600 milyon dolardan 1.3 milyar dolara çıkmışlar

TATARİSTAN Cumhuriyeti Türkiye Yetkili Temsilcisi Ramil Mavlyutov, söze kendilerini eleştirerek giriyor: ‘Türk kamuoyuna kendimizi iyi anlatamadık.’

Mavlyutov, bu sözleriyle Tüpraş ihalesini kazanan Efremov Kautschuk’un arkasındaki Tatneft’i kastediyor.

Tatneft, Tataristan Cumhuriyeti’nin petrol şirketi. Yönetim Kurulu Başkanlığını da Tataristan Başbakanı yürütüyor.

Danıştay, Tüpraş’ın 1 milyar 302 milyon dolara Efremov Kautschuk-Zorlu ortaklığına satışını son kez incelerken, Tatneft ‘kendini iyi anlatamadığının’ farkına varıyor. Mavlyutov, bu yüzden gazeteleri dolaşıyor, ‘Ne Tatneft, ne de Efremov Kautschuk gizli kapaklı şirketler değildir. Bu işin içinde sadece Tataristan değil, bizzat Rusya da vardır’ diyor.

Mavlyutov, bir vurgu daha yapıyor: ‘Rusya, Tüpraş’la Türkiye’deki en büyük yatırımını yapmış olacak. Rusya, Türkiye’de taşın altına parmağını koyacak.’

Mavlyutov
, Zorlu Grubu ile birlikte, 250 milyon doları çevreye dönük olmak üzere Tüpraş’a 1 milyar dolara yakın yatırım yapacaklarını hatırlatıyor.

Mavlyutov’u dinlerken özelleştirme ihalelerinin tümünde merak ettiğim başlangıç fiyatını düşünüyorum. Ben sorunca Mavlyutov, Tüpraş için verdikleri ilk fiyatın 600 milyon dolar olduğunu belirtiyor, sonra yükselişi aktarıyor:

İhale Komisyonu 12 Ocak 2004’te bizden revize teklif istedi. Bu, nihai teklif olacaktı. Biz yine kapalı zarfta teklifimizi 1 milyar 10 milyon dolara çıkardık. Sonradan öğrendiğimize göre Çukurova Grubu’nun içinde bulunduğu Anadolu Ortak Girişim Grubu da 1 milyar 6 milyon dolar teklif etmiş.

13 Ocak 2004’te bize,
‘fiyatınızı artırın’ talebi geldi. Düşündük, taşındık, fiyatımızı 1 milyar 150 milyon dolara çıkardık.

Özelleştirme İdaresi’yle aramızda yeniden görüşmeler oldu. Sonuçta 1 milyar 302 milyon dolarlık fiyata çıktık. Böylece ihaleyi aldık.

Mavlyutov
, böylece maksimum fiyata çıktıklarını olduğunu belirtip, ekliyor: ‘Uluslararası danışman şirket Tüpraş’ın fiyatını 1 milyar 150 milyon dolar ile 1.3 milyar dolar arasında belirlemişti.’

Mavlyutov
bunları anlatırken, Özelleştirme İdaresi Başkanı Metin Kilci ile bir sohbetimizi hatırlıyorum. Kilci’ye, ‘Madem televizyon ekranında açık artırma yapmıyorsunuz, ihalelerdeki fiyatları aşama aşama açıklasanız. Kamuoyunun bunları bilmeye hakkı yok mu?’ diye sormuş, şu yanıtı almıştım:

‘Çok da gereği yok. Görevli arkadaşlar sonuna kadar zorlayıp, en iyi fiyatı bulmaya çalışıyor. Bu tür açıklamalar katılımcıları rahatsız edebilir.’

600 milyon dolarla başlamışlar, 1 milyar 302 milyon dolara çıkmışlar...

İhalede ne değişti de Tatneft 702 milyon dolar fazla ödemeye karar verdi?

Tüpraş gibi ihalelerde 702 milyon doları bulan ‘pazarlık marjı’ olur mu?

İş bittikten sonraya da kalsa bunları öğrensek fena mı olur?

Başkana nasıl özür dilettiler

2001
krizinde sarsılan bir grup, ekonominin önemli ‘Kurum’una izin başvurusu yaptı. Başvuru, ilgili Daire Başkanı’na gitti. Daire Başkanı, inceleyip, yanıt verdi: ‘Durumunuz tam düzelmiş değil, size izin veremeyiz...’

Aradan birkaç gün geçti, Kurum Başkanı, Daire Başkanı’nı odasına çağırdı:

- O şirkete gerekli izni vereceksin...

- Veremem Sayın Başkan...

- Ben ver diyorsam, vereceksin...

- Ben de veremem Sayın Başkan...

Başkan, araya küfürler sıkıştırıp, iyice sertleşti:

- O zaman çek git bu Kurum’dan, istifa et...

- Ben istifa etmem, ancak Daire Başkanlığı görevini bırakabilirim. Kurum’un karar verici Kurul’una konuyu götürün. Ben uzmanlığa geri dönerim.

Daire Başkanı, Kurul’a hitaben dilekçesini verdi. Kurum Başkanı, Kurul toplantısına dilekçeyi götürdü. Ancak, Kurul’daki oylama Başkan’ın beklediği gibi olmadı. Kurum Başkanı oylamada tek kaldı.

Kurul’un diğer üyeleri bastırdı: ‘Arkadaşı çağırıp, özür dileyin.’

Başkan
, çaresiz özür diledi, gerginlik askıya alındı...
Yazarın Tüm Yazıları