GeriSeyahat Yiyen de yemeyen de pişman
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Yiyen de yemeyen de pişman

Yiyen de yemeyen de pişman

Seferihisar, Ege de lezzettin ilmek ilmek örüldüğü, Türkiye’nin sakin beldesi. Yamaçların ovalarla flört ettiği bereketli toprakların ve denizin birlikte var ettiği Seferihisar mutfağı bu şirin ‘Ege kasabasını’ ziyaret etmek için başlı başına bir neden. Hele bir de ‘ekmek dolması’ var ki eşi benzeri hiçbir yerde yok. Tek sorun ise “Keşke bu kadar yemeseydim” diyen cümlelerle başlayan kalori pişmanlığı.

Seferihisar dünyadaki 150 ‘Citte Slow’dan (yavaş şehir) biri. Kızılçam ormanları, makileri, mandalina bahçeleri, zeytinlikleri, enginar tarlaları ve verimli topraklarıyla bu konuda birçok ilke imza atan ve öncü olan Seferihisar, kendine özgü lezzetleriyle aynı zamanda tam bir lezzet durağı. Kendine özgü değerleriyle öne çıkan Seferihisar gastronomi kültüründe de giderek daha fazla dikkat çekiyor. 

Yiyen de yemeyen de pişman

Fransa ve İtalya Gastro Kültür Merkezi tarafından ‘Şövalye’ unvanı verilen ve Seferihisar mutfağını yakından tanıyan Uluslararası Gurme Haldun Tüzel’e göre lezzetleri de koyları gibi dantel görünümünde olan Ege başlı başına bir fasikül. “İzmir’in merkezinde bulduğunuz lezzeti farklı bir ilçesinde daha değişik, sofistike ver uçuk bulabilirsiniz. Seferihisar da lezzetiyle insan belleğinde hatıra, görüntü gibi yerleşik duruyor” diyen Tüzel’e göre Seferihisar olağanüstü bir mutfağa sahip.

 “Ege başlı başına bir fasikül, Egede lezzetler de tıpkı koyları gibi bir dantel görünümünde, İzmir merkezde bulduğunuz bir lezzeti çok değil yaklaşık kırk dakikalık bir ilçesinde biraz daha değişik, biraz daha sofistike ve hatta değişik bir anlamda biraz daha uçuk bulabiliyorsunuz,  bazen yürürken kaldırım taşları arasından çıkmış bir otun üzerine basmaya bile kıyamıyorsunuz, aklınıza hemen o otun tencere içindeki lezzetini getiriveriyorsunuz”.” Lezzette insan belleğinde aynı hatıralar, görüntüler, ve bir çok güzel anılar gibi yerleşik bir şekilde duruyor ve yeri geldiğinde; dilinizin üzerinde, ağzınızın içinde sizi o tada ve o tadı aldığınız zamanlara götürüyor. “İzmir’in eski günlerinde Kemeraltı Şükran lokantasını, oradaki enginar dolmasını, yada sokakta şerbetçinin sırtında sattığı karadut şurubunu ya da sübye şerbetini hatırlamamanın imkanı var mı?

Egenin unutulmaz görkemi, turistik,  jeolojik veya morfolojik değerlerini bir bilene bırakıp kendi gastronomik  alanımızda at koşturmaya kalkarsak kim tutabilir bizi.  Zeytini, zeytinyağı ve zeytinyağlılarından başlayıp, hamur işlerine ve zengin ot kültürüne ve bu kültürün birleşenlerine ve birleştirdiklerine, her kazasındaki, her köyündeki tadlara gerçekten at koşturarak ancak ulaşılır. 

Yiyen de yemeyen de pişman
Balık çorbası

Seferihisar da Egedeki bu tat ve lezzet noktalarından bir tanesi,  Sığacıkla bu ünvanı kazanan Seferihisar olağanüstü mutfağı ile de bu ünvanını pekiştiriyor. Güzelim balık çorbası, balık yemekleri zaten bir sahil kasabasında olması gerekenler diye düşünürseniz ve kenger, ısırgan, turpotu, hindibağ kavurması, şevketibostan gibi Seferihisar’da yapılan ot yemeklerini de tüm Ege’ye özgü diye düşünürseniz, Seferihisar’ın meşhur mandalinasıyla yapılan mandalinalı lokumunu, sinkonda samsadesini, sakızlı tatlı  tarhananasını, kabak çiçeği dolmasını ve en meşhuru ekmek dolmasını hiç bir yerde bulamazsını Seferhisar’ın özel yemeği olan ekmek dolması, aslında yapımı kolay fakat elemeği gerektiren bu lezzet maalesef zamanımızda özellikle ekmeğinden dolayı kaybolmakta olan lezzetler arasına girmiş bulunmaktadır. Tüm lezzet severlerin lezzet notları arasında bulunması en az bir kere yaparak bu tadı almaları ve tarifini gelecek nesillere bırakmaları açısından sizlere Seferihisar la özdeşleşmiş bu tarifi iletmek istedim.” 

Yiyen de yemeyen de pişman
Ekmek dolması

MALZEMELER:  Büyükse 1 küçükse iki adet dolmalık ekmek (Yörenizde muhakkak  Trabzon Ekmeği vardır ) İzmir Karataş ta veya Seferihisar da değilseniz  Trabzon ekmeği kullanınız. Ekmeği naylon torba ile iki gün buzdolabında bekletiniz.

 300 gr Dana kıyması döşten yağlı, 100 gr Kuzu kıyması oda döşten oda yağlı.,4 adet soğan üçü orta boy biri iri,2 bağ maydanoz 1,5+0,5, 6 yemek kaşığı tereyağ, 1 iri patates,, 4  (su) bardağı kemikten kaynatılmış et suyu, 2 çorba kaşığı tepeleme biber salçası, pul biber, karabiber tuz.

 YAPILIŞI: Yuvarlak somunu masa üzerine oturtun ve üst bombeli kısmını kapak gibi kesin. Eliniz yardımıyla içini oyun, oyarak çıkardığınız ekmek içlerini parmak uçlarınızla başka bir kabın içine ufalayın, üç adet soğanı çok ince doğrayarak tereyağ ve az zeytinyağı ile karamelize edin ve ardından  kıymaları tencereye koyup altını kısın bir süre karıştırıp kıymaları ve soğanı birbirine yedirin suyunu saldırıp çektirin. İnce kıyılmış 1,5 maydanozu, tuzu karabiberi kırmızıbiberi ve çok az sulandırdığınız (boza kıvamı) biber salçasını da ilave edip karıştırın. 


Yiyen de yemeyen de pişman


Ekmek içlerini ilave edip ateşi biraz yükseltin eğer gözünüze kuru görünüyorsa biraz et suyunuzdan ilave edin üç dört dakika daha pişirin ve bu arada et suyunu da ateşin üzerinde kaynatmaya başlayın.  Olan harcı oyulmuş ekmeğin içine doldurun ve bu ekmeğin sığacağı büyüklükte bir tencerenin tabanını tereyağı ile yağlayıp ayırdığınız iri soğan ve patatesi halka halka doğrayarak tencerenin tabanını kaplayacak şekilde yerleştirin ve üzerine harç ile doldurulmuş somunu oturtun,  kestiğiniz somun kapağını da ekmeğin üzerine kapatın.

Kaynamış et suyunu somunu tabanından iki santim yukarıya kadar doldurun ve ağır ateşte kaynamaya bırakın, beş ila on dakika arası kontrol ederek et suyunu ilave edin, Et suyunun tamamı bitene ve somun et suyunu çekene kadar pişirin. Tencerede et suyu kalmadığında Ekmek dolması hemen hemen hazır vaziyete gelmiştir. 200 derece fırında tenceresiyle birlikte 15 dakika fırınlayın. Ve işte ekmek dolması hazır.0,5 demet maydanoz ve 1 adet soğanla yaptığınız soğan piyazı ile süsleyin. İsterseniz sarımsaklı yoğurt ile de servis yapabilirsiniz. Üçgen kesilmiş kek dilimi gibi servis yapılabilir. 

Yiyen de yemeyen de pişman

NERELERE GİDİLİR: Seferihisar’ın doğal kaynakları ve turizm açısından incelediğimizde, önemli turizm potansiyellerinden biri termal suları. Termal kaynaklar için gerekli sosyal tesisler olmaması büyük bir kayıp.Teos ve Akkum plajlarının yer aldığı İzmir Seferihisar kıyılarında son yıllarda birçok turistik tesis kurulmuş. Akkum kıyıları rüzgâr sörfü için ideal yerlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.

Akarca: Seferihisar-Kuşadası yolu üzerinde 2. km’de yer alan denizin temizliği ile ünlü Akarca, Seferihisar’ın en kalabalık yerlerinden biri. Akarca adının denizin içerisinden akan tatlı bir su kaynağından geldiği söylenir. Geçmişte tamamen üzüm bağı olan bu bölgede o yıllarda yapılmış olan taş yol şimdilerde denizinde içinde ilginç görüntüsü ile dikkat çekmekte

Sığacık & Sığacık Kalesi: Doğal liman görüntüsündeki Sığacık Körfezinde yer alan, Sığacık Kalesi Ion uygarlığına başkentlik yapan kentin önemli bir tarihi anıtı olarak göze çarpmakta. Kale içinde, kadınlar evlerinde ürettikleri salçaları, reçellerini,  samsades tatlılarını, enginar dolmalarını, mandalina lokumlarını ve Seferihisar’a özgü lezzetleri sunuyor.

Antik Teos Kenti: Milattan önce 1000 yıllarında bir İon kolonisi olarak kurulmuş ve 12 İon kentinin en önemlilerinden biri olan Teos’ta Helenistik ve Roma döneminden kalıntılar bulunuyor, Antik kentteki en önemli antik eser, Dionysos Tapınağı. Diğer önemli kalıntılar ise, Agora, Odeon, surlar ve Liman Kalıntıları

 Doğanbey- Payamlı ; Zengin jeotermal kaynaklara sahip Doğanbey’de jeotermal kuyular, Karakoç, Cumalı gibi kaplıcalar bulunmakta. Doğanbey’de bulunana Çitit Kalesinden günümüze sadece Konut duvarları, Sarnıç ve Sur kalıntıları kalmış.

Lebedos: 12 İon kentinden birisi olan antik kent, ürkmez Koyu’nun yanı başında yer alıyor. Bu antik kentin ortaya tam olarak çıkarılması gerekiyor. On iki Olympos tanrısından biri olan Dionysos şarap tanrısıdır. Medeniyetin temsilcisi ve barış aşığıdır. Efsane bir tek motif üstüne kurulu olup tepki ve dirençtir. Sembolü asma ağacı gibi ölüp yeniden doğar. Onun adına düzenlenen bağ bozumu şenliklerinde tiyatronun temelini atmış.

Plajları: Teos , Akkum, Azmak Koyu ve Plajı,  İpekkum plajı  - Ürkmez, Karakoç plajları ve kaplıcaları 

Restoranları: Liman Restoran, Dağ Restoran, Burç Restoran

NEREDE KALINIR: Mandalin Pansiyon, Angora Beach Resort, Teos Village, Club Resort Atlantis, Euphoria Hotel 

False