AB’de umut artık Kaf Dağı’nın arkasında

PROF. Dr. Faruk Şen’i tanıyorsunuz. Almanya’daki Türkiye Araştırmalar Merkezi Vakfı’nın direktörü. Kurup geliştirdiği vakıf, bugün Almanya’nın en saygın araştırma kurumlarından biri.Tarafsızlığı, bilimselliği nedeniyle yaptığı araştırmalar Almanya’da ciddi veriler olarak kabul görüyor. Prof. Dr. Faruk Şen, Alman politikacılarının nabzını en iyi tutan insanlardan biri. Özellikle de Avrupa Birliği-Türkiye ilişkileri konularında önemli bir uzman. Geçenlerde Faruk Şen’le bir radyo programında buluştuk. Programdan sonra da sohbet etme olanağı bulduk. Prof. Şen, Türkiye’nin Avrupa Birliği macerasının sona erdiğini net bir dille söylüyor:‘Tam üyelik imkánsız hale geldi. Artık Türkiye bu durumu kabul ederek kendisine yeni bir strateji çizmeli ve bunu da halkına anlatmalı.’Bu kadar net konuşması üzerine şu soruyu sorma gereğini duydum: ‘Geçen yıl bu kadar net konuşmuyordunuz. Ne oldu da şimdi böyle kesin bir yargıya vardınız?’* * *Prof. Şen soruma şu yanıtı verdi: ‘Gerçekten bir yıl önce biraz umutluydum. Ama 17 Aralık zirvesinde alınan kararları gördükten sonra Türkiye’nin tam üye olamayacağını anladım. Hele Schröder’in seçilemeyeceği kesinleşince bu işin bittiğine karar verdim. Çünkü Türkiye’ye artık sahip çıkacak kimse kalmadı.’Düşünün, Türkiye’nin 40 yıldan beri verdiği emekler, gösterdiği özveriler çöpe gidiyor. ‘Peki sizce nerede hata yaptı Türkiye?’‘17 Aralık kararlarını kabul etmemeliydi. Yani serbest dolaşıma izin verilmemesini ve fonlardan yararlandırılmamasını reddetmeliydi. Başka hiçbir ülkeye konmayan bu iki koşul Türkiye’nin tam üyelik şansını ortadan kaldırdı. İş o zaman kaybedildi.’Prof. Şen’e göre 3 Ekim’de başlayacak olan müzakerelerde ele alınacak 35 madde tek tek oylanacak. Eğer bir üye ülke buna onay vermezse madde geçmeyecek. Bir de ‘ucu açık’ koşulu var. Türkiye bütün görüşmeleri başarıyla tamamlasa bile kararı yine üye ülkeler verecek. Onlardan biri ‘olmaz’ derse Türkiye’nin tam üyeliği yatacak. * * *Prof. Şen Eylül’de yapılacak Almanya seçimlerinde Hıristiyan Demokratlar’ın Türkiye karşıtı Başkanı Merkel’in yüzde 98 seçimleri alacağını ve başbakan olacağına söylüyor. Merkel bilindiği gibi Türkiye’ye ‘ayrıcalıklı ortaklık’ verilmesini savunuyor ve tam üyeliğe şiddetle karşı çıkıyor. Yani eylülden sonra Türkiye’ye sahip çıkan bir Schröder yok artık. Prof. Şen 3 Ekim’den sonraki gelişmeleri şöyle özetliyor: ‘Türkiye’yi 1.5 yıl içinde masadan kaldırırlar ve ayrıcalıklı ortaklık statüsünü devreye sokarlar. Onun için Türkiye kendi onuruyla masadan kalksın ve boşuna da birtakım ödünler vermesin.’ Ne yazık ki Avrupa Birliği konusunda geldiğimiz nokta burada düğümleniyor. Bu düğümün çözülmesi için ise bir mucize gerekli. O da ufukta görünmüyor.
Yazarın Tüm Yazıları