GeriSağlık Sedef Hastalığının Tedavisi
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Sedef Hastalığının Tedavisi

Sedef Hastalığının Tedavisi

Hangi yöntem, nasıl uygulanıyor?

Birçok nedene bağlı olarak ortaya çıkan sedef hastalığının, tedavi şekilleri de sebepleri kadar çeşitli. Uzman Dr. Deniz Kırçuval, tedavi tiplerini anlattı.

Steroidler ( Kortizon )

Kortizon içeren krem, merhem veya losyonlar pek çok hastada hastalığın geçici olarak ortadan kaldırılmasına yardımcı olur. Genital bölge, kasıklar ve yüz gibi hassa bölgelerde gücü daha zayıf olan kortizon türleri tercih edilmelidir. Daha güçlü kortizonlar saçlı deri, diz ve dirsekler, avuç ve ayak tabanları gibi bölgelerde kullanılmalıdır. Bu bölgelerde etkinin daha da artırılması için ilaç sürüldükten sonra üzeri ince bir naylon film ile kapatılabilir. Bunlar bir deri hastalıkları uzmanı kontrolünde dikkatle kullanılacak ilaçlardır.

Güçlü kortizon içeriği olan ilaçların yan etkileri arasında, ciltte incelme, damarlarda genişleme ve deride renk değişiklikleri sayılabilir. Bu ilaçların ani olarak kesilmesi hastalığın alevlenmesine neden olabilir. Tedavi devam ederken aylar sonra kortizon içeren ürünlere karşı direnç gelişebilir. Deri hastalıkları uzmanı tedaviye çok direnç gösteren bölgeler içine kortizon enjekte edebilir. Yan etkilerden kaçınmak için bunun küçük miktarlarda yapılması gerekir.

Saçlı Deriye Uygulanan Tedavi

Saçlı deride bulunan sedef hastalığının tedavisi, hastalığın şiddetine, saçın uzunluğuna ve hastanın yaşam tarzına göre planlanır. Reçete ile veya reçetesiz alınabilen çok sayıda şampuanlar ve solüsyonlar bulunmaktadır. Bunlardan pek çoğu katran ve kortizon içerir. Hasta saçlı derisini sert bir şekilde şampuanlamaktan ve şiddetle kaşımaktan kaçınmalıdır.

Vitamin D

Kalsipotrien sentetik bir vitamin D türevidir. Hastalığı belirli bölgelere sınırlı kişilerde diğer tedavilerle birlikte kullanılabilir. Yan etkilerinden korunmak maksadıyla belirli miktarlarda kullanmak gerekir. Normal vitamin D'nin tedavide bir yararı yoktur.

Kömür Katranı

Yüzyıllardır sedef hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır. Günümüzde geliştirilmiş ürünler daha rahat kullanılmaktadır.

Işık Tedavisi

Güneş ışığı ve ultraviyole deri hücrelerinin gelişme hızını azaltır. Bunlar deri kırışıklığına, göz hasarına ve deri kanserine sebep olabilmelerine rağmen doktor kontrolünde uygulandıklarında oldukça etkili ve güvenlidirler. Vücut yüzeyinin tamamında sedef hastalığı olan bireylere özel odalar sayesinde tüm vücutlarına ışık uygulanabilir. Sıcak iklimlerde yaşayan kişilere güneş banyosu önerilebilir. Bu tür ışık tedavilerinden önce mutlaka bir deri hastalıkları uzmanının tavsiyesi alınmalıdır.

PUVA

Sedef hastalığı diğer tedavilere cevap vermez ve yaygınlaşırsa vakaların yüzde 85-90'ında bu tedavi metodu etkilidir. İsim, Psoralen ve "UVA" kelimelerinin birleşmesinden oluşur. Hasta Psoralen isimli ilacı içer ve özel bir ultraviyole formu olan UVA'ya dikkatle ölçülmüş miktarlarda maruz bırakılır. Tedavi 2 ila 3 ay içerisinde yaklaşık 25 kez uygulanır. Sedef hastalığını kontrol altında tutabilmek için yılda yaklaşık 30-40 kez uygulama yapılmasına ihtiyaç vardır. Alınan psoralen maddesi gözün lens kısmında birikeceği için hastalar tedavi alırlarken güneş batıncaya kadar UVA geçirmeyen güneş gözlükleri kullanmalıdır. Uzun süre uygulanan PUVA tedavisi deri yaşlanması, kırışıklık ve kanser gelişim riskini artırır. Deri hastalıkları uzmanları PUVA tedavisini dikkatle takip etmelidir.

Retinoidler

Ağızdan alınan A vitamini türevi ilaçlardır. Şiddetli sedef hastalığının tedavisinde tek başlarına veya ultraviyole ışığı ile birlikte kullanılabilir. Deride, gözlerde ve dudaklarda kuruma, kan yağlarında yükselme, ince kemik çıkıntı oluşumu yan etkileri arasında sayılabilir. İlaç doğacak çocukta çeşitli arazlara yol açacağından, gebe kadınlarda, tedavi esnasında gebe kalabileceklerde veya tedavi kesildikten sonraki 3 yıl içinde gebe kalmayı planlayan kadınlarda kesinlikle kullanılmamalıdır. İlaca başlanan bireylerde düzenli kan testleri yapılmalıdır.

Siklosporin

Vücudun bağışıklık sistemini baskılayıcı bir ilaçtır. Organ nakli ( karaciğer, böbrek vb ) yapılmış kişilerde vücudun nakledilen organı reddetmemesi amacıyla kullanılır. Diğer tedavi metotları yetersiz kaldığı durumlarda şiddetli sedef hastalığında kullanılır. Böbrek yetmezliği, kan basıncında artış gibi potansiyel yan etkilerinden dolayı düzenli aralıklarla yapılan kan testleri ile takip edilmelidir.

Araştırma Safhasında Olan Tedavi Metotları

Yukarda anlatılan tedavilerin hastalığın kontrolünde büyük yararı olmasına rağmen, hiçbir tedavi metodu hastalığı bir daha ortaya çıkmayacak şekilde tedavi etmeye imkan vermemektedir. Son yıllarda özellikle bağışıklık sistemi üzerinde etki gösteren ilaçlar üzerinde çalışmalar yapılmaktadır.

İklim Tedavileri

Sivas'ta bulunan balıklı göl ve diğer bölgeler kuşkusuz hastalarımızın bize en sık sordukları tedavilerin başında yer alır. Balıklı göldeki balıkların hikmeti aslında sedef kabuklarını yiyerek yaranın kalınlığını azaltmaktır. Sedef yaraları incelen hasta açık havuzlarda güneşlenir ve aslında bizim hastane şartlarında yaptığımız ışık tedavisini doğal şartlarla uygulamış olur.

Güneş ışığındaki mor ötesi ışık zayıf bir ışıktır ama balıkların incelttiği yaraya rahatlıkla nüfuz eder. Biz de fototerapi öncesi kalın yaraları olan hastalarımıza kabuk soyucular verip bu etkiyi sağlıyoruz. Fakat balıklı gölün en önemli etkisi kuşkusuz psikoloji üzerinedir. Dünyasında tek ve yalnız olduğunu düşünen hastamız burada bir çok sedef hastasıyla karşılaşır, dertleşir, hayatını paylaşır. Kendinden daha kötü durumdaki hastaları görüp haline şükreder. Tabii negatif olarak bahsedilen konu hijyendir. Kalabalık havuzlarda teorik olarak yaraları ısıran balıklar hastalar arasında hastalık taşıyabilirler. 

False