Kimyasal gebelik, son regl tarihinden yaklaşık 3 hafta sonra B-HCG hormonun yükselmesiyle başlar. Bu durumda HCG testi pozitif çıksa bile ultrason kontrolünde gebelik kesesi görülmez. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Hilal Karahan, konuyla ilgili detaylı bilgiler verdi.
Kimyasal gebelik, tüm düşüklerin %50 ila %75'ini oluşturur. Her kadının karşı karşıya kalabileceği bu durumda, embriyonun implantasyon dediğimiz süreci tamamlanmadığı için bir süre sonra kanama başlar ve adet sökülür.
Kimyasal gebelik durumunda Bhcg hiçbir zaman 1000’in üzerine çıkmaz, rahimin içinde gebelik kesesi oluşmaz ve 48 saatte bir bakılan Bhcg değeri takibinde değer iki katına ulaşmaz.
Çoğu hastanın adet rötarını takiben bir hafta içinde kanaması başlar.
Bazen gebelik testi yaptırmayan bir kişi, gebelik geçirdiğini anlayamayabilir. O ay tutukluk yaşadığını, adetinin sonradan söküldüğünü düşünür.
Kimyasal gebelik genellikle kürtaj gerektirmez. Hasta biraz daha ağrılı, belki biraz daha uzun süreli bir adet süreci geçirebilir. Ama genellikle zararsız bir süreçtir.
Kimyasal gebelik dış gebelik ile karıştırılmamalıdır. Dış gebelik kadının hayatını tehdit eden tehlikeli bir süreçtir. Dış gebelikte de kimyasal gebelikteki gibi adet rötarını takiben kanama olur ve Bhcg değeri 48 saatte bir iki katına çıkmaz. Ancak kimyasal gebelikte bir süre sonra Bhcg değeri düşüşe geçerken dış gebelikte yükselmeye devam eder.
Kimyasal gebeliklerde genellikle embriyonun genetik olarak hatalı olduğuna inanılır. Ancak kimyasal gebelik tekrar ediyorsa, altta yatan nedenler yetersiz uterin astar, düşük hormon seviyeleri, luteal faz defekti ve enfeksiyon olabilir. Böyle durumlarda ileri tetkik ve araştırma gereklidir.