Aile olmak demek...

Ne demek “aile olmak”, düşündünüz mü son zamanlarda?

Haberin Devamı

Yoksa ilkokulda öğrendiğimiz “çekirdek aile” kavramında mı takılıp kaldınız çoğunluk gibi hâlâ? Yani ailenizi sadece anne-baba-çocuk üçgeninden mi sayıyorsunuz. Diğer “aile” modellerini görmezden mi geliyorsunuz?

Yoksa aşağıdakileri de “aile” olarak tanımlamaya cesaret ediyor musunuz?

Eğer bu listede yer alan “aile olmaya uyan tanımlamaların” en az yarısını kabul ediyorsanız, o halde az kaldı, çok yakında kendinizi ait hissedeceğiniz yeri bulacaksınız.

* * * * *

Mutlu şekilde birlikte yaşayan, toplumun alışık olduğu, “normal” diye tanımlanan çiftler...

Cinsel tercihleri farklı olan ama benzer şekilde birlikte yaşayan, “diğerleri” diye ayrılan çiftler...

Evlilik karşıtı oldukları halde kocaman bir aile olmayı becermiş, çoluk çocuğa karışmış çiftler...

Onların anneleri, babaları, diğer akrabaları...

Çocuğu gibi baktığı hayvanları ile tüm sevgi dolu hayvanseverler...

Kendi yuvanı kurdun, ayrıldın gittin ama anan, baban, deden, anneannen...

En yakın dostların, omuzlarında ağladıkların, sevinçlerini paylaştıkların ama özellikle sevinçlerini paylaşabildiklerin...

Uzun yılları birlikte paylaştığın, ayrılırken sarılıp hüngür hüngür ağladığın okul arkadaşların...

Gününün çoğunu birlikte geçirdiğin, yeri geldiğinde didiştiğin ama aynı amaca birlikte koştuğun iş arkadaşların...

Yan yana yaşadığın komşuların, birlikte büyüdüğün kuzenlerin, yeğenlerin, amcaların, halaların...

Ortak özelliği bulunan ve birbirine destek olan engelli dostlar...

Aynı hastalığı atlatmış, birbirlerine can yoldaşı olmuş olanlar...

Dertleri ortak olanlar ve dertlerimize ortak olanlar...

* * * * *

Bu listeye çoğunlukla EVET diyerek başkalarının da birazcık sorumluluğunu almaya, hak vermeye, anlamaya...

“Aile olmak demek sorumlu olmayı baştan kabul etmek demektir aslında” demeye...

Var mısınız?

Bir hayvanseveri kedisi ile birlikte aile olarak görmek, size sinirlendiğinizde “kediyi öldürme” hakkı vermez. Bir komşunun bebeğini öldüremeyeceğiniz gibi, kaybolan bir çocuğu bulduğunuzda da “artık benimdir” diyemeyeceğiniz gibi...

Eşcinsel bir birlikteliği eleştirip yermek, karalamak, dalga geçmek size düşmez. Belki o sizden daha hayrandır sevgilisine... Tercih, tarz, hayat başka ama büyük konuşmayalım, hepimizin çocukları var, değil mi ama...

Evli olmadıkları halde kıskanılan ilişkiler yaşayan, çoluğu çocuğu olan, birbirlerine deli gibi aşık çiftler. Eleştirmek kolay ama belki de kapalı kapılar ardında dayağın, tacizin, saygısızlığın olmadığı birçok güçlü birliktelik var ortada. ınsanın istediği anda çekip gidebileceğini bilmesi kadar güçlü bir özgürlük duygusu yok ki şu dünyada...

Var mısınız? Başkalarını olduğu gibi kabul ederek sizi de olduğunuz gibi kabul etmesi için insanlığa bir şans vermeye...

Sizden başka olanlarla birlikte, her çeşit, her renk ve profilde, birbirinden farklı özellikte ve tercihte yaşamların, birbirine dokunmasına izin vermeye...

Başarıya doymuş, idol olmuş olanlarla hayata yeni başlayanların bir arada olmasına...

Hem çalışmak, hem kaynaşmak, hem kucaklaşmak için çekinmeden, korkmadan, engelleri olan arkadaşlarımızı da aramıza alıp, ailelerimize sokup, çocuklarımızla tanıştırmaya...

Var mısınız? Tüm gezegeni sıfırdan temiz bir enerji ile kucaklamaya ve her sabah güne sadece sevginin enerjisi ile “günaydın” demeye....

Siz gülümseyerek uyanın ve ne çeşit olursa olsun aileniz için iyi bir şeyler yapın diye: Kocaman bir aile geliyor işte, kocaman sevgi dolu yüreği ve bilgi, haber ve teknoloji dolu altyapısı ile...

Aile olmak demek ne demek anlaşılsın diye...

Yazarın Tüm Yazıları