar tahammül edilebilir ablacığım?

HER YERE O KADINLA GİDİYOR

2005’ten beri biriyle görüşüyorum ama tabii çok gizli, çok özen göstererek.. Aslında eşimi aldatmak istemezdim. Sakladım gizledim, ortaya çıkmasın diye hep çok dikkat ettim.
Ama o da beni aldattı... Hem de özensizce, ortalıkta... Alenen, gözüme soka soka...
Ablacığım, elbette aldatmak gizli de olsa, açık da olsa çok kötü. Ama bir de beni düşün, ne olur...
Her yere o kadınla gidiyor.. Herkese “Arkadaşım” diye tanıştırıyor.
Kadın çok bakımlı, çok başarılı ve çok güçlü...
Eskiden de tanışırdık. Yarı Türk yarı Alman bir kadın.
Çok rahat ve neşeli...
Ben hep içimde yaşadığım duygularımı, korkarak, gizleyerek yaşadığım ilişkimi, eşime açıklamadan, hiç kimseye hissettirmeden sürdürdüm... Sırf ona olan saygımdan.
O ise aleni yapıyor, resimleri var ortada.

AYRILMAK İSTEMİYOR

Ayrılmak istedim, “Ne münasebet, bizim ailede ayrılık olmaz” dedi. Anlaşarak, konuşarak, iyilikle bitirmek istedim, “Saçmalama çok fazla roman okuyorsun” dedi.
Şu an çok çaresizim. Ne yapacağımı bilemiyorum...
Beş yıldır süren ilişkimi açıklasam... Çok üzülür, çok kızar ama ne yapacağı da belli olmaz...
Ama açıklamadığım sürece de “ayrılmak bize yakışmaz” diyor, ayrılmamakta direniyor.
İlişkisini ise reddediyor. “Hiç modern değilsin, o sadece kafa dengi bir arkadaş” diyor...
Peki ama bize yakışan bu yalan hayat mı?
Ne yapayım ablacığım? Hayat yorgunuyum, kararsızım, çok yalnızım. Çocuklarım büyüdü, onlara sorun yaratmak istemem, konuşmam, anlatmam. Ama artık böyle de sürdüremem...
Rumuz: Hayat yorgunu
Yazarın Tüm Yazıları