21. Yüzyıla Girerken

Ayşe ÖZEK KARASU
Haberin Devamı

Elektrik-su uçurumu

Türkiye'nin yıllık elektrik ihtiyacı yaklaşık 125 milyar KWh. Ama, bu miktar çıkışmadığı için ‘‘bıçak sırtındayız.’’ Bir de o bıçağın yukarısıyla aşağısı var. Yukarıda elektrik çok, aşağıda yok. Aşağıda su da yok. Öyle ki 770 milyon Afrikalı su bulabilmek için her yıl tam 40 milyar saat harcıyor.

SEATTLE'daki kıyamet boşuna kopmuyor. Serbest ticaret ve globalleşme yoksul dünya ile çevreye zarar verdiği için ayaklanan o insanlar aslında bir kuzey-güney uçurumu tablosu çiziyor. Seattle'da toplanan Dünya Ticaret Örgütü (WTO) zenginlerin desteğini alarak gelecek yüzyılda daha da güçlenmeyi planladığı için, güney bu gidişe direniyor.

Bizim elektriksizliğimiz çok güncel olduğu için, kuzeyle güney arasında varolması kaçınılmaz elektrik uçurumunu da araştırdım. Sonuç şaşırtıcı değil: ABD'nin yıllık elektrik üretimi 3.6 trilyon KWh, Uganda'nınki ise 807 milyon KWh.

Derken çok daha vahim bir uçurum çıktı karşıma; insan hayatının en yaşamsal kaynağı olan suyun uçurumu. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) tanımına göre içme suyunun mikropsuz, lezzetli, renksiz, duru, serin ve kokusuz olması gerekiyor. Ancak Üçüncü Dünya'nın kurak bölgelerinde yaşayan tam 1.2 milyar insan bu özelliklere sahip suyu rüyasında bile göremiyor. Durumun en korkunç olduğu yer ise Afrika. Bu kıtada içme sularının sadece yüzde ikisi arıtılıyor. Kanalizasyon sularıyla ev atıklarının içme sularına karışması sonucu tifüz, kolera, hepatit, ishal vak'aları patlak veriyor. WHO'ya göre ölümlerin yüzde 80'i suların kirlenmesinden kaynaklanıyor.

Teorik olarak yeryüzünde kişi başına yılda 7400 metreküp su düşmesi gerekiyor, ancak suyun bile adil dağılımı mümkün olmuyor. İzlanda'nın başkenti Reykjavik'teki bir şahıs her gün 15 banyo küveti dolusu suya sahipken, bir Cibutili'ye sadece üç bardak su düşüyor.

Bir insan yemeden içmeden üç ay yaşayabiliyor ama, makul bir sıvı almadan ancak üç gün. Genel kurala göre insanın bir günde 2-3 litre su içmesi, yıkanma ve ev temizliği gibi yaşam kalitesinin normal hijyenik gerekleri de dahil günde toplam 80 litre su tüketmesi gerekiyor. Ancak su kaynakları kısıtlı ülkelerde en fazla 20 litre su bulunabiliyor. ABD'de ise bu miktar günde 400 litreye çıkıyor.

Doğanın cilvesi sonucu ortaya çıkan bu adaletsiz dağılımın ortadan kaldırılması imkansız değil. Ancak bütün dünya vatandaşlarını arıtılmış içme suyuna kavuşturmak için 36 milyar dolar gerekiyor.

Erkekler neden cinsel obje olamıyor

KADINLAR bir erkeği seksi bulduğu an o erkeğin felaketi de başlamış oluyor. Erkeğin adı ya eşcinsele çıkıyor, ya da ‘‘Gaylerin düşlerini süsleyen erkek’’ diye lanse ediliyor. Örneğin Ricky Martin'in kadınları çıldırtan kalça kıvırmaları, erkekler tarafından eşcinselliğin belirtisi olarak görülüyor. Boy George şöyle diyor: ‘‘Ricky'yi çok seviyorum, o bir dans kraliçesi. Onunla çok ortak yönümüz var.’’ George Michael da Ricky Martin'e aşık olduğunu itiraf ediyor. Yanında kadınlarla görünmemesi, deri pantolonlar giymesi ve yoga yapması Ricky'nin eşcinselliğinin belirtileri olarak görülüyor. Diğer bir örnek de İtalya'dan. Max dergisinin son sayısında yayınlanan 2000 takviminde çıplak pozları bulunan genç aktör Raoul Bova da kadınları çıldırtıyor. Yapılan her ankette en seksi erkek seçiliyor. Ama, sadece kadınlardan değil eşcinsellerden de oy aldığı söyleniyor. Hiçbir erkek salt kendi cinsine özgü bir seksapel içinde algılanamadığı için de sağ köşe güzeli olmalarına imkan ihtimal bulunmuyor. Tabii bunu da erkekler tezgahlıyor.

Yazarın Tüm Yazıları