Yol ayrımı

PARTİ Meclisi sonrası açıklamalara bakmayın... Mesele o kadar basit değil... Çünkü benim aldığım izlenim farklı...

Yani CHP tam bir yol ayrımında...

Haberin Devamı

Ya partinin yönetimi değişecek, ya da ciddi bir sancı başlayacak...

Bunun için bir olağanüstü kurultay olabilir..

SEYİR DEFTERİ

İşte CHP’nin muhtemel seyir defteri:

1) Deniz Baykal bu genel seçimlere de genel başkan olarak girecek... Yani yerinde... /images/100/0x0/55eb3df7f018fbb8f8b47a1a

2) Ama Önder Sav, Algan Hacaloğlu, Onur Öymen, Mustafa Özyürek ve Cevdet Selvi’den oluşan yönetimin artık değişmesi gerektiğini herkes biliyor... Yılgın ve müzmin bir yönetim bu... Kemal Kılıçdaroğlu - Gürsel Tekin ve birçok isim bunu istiyor...

3) CHP’nin bu seçimlerde oyu 1.5 milyon arttı. Bunun 1 milyon 50 bini İstanbul’dan geliyor.... Orada kim var? Kemal Kılıçdaroğlu, Gürsel Tekin.... Bu isimlerin artık yönetimde olması gerekiyor... Ama öyle Önder Sav’la Algan Hacaloğlu’yla birlikte değil. Tümüyle yenilenmiş olarak...

4) Deniz Bey işte şimdi bunu düşünüyor... Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarıyla birlikte yeni bir yönetim... Gürsel Tekin, Akif Hamza Çebi yeni yönetim olabilir.

5) Değişim talebi bir isyan gibi değil. Yani Baykal’a rağmen değil...

OLMAZSA NE OLUR?

Peki parti yönetiminde bir değişiklik olmazsa ne olur? Hemen bir şey olmaz... Ama 18 Nisan’da il başkanları toplantısı var. Orada daha açık ve keskin eleştiriler olur...

İşler karışır....

İlk fısıltılar şöyle:

- Yeni arayışlar güç kazanır... Örneğin DSP bir buluşma noktası olabilir...

Ve böylece genel seçimlere doğru yine parçalanmış bir sol görüntüsü doğabilir...

Şu açık. CHP Genel Merkezi’nde bir "kuşak var"...

ZOR İHTİMAL

Tutucu bir kuşak... Partinin elini kolunu bağlayan bir kuşak... Güneydoğu’da bir çözüm üretemiyor. Çünkü korkak. Bu korku CHP’yi Güneydoğu’dan sildi... Bu kuşak CHP’yi MHP’yle benzeri bir düzleme taşıdı.. İstanbul’daki "dindar insanlara yönelik" olumlu yaklaşımı dişlerini gıcırdatarak karşıladı bu kuşak. Çünkü kalıplarla yaşıyorlar...

İşte şimdi CHP’nin önünde bu var... Bakalım Baykal bu tarihi kararı verecek mi?

Bir kurultayla yönetimi yenileyecek mi?

Çok zor ihtimal...

Haberin Devamı

İKİNCİ YAZI

Yalnızca bir renk midir?/images/100/0x0/55eb3df7f018fbb8f8b47a1c

AYKIRI bir Obama tahlili yükseliyor içimden...İlk keskin soru şu:

- Obama, emperyalizmin vitrinde yaptığı bir renk değişikliğinden mi ibarettir?

Çünkü Bush yönetimi öyle bir İslam düşmanı ilan edildi ki...

Şimdi adının başında "Hüseyin" olan Afro-Amerikan bir başkan var...

Türkiye’ye geldi... Üç istek yaptı:

1) Ermeni sınırını açın.

2) Afganistan’a savaşacak Mehmet verin.

3) Kürt meselesini çözün...

PEKİ FARKI NE


Peki ne farkı var daha öncekilerden...

Rengi değişik... Gülüyor bir de... Yürüyüşü atletik.. Dans ediyor...

- Örneğin, henüz İsrail’e "Kaldır kardeşim Gazze’deki şu ambargoyu. Bak orada küçücük bebeler perişan" demedi...

- Karabağ’daki işgalden bahsetmedi...

- TBMM’de "tarihi barıştan" söz etti, ama Gazze’deki ambargoyu hatırlatmadı...

İşte bunlar azdırıyor, "ruhumdaki aykırı tahlili"...

Öyle ya;

- ABD silah sanayii aynı sanayi... Satacak...

- Petrol devleri aynı dev... Satacak...

- Enerji kısıtlı... Üstüne oturacak...

Peki bu durumda Obama ne yapacak?

Bence hiç...

15 DAKİKA!

Bekleyeceğiz... Bekleyeceğiz... Bizim devlet büyükleri Washington’a gidince "zafer" haberleri yapılacak... Geziyi izleyen yazarlar şöyle yazacak;

- Müthiş bir ilgi... Normalden 15 dakika fazla görüştüler... (Vay beee)

Yıllar geçecek... Yıllar geçecek... Gazze’deki Filistin bebesinin gözyaşları dinmeyecek... Mehmetçik "barış için" Afganistan’a, "savaş" için Güneydoğu’ya gitmeye devam edecek...

Dünya Rum devletine "Kıbrıs" diyecek. Biz "sözde" diyeceğiz... Dünya "soykırım" diyecek, biz "sözde" demeye devam edeceğiz... Ermenistan sınırı orada kalacak.

İşsiz kardeşim, kahvede bir cigara daha yakacak.. İzinsiz gösteri copla dağıtılacak. Fındık fiyatı can yakacak. İhracat düşecek. Cari açık hoplayacak. TÜSİAD yine uyaracak. Başbakan, "Size ne!" diyecek. IMF bilmem kaçıncı kez "gözden geçirecek"... KAMUSEN isyan edecek...

PUTİN VAR YA!

Sonra Obama’yı daha az düşünmeye başlayacağız...

Ve bu defa birisi şöyle diyecek:

"Barak kardeşim sen Obama’yı... Bu Putin var ya bu Putin. Büyük adam valla kardeşim."

Haberin Devamı

ÜÇÜNCÜ YAZI

’Oradaydım’ belgeseline Gül’den bir katkı/images/100/0x0/55eb3df7f018fbb8f8b47a1e

SONER Yalçın, "Oradaydım" belgeseliyle yakın tarihin ilginç bir arşivlemesini yapıyor...

Beni de konuk etti. Şu sıralar siyasete yeniden dönen Erbakan’ın Libya’daki "çadır skandalı"nı anlattım...

Kaddafi Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’ını kendisine komutan yardımcısı ilan edip, ’Kürtlerin ezildiği’ni söylediğinde dönemin Devlet Bakanı Abdullah Gül’ün feci şekilde üzüldüğünü söylemiştim... Cumhurbaşkanı Gül belgeseli izlemiş. Ve Gül, bir hatırlatmada bulundu:

- O konuşmalar olurken Gül çadırı terk etmişti. Bir daha çadıra dönmedi... Doğrusu ben de hatırladım. Abdullah Gül üzülmekle kalmamış böyle bir tepki de vermişti...

Oradaydım belgeseline bir katkı olsun diye aktarıyorum...

Haberin Devamı

DÖRDÜNCÜ YAZI

Erdoğan’ın Akfırat sorgusu: Arka bahçede neler oluyor

AKFIRAT diye bir seçim bölgesi... Manisa, Antalya, Balıkesir kadar önemli... Belki daha fazla...

Çünkü Akfırat İstanbul’da bir ilçe...

Ve bir kale...

Gitseniz, bir tane çarşafsız kadın bulamazsınız... Tam bir "kapalı alan"...

Bir tesettür alanı... Çarşamba’dan daha kapalı... Geçen seçimlerde AKP oyların yüzde 96’sını aldı burada...

Diğer partiler yüzde 4’ü paylaştılar.

Peki bu seçimde ne oldu biliyor musunuz?

AKP 661 oy aldı... CHP ise 410 oy...

- Nasıl yani... Neredeyse başa baş... Nasıl olur kardeşim bu?

CHP NASIL ALDI


Oradaki çarşaflılardan CHP’ye nasıl oy geldi? O kale nasıl böylesine sarsılır.. Güvenilen dağlara bırakın kar yağmasını neredeyse çığ düşmüş...

İşte Başbakan şimdi bunu soruyor:

- "Arka bahçede" nasıl olur bu? AKP’ye oy vermesi gerekenler, nasıl oldu da CHP’ye oy verdi?

Asıl soruşturma buradadır işte... Çünkü AKP’nin garanti gördüğü bir yaşam biçiminden CHP oyu çıkıyor... Dikkat edin. MHP ya da Saadet de değil. CHP...

Soru budur işte. Başbakan’ın sorgusu da budur...

Urfa’da, Manisa’da, Antalya’da teşkilatın bunu göremediği açık...

Ama ya Akfırat kalesi...

SARSINTI BÜYÜK

Bu yüzden bakanlar üzerindeki soru işareti her şeyi açıklamaz... Bu körleşme için Urfa, Manisa, Antalya, Balıkesir milletvekilleri kadar parti yönetimi de sorgulanıyor...

Çünkü sarsıntı büyük...

Haberin Devamı

BEŞİNCİ YAZI

Bizim ahali kırgın/images/100/0x0/55eb3df7f018fbb8f8b47a20

AZERBAYCAN Büyükelçisi Zakir Haşimov’la kısa bir telefon konuşması yapmıştım...

Erdoğan henüz "Karabağ çözülmeden sınırda adım atılmaz" dememişti.

- Kırgın mısınız Sayın Büyükelçi?

- Kime?

- Türkiye’ye... Sayın Aliyev de gelmedi... Bir kırgınlık olduğunu görüyorum...

- Tabii iki devlet var. Kimse kimsenin iç işine karışmaz... Ama...

İşte bu "ama" önemli...

Şöyle diyor büyükelçi:

- Ama Azerbaycan’da ahali Türkiye’ye kırık...

- E onlar kırıksa Sayın Aliyev de kırıktır..

- Onu diyemem tabii. Ama ahalide hoşnutsuzluk var...

KOLAY GEÇMEZ

Büyükelçinin çok diplomatça sözünü ettiği "ahali" Azerbaycan devletinin hissiyatıdır...

Üstelik "ahali kırıklığı" kolay geçmez...

Şimdi bu böyle devam ederse eğer;

Almanya-Rusya-Azerbaycan-İran hattındaki "enerjik yakınlaşmayı" izleyin...

Yazarın Tüm Yazıları