3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası

Güncelleme Tarihi:

3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası
Oluşturulma Tarihi: Kasım 07, 2015 12:39

ORGAN BAĞIŞININ 18 YAŞINDAN BÜYÜK VE SAĞLIĞI YERİNDE OLAN HERKESİN ORGAN BAĞIŞI YAPABİLECEĞİNE DEĞİNEN PROF. DR. GÜNEŞ, BAĞIŞIN NASIL YAPILDIĞI HAKKINDA BİLGİ VERDİ.

Acıbadem Eskişehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Taner Güneş 3-10 Ekim Organ Bağışı Haftası kapsamında açıklamada bulundu.
Organ bağışının 18 yaşından büyük ve sağlığı yerinde olan herkesin organ bağışı yapabileceğine değinen Prof. Dr. Güneş, bağışın nasıl yapıldığı hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Güneş, “Kişi hayatta iken, serbest iradesi ile tıbben yaşamı sona erdikten sonra doku ve organlarının başka hastaların tedavisi için kullanılmasının izin verilmesine organ bağışı denir. Organ bağışı 2238 sayılı yasaya göre 18 yaşından büyük ve akli dengesi yerinde olan herkes organlarının tamamını veya bir bölümünü bağışlayabilir. Herhangi bir nedenle beyin ölümü tespit edildiğinde mutlaka aile veya yakınlarına ulaşılarak izin alınması gereklidir. Organ bağışının dini yönden sakıncası yoktur. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu 6 Mart 1980 tarih ve 396/13 sayılı kararı ile organ naklinin caiz olduğunu açıklamıştır. Organ bağışı sağlık müdürlüklerine, hastanelerde, ehliyet alımı sırasında emniyet müdürlüklerinde, organ nakli yapan merkezlerde ve organ nakli ile ilgilenen vakıf, dernek ve benzeri kuruluşlarda organ bağışı yapılabilir, organ bağışı iki şahit eşliğinde Türkiye Organ Doku Bağış Sistemi’ne (TODS) kayıt edilerek yapılır” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Acıbadem Eskişehir Hastanesi Organ Doku Bağış ve Nakil Koordinatörü Onur Durmaz ise, organ naklinin ayrıntılarını sıraladı. Durmaz, “Tedavisi mümkün olmayan hastalıklar nedeniyle görev yapamayacak derecede hasta bir organın yerine, canlı veya kadavradan alınan sağlam bir organın konularak hastanın tedavi edilmesine organ nakli denir. Beyin ölümü, beyin fonksiyonlarının tam ve geri dönüşümsüz kaybıdır. Beyin ölümü gerçekleşmeden kişilerden organ nakli yapılamaz. Beyin ölümü gerçekleşen kişide; solunum ve dolaşım ancak yoğun bakım koşullarında ventilatör gibi solunum destek makineleriyle sürdürülebilir. Beyin ölümü ile bitkisel hayat kavramları birbirinden farklıdır, en önemli fark, bitkisel hayattaki hastaların solunumlarının devam etmesidir. Bu hastalar aylarca ya da yıllarca yaşamaya devam etmekte ve bazı durumlarda iyileşerek normal yaşamlarına bile geri dönebilmektedir, fakat beyin ölümü olmuş kişilerin hayata dönmesi mümkün değildir ve kısa bir zaman zarfında kaybedilir, bu sebepten beyin ölümü tanısı koyulmuş kişide eğer nakil gerçekleşecekse hızlı davranmak çok önemli ve gereklidir. Organ nakli yapılabilecek organlar; Böbrekler, karaciğer, kalp, akciğer, pankreas, ince bağırsak, doku olarak da Kalp kapağı, kornea, kemik, kemik iliği, kol, bacak ve yüz doku olarak nakil yapılabilmektedir” dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!