Yeter! söz milletin

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Trafik canavarına karşı birlik olalım

Her gün basın - yayın kuruluşlarında trafik kazalarında ölenlerin haberleri beni üzmektedir. Ben de Türkiye'deki milyonlarca insan gibi 23 yaşındaki kız kardeşimi trafik canavarına kurban verdim.

Hatice'yi, yaya geçidinde İETT otobüs şoförünün yolcularla münakaşası sırasında çarpması sonucu kaybettik. Ancak üzüntümüz, zaman içinde bizzat yaşadığımız olumsuz gelişmelerden dolayı artarak devam ediyor. Bunun başlıca nedenlerinden biri Harbiye'de 02.07.1997 tarihinde 18.55'te meydana gelen olayı gören insanların tanıklık etmemiş olmalarıdır. Ayrıca hastane polislerinin kardeşimi getiren tanığın ifadesini almaması bizi yasalar önünde zor durumda bırakmıştır.

Aynı şekilde kız kardeşimden 1 ay önce de arkadaşım Serpil Demir, 12 yaşındaki kardeşini feci bir trafik kazasında kaybetti. Bu kaza da bir ilkokulun 30-40 metre ilersinde gerçekleşti. Bir Anadol marka kamyonetin çarpması sonucu dengesini kaybeden çocuğa daha sonra bir Tempra çarpıp, ölümüne sebebiyet veriyor. Aradan 3 ay geçmesine rağmen 50 AN 858 plakalı kamyonetin Hasan Erdoğan isimli şahsa ait olduğu bilindiği halde şoför hâlâ bulunamadı. Ayrıca görgü tanıklarının çocuğa vurduğunu belirttikleri Tempra'yı kullanan 19 yaşındaki Volkan Yetişir hapis cezası almadı. Mahkemesi sürüyor. Savcılıkta ifade veren tanıkların hiçbiri, mahkemeye gelmiyor.

Ülkemizde trafik kazalarında yaşadığımız en önemli problemlerden biri de görgü tanıklarının şahitlik yapmayarak bu kazalara çanak tutmasıdır. Adaletimiz de suçluya 2-3 milyonluk cezayı yeterli görüyor. Böylelikle can alan dikkatsiz bir şoföre ikinci bir can alma imkânı veriliyor. Trafik terörüne duyarlı olan kişiler sadece bu acıyı tadan kişiler olmamalı. Her an sizlerin de yaşayabileceği bu acıyı önleyebilmemize yardımcı olabilmeniz için 1997'nin ilk 7 ayında 2700 ölü sayısını yeterli bir sebep olarak düşünebilirsiniz. Eğer siz de bir şeylerin yapılması gerektiğine inanıyorsanız, hep birlikte hareket edelim. (Tel:0 532 331 45 00)

Emine KALKAN / İSTANBUL

MEB'den açıklamalar

Bize ulaşan eğitimle ilgili sorunların yer aldığı okur mektuplarına MEB Basın Müşaviri Murat Eşkinat'tan aşağıdaki açıklamalar gönderilmiştir:

-TEKNİK ÖĞRETMEN OKULU mezunları kendilerinin sınıf öğretmeni olarak değerlendirilmeleri görüşünde. Ancak, Bakanlığımızca hangi branşlarda öğretmene ihtiyaç duyulduğu hususu basın-yayın organları aracılığı ile kamuoyuna duyurulmaktadır. Ayrıca başvuruların yapılacağı İl Milli Eğitim Müdürlüklerinden de bilgi alınabilir. İleride ihtiyaç duyulduğu takdirde Teknik Öğretmen Okulu mezunlarından da öğretmen alımına gidilebilecektir.

-ÖĞRETMEN ADAYLARINA... 3 Eylül'de kurası çekilerek görev yerleri belirlenen öğretmenler, 15 gün içinde atandıkları İl Milli Eğitim Müdürlüklerine başvurarak, görevlerine başlayacaklardır.

-LİSE 1. sınıflarda iki yıl üst üste başarısız olan ve okulla ilişiği kesilen öğrenciler sınav hakkı talep etmektedir. Liselerde uygulanan Sınıf Geçme Yönetmeliği'ne göre, lise 1. sınıflarda iki yıl üst üste okuyup, ders yılı bitiminde yapılan ve istedikleri 3 dersten girdikleri 'Ortalama Yükseltme Sınavı' sonucunda da başarısız olan öğrencilerin haziran ayında okulla ilişiği kesilmektedir. Ortalama yükseltme sınavı sadece lise 1. sınıflarda bir yıl okuyup başarısız duruma düşen öğrencilere tanınmıştır. Bu sınav hakkı, lise 1. sınıfı 2 defa okuyup okulla ilişiği kesilen öğrencileri kapsamamaktadır.

-AÖF mezunu olup, formasyon dersi aldığını belirten Arzu Şansan, 10.09.97 tarihinde köşenizde AÖF mezunlarının yeni öğretmen alımları için başvuruda bulunup bulunamayacaklarını sormaktadır.

Bakanlığımızca 26 branşta 16 bin 351 yeni öğretmen alınacaktır. Bakanlığımız, öğretmen alımlarında önceliği Eğitim Fakültesi mezunları ile bu fakültelere eşdeğer diğer yükseköğretim kurumları mezunlarına tanımaktadır. Öğretmen ihtiyacı, sağlanan kadrolar oranında atamada öncelik verilen ve örgün eğitim yapan fakültelerden karşılanabildiği için, AÖF mezunlarından öğretmen alımına gidilmemiştir.

II.KÖPRÜ GİRİŞİ'nde 10.09.97 tarihinde saat 18:50'de 34 UZR 63 plakalı beyaz bir Şahin, sinyal verip, önüne geçtiğim için yolumu keserek sağ taraftan arabama kasıtlı olarak çarptı. Arabımı durdurup, ‘‘Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz. Plakanızı aldım. Sizi şikayet edeceğim’’ dediğimde, beni tehdit ederek, silah çekermiş gibi yaptı. Bunun üzerine polis aradım, ancak göremedim. 2. Köprü giriş-çıkışı polisler tarafından başıboş bırakıldığından 'şehir eşkiyaları' bundan cesaret almaktadır. İstanbul polisinin bu duruma hemen el koymasını bekliyorum.

Lale Barçın İMER / KOŞUYOLU

CADDEBOSTAN-Fenerbahçe sahilinde insanlar yürüyüş ve spor yapar, bisiklete biner. Ancak, bu sahilde Migros'un artıklarından beslenen sahipsiz köpeklerden artık korkar haldeyiz. Aslında köpekleri severim ama bu sırnaşık köpekler arkamdan gelince çıldırıyorum. Belediye'yi aradım, ancak bunları hala toplamadı.

Ayşin ŞEN / CADDEBOSTAN

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘1960'ta vatandaşların alyanslarını Hazine'ye katkı için topladılar. Bugün de katkı payı adı altında zam ile Hazine'yi dolduruyorlar.’’

(ANAP Manisa Milletvekili Ekrem Pakdemirli)

Yazarın Tüm Yazıları