GeriEğitim Pandemi sürecinde öğrencilerin sosyal gelişimlerine de odaklanılmalı
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Pandemi sürecinde öğrencilerin sosyal gelişimlerine de odaklanılmalı

Pandemi sürecinde öğrencilerin sosyal gelişimlerine de odaklanılmalı

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yüz yüze sınavların sömestr tatili sonrasına ertelendiğini duyurdu. Uzmanlar yönetmeliklerin sınavlar konusunda önemli kolaylıklar sağladığını belirterek, "Sadece akademik başarı üzerine değil aynı zamanda çocukların sosyal gelişimleri üzerine de yoğunlaşılmalı" dedi.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk yüz yüze uygulanması planlanan okul sınavları ile ilgili açıklama yaptı. Bakan Ziya Selçuk, yüz yüze uygulanması planlanan sınavların sömestr tatili sonrasına ertelendiğini duyurdu. Bakan Selçuk "İlk ve ortaokul öğrencilerinin karne notunu öğrencilerin derse katılımları, lise öğrencilerinin birinci dönem notlarını ikinci dönem yapacağımız yüz yüze sınavlar belirleyecek" dedi. Uzmanlar yönetmeliklerin sınavlar konusunda önemli kolaylıklar sağladığını belirterek, "Öğrencinin sadece akademik başarı üzerine değil aynı zamanda çocukların sosyal gelişimleri üzerine de yoğunlaşılmalı" dedi.

Öğretmenler matematiğe değil sosyal gelişime yoğunlaşmalı

Öğretmenlerin öğrencinin kaygı düzeylerini, motivasyonlarını, sağlık problemlerini göz önünde bulundurarak empati kurması gerektiğini söyleyen Uzaktan Eğitim Birimi Direktörü Dr. Öğr. Üyesi Ergün Akgün, “Öğretmenlerin sadece matematik, hayat bilgisi, sosyal bilgiler gibi akademik başarı üzerine değil aynı zamanda çocukların sosyal gelişimleri üzerine de yoğunlaşmaları ve bunları ölçen enstrümanlar kullanmalı. Şunu da unutmamak lazım toplum olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Dolayısıyla öğretmenler öğrencilerin kaygı düzeylerini, motivasyonlarını, sağlık problemlerini anlayarak empati kurmaları gerekir. Biz eğitimcilerin tek amacı, öğrencinin akademik başarısını yükseltmek değildir. Aynı zamanda öğrencinin sosyal, duygusal diğer alanlardaki ihtiyaçlarına da yönelmek onların bu alanlarda açıklarını kapatmaktır” dedi.

Öğrencinin bildiklerini ortaya koyması için uygulamalı sınav yapılmalı

Uygulamalı sınavlarda öğrencilerin daha az risk aldığını belirten Dr. Öğr. Üyesi Ergün Akgün, “Uygulamalı sınavlarla öğrenciler öğrendiklerini daha kolay aktarabiliyor. Dolayısıyla yapılabilecek her alanda uygulamalı sınavların yapılmasını öneriyorum. Uygulamalı sınavlar, hem öğrencinin kendini karşı tarafa aktarmasında daha iyi bir yol olacaktır, hem de öğrenciler arasındaki fırsat eşitliğini yaratmış olacaktır” diye konuştu.

Öğrenciye özel ölçme, değerlendirme yöntemleri kullanılmalı

Dr. Öğr. Üyesi Akgün sözlerine şu şekilde devam etti:

Okullardaki rehberlik öğretmenleri, bu zorlu eğitim öğretim sürecinde maksimum faydayı sağlayabilmek için öğrenciye gerekli desteği sağlıyor. Dolayısıyla öğretmenlerimiz hali hazırda zaten dezavantajlı öğrenciler için hem ek öğrenmelerle hem de bulundukları konumu da değerlendirip onlara özel ölçme, değerlendirme enstrümanlarıyla bu sürece destek oluyor.

Öğretmenler öğrenciye sosyalleşebileceği ödevler vermeli

Sınavların da ödevlerin de bir öğrenme aracı olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Akgün, “Öncelikle uygulamalı sınavlar, sonrasında uzun bir süreç içinde yapabilecekleri projeler, ödevler, grup çalışmaları çok önemli. Bu süreçle öğrenciler hem birbirlerinden bir şey öğrenebilecekler hem de sosyalleşebilecekler. Çocuklar kendileriyle ilgili eksik olduğu noktaların farkına varmalı ve bu eksiklikleri tamamlamalı. Dolayısıyla uygulamalı sınav yapmak, kesinlikle bu süreçte yaşanan negatifliklerin önüne geçecektir. Öğrencilerin akademik anlamda en az zararla bu süreci atlatmalarına fayda sağlanacaktır” ifadelerini kullandı.

Öğrenciler eğlence için değil ders için video çeksin

Uzaktan eğitimde kullanılan ölçme değerlendirme araçlarından bahseden Dr. Öğr. Üyesi Akgün, sözlerine şu şekilde devam etti:

Öğrencilerin birbirleriyle tartışmalarını bir forum, mesaj ya da görüntülü-sesli aracılığıyla sağlamaları hedeflenen kazanımlara ulaşılıp ulaşılmadığının belirlenmesinde önemli bir ölçüttür. Bunun dışında bir konuyla ilgili makale ya da görüşlerini yazmak, belki bir kompozisyon yazmak, düşüncelerini, duygularını ve hali hazırda bilişsel düzeydeki bilgilerini işin içine katmak, yine uygun bir enstrüman olacaktır. Bunun yanında öğrencilerin bir konuya ilişkin video çekmesi de önemlidir. Çünkü, artık teknoloji herkesin evinde var. Madem biz ders aracı olarak telefonları kullanıyoruz bunu aynı zamanda ölçme aracı da olarak kullanabiliriz. Bir konuya ilişkin video çekmek ya da senaryo yazmak ve o senaryoyu ev hanesiyle birlikte gerçekleştirmek uygulamalı sınavlara verebileceğimiz örneklerden bir tanesi. Laboratuar ortamında olmasa da ev ortamında güvenle yapılabilecek deneyleri, öğrencinin yapmasını bunun sonuçlarını yazması ve paylaşmasını sağlamak da yine kullanılabilecek uygulamalı ölçme değerlendirme araçları arasında bulunuyor.

Öğretmenler not verirken olağanüstü durumu akıllarından çıkarmasın

Öğretmenlerin notlandırma yaparken, yaşanan bu olağanüstü süreci akıllarından çıkarmaması gerektiğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Akgün, “Öğretmenlerimize test sınavlarındansa süreci ölçebilecekleri uygulamalı enstrümanlarla bu işin içine ölçme/değerlendirmeyi dahil etmeleri kesinlikle öneriyoruz. Bunun yanında MEB 2023 Vizyonu diye bir strateji belgesi yayınladı. Bu belgede öğrenciyi iki kanatlı olarak tanımlıyor. Bir tanesi akademik başarısının bulunduğu diğeri de duyuşsal özelliklerinin bulunduğu taraf. Bizler bu süreçte daha çok öğrencinin duyuşsal özelliklerine odaklanmalıyız. Sadece salt akademik başarıya odaklanmaktansa diğer kanada da yatırım yapmamız gerekiyor” diye konuştu.

False