Yıldızların valsi

DİŞİYLE, tırnağıyla kazıya kazıya bugünlere geldi..

Sezon başında ‘‘ben gidiyorum’’ dese, muhtemelen alacağı yanıt ‘‘sen bilirsin’’ olacaktı.. Yılmadı, çalıştı, mücadele azminden hiçbir şey yitirmedi.. Hakkı olan formayı ‘‘bilek zoruyla’’ aldı.. Takımın sadece kaptanı değil, en iyi oyuncularından biri Ümit Özat.. Futbolu bilen, topu çok iyi kullanan, oyunu geniş alana yayan, takımının ihtiyacı olduğunda her mevkide görev yapan Ümit, Trabzonspor'a karşı enfes bir gole de imzasını attı.. Aferin Ankaralı.. Ahmet San'ın dediği gibi, ‘‘Yolun açık olsun..’’

Marco Aurelio,
Trabzonspor karşısında ‘‘Trabzonlu Aurelio’’ gibiydi.. Top kaptı, çalıştı, Ümit'le birlikte göbeği çok iyi kapattı, hücumda aktif rol oynadı.. İkinci golün pasını da Hooijdonk'a veren oydu..

Hooijdonk, gene takımın temel direklerinden biriydi.. Top alamadığı zaman, orta sahaya kadar gelerek akınlara önderlik etti.. Attığı ikinci gol, Ümit Özat'ın ilk golünü bile kıskandıracak nitelikteydi..

Maziye bir bakıver

F.Bahçe, takım olarak iyi mücadele ediyor. Oyun disiplinine sadık kalıyor. Teknik direktörünün dediklerini sahada harfiyen uyguluyor. Üç-dört yıldızı da performansının üzerinde oyun sergilediği zaman, sorunu yok.. Sorun, takım bir-iki futbolcunun sırtına yüklendiğinde çıkıyor. Çünkü, iyi top kullanan oyuncu sayısı, yarının altında.. Savunma dan-dun oynuyor, bilinçli şekilde ileriye çıkamıyor. Orta sahada Tuncay'ın hali içler acısı.. Selçuk, bir türlü kendini bulamadı. Sarı lacivertliler eğer şampiyon olmak istiyorsa, pas hatalarını asgariye indirmeli, ‘‘yıldızlarım beni nasıl olsa kurtarır’’ havasına asla girmemeli..

Trabzonspor, aralıklarla 10 yıl yazarlığını yaptığım, sahasında Liverpool, Inter, Barcelona zaferlerine tanıklık ettiğim bir ekip.. Efsane takımı, hala belleklerden silinmemiş.. Ancak, önce ‘‘duraklama’’, sonra ‘‘gerileme’’ devrine girdi.. 20 yıldır kan ağlıyor.. Elinde kala kala, Fatih ve Gökdeniz gibi iki yıldızı, Hüseyin tipinde bir-iki tane de görev adamı kaldı.. Karadeniz'in incisi, kupa şampiyonluklarıyla avunur hale geldi.. Hey gidi koca Trabzon hey.. Gel istersen, şu şarkıyı birlikte mırıldanalım seninle:

‘‘Maziye bir bakıver.. Neler neler bıraktık!’’
Yazarın Tüm Yazıları