GeriSağlık Havuzdan önce sirke damlatın ki...
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Havuzdan önce sirke damlatın ki...

Havuzdan önce sirke damlatın ki...

Havuzlar denizlere oranla daha çok kir ve mikrop tutuyor.

Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Murat Ünal, havuzların denizlere oranla daha çok kir tuttuğunu ve hassas olan dış kulağın havuzdan çabuk etkilendiğini belirtti.

Dış kulağı hassas olan ve kulağında başka bir problemi olmayan kişiler havuzlara girerken pratik olarak kulaklarına sirke damlatabilirler. Havuzlardan insanlara bulaşabilecek hastalıklarla ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Murat Ünal, havuzun ne olursa olsun denize göre daha fazla kir tuttuğunu, temizlenmesinin ve bakımının özen isteyen bir konu olduğunu söyledi. Denizin belli oranda bir mikrobu bile dalga ve rüzgarın etkisi ile uzaklaştırabileceğini belirten Ünal, “Ama havuz özellikle suyu değiştirilmediği zaman birçok mikrobu barındırabiliyor. Zaman zaman klorlanan havuzlarda özellikle orta kulak iltihapları, dış kulak iltihapları, sinüzit açısından bir risk oluşturuyor. Bunun nedeni ise havuz suyu özellikle içine dezenfekte amacıyla konan klorun da kendisi aslında cildimizi tahriş ediyor. Evet, mikropları öldürüyor ama belli bir sürenin üzerinde kaldığımızda cildimizin koruyucu tabakasına zarar veriyor” diye konuştu.

Suda kalma sürenize dikkat edin!

Havuzda dikkat edilmesi gereken en önemli noktanın suda kalma süresi olduğunu vurgulayan Ünal, “Kalma süresi arttığında havuz klorludur bana bir şey olmaz durumu ortadan kalkıyor ve içindeki kimyasal maddeler derimizdeki koruyucu tabakayı yok ettiği için yine enfeksiyon oluşmasını kolaylaştıran bir tablo oluşturuyor. Yoğun havuzlarda özellikle sürenin az tutulması gerekir. Çocuklarımız hem uzun süreli havuza giriyorlar hem de çok fazla dalma yapıyorlar. Bu dalmalarda özellikle orta kulak üzerine zarar verebiliyor. Kulakta sıvı toplanması oluşabiliyor. Orta kulaktaki sıvı toplanması basınca bağlı ortaya çıktığı için rahatsızlık biraz da sinsi seyrediyor. Ağrı yapmıyor, kulakta dolgunluk yapıyor, çocuk bunu fark edemiyor ve ağır işitme ile kendini gösteriyor” şeklinde konuştu.

Havuzdan oluşabilecek bir diğer hastalığın ise dış kulak iltihapları olduğunu vurgulayan Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu da havuzlarda uzun süre kalındığında, havuzun hijyen şartlarının uygun olmadığı durumlarda ortaya çıkar bir durumdur. Bunun en sık sebebi özellikle mikrobik olarak görülen sebebi koli basili dediğimiz mikrobun denizde ve havuzda miktarının fazla oluşu sebebi ile görülüyor. Diğer bir türü ise mantar enjeksiyonudur. Dış kulakta görülebilecek hastalıklardan biri de budur. Dış kulak enjeksiyonu olduğunda orta kulakta sıvı birikmesinden farklı olarak şiddetli ağrı, kaşıntı oluyor ve dış kulak yolumuz şişip kapandığında ateş yükselebiliyor. Bu gibi durumlarda mutlaka bir hekime başvurmak gerekiyor. Çünkü dış kulak yolumuzdaki bu iltihap mikrobik mi yoksa mantar mı bunun ayrılması gerekiyor. Dış kulak enfeksiyonlarında kullandığımız kortizonlu damlalar mantar enjeksiyonlarında verilirse hastalığı azdırabiliyor. Bu süreçte özellikle mantar enfeksiyonu olduysa kişi en büyük sıkıntısı 1 hafta, 10 gün suyla teması olmamasıdır. Bu da kısıtlı tatili olacaklar için bir sıkıntı oluşturuyor.”

Dış kulağı hassas olanlara sirke

Dış kulağı hassas olan kişilerin havuzlara girerken pratik olarak sirke damlatabileceğinin altını çizen Ünal, “Her şey ilaç değil ama sirke dış kulak yolunda özellikle asidik bir ortam yaratır. Asidik bir ortam yarattığı zaman da mikropların burada üremesi mümkün olmuyor. Tabi bunu kontrolsüz bir şekilde kullanmamak gerekiyor. Mutlaka bu konuda zarda delik olmayacak, dış kulak yolunda başka bir problemi olmayan kişilerde ancak bunu kullanabilir. Zarda problemi olanlarda o asidik durum doğrudan orta kulağa gider ki o da zarar verir. Onun dışında havuz ve deniz kullanımında rüzgarda kalma önemli bir konu. Çünkü özellikle uzun süre ıslak bir şekilde oturulduğunda dışarıda, rüzgar alan bölgelerimizde sinüzit enfeksiyonları, burun enfeksiyonlarının görülme sıklığı artabilir. Bunlara dikkat etmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

İHA

False