Yeter! Söz Milletin

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Maşallah Karun hazinesi gibiler

Bir şoförlerin, bir de sakatların derneğine bakınız

TÜRKİYE Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu'nun, trafik kazalarını önlemede ne kadar katkısı var? Türkiye Sakatlar Konfederasyonu Teşkilatlandırma Sekreteri Fikret Gökçe'yi dinledikçe ‘trafik canavarı’na karşı, şoförler federasyonunun ne kadar işlevsiz kaldığını anlıyorsunuz.

Politikacıların katkısıyla devlet eliyle vakıf ve derneklerde nasıl rantlar aktarıldığını, yani bir anlamda ‘yeni KİT’ler' oluşturulduğunu, trafik kazalarından sakat kalanların üye olduğu bu konfederasyon yetkilisinin ağzından dinleyelim:

‘‘Son günlerde ülkemizin çok önemli bir yarasına parmak basıyorsunuz. Bu yaranın üzerinde oturan birileri kimbilir size nasıl kızıyorlardır. Tahmin edebiliyorum. Vatandaşın canı, kanı, malı ülkenin kaybolan milli serveti üzerinde imparatorluk kuranların eriştikleri güç, TBMM'nin karşısına diktikleri görkemli yapıyla belli olmuyor mu?’’

Gökçe, daha vahim bir şeyler söylüyor:

‘‘Dünyanın en büyük TIR filosuna sahibiz’’, ‘‘Avrupa ülkelerinin iki katından fazla kamyonumuz var’’ diye gururlananların, demir ağları unutup üç tarafımızdaki denizlerimizi sanki haritadan silenlerin bu ülkeye ödettikleri can ve mal bedeli daha yetmedi mi? Trafik canavarı paraya ve kana doymadı mı?''

NASIL MOTORİZE OLDUK

Trafik yasasındaki cezaların ‘trafik canavarı’ ile başedilemeyeceğini gösterdiğini anlatan Gökçe'ye, ‘‘Tekerleğin icadından günümüze kadar hiçbir ülkede görülmeyen bir biçimde motorize oluyoruz görüşü var’’ der demez, şu karşılığı veriyor:

- Maalesef evet. Resmi verilere göre, ülkemizde 10 milyondan fazla kişi sürücü belgesine sahip, 7 milyondan fazla da araç var. Oysa Türkiye'de topu topu 60 bin km. dolayında karayolu yapılabilmiş bugüne kadar. Geçen yıl meydana gelen trafik kazalarının % 95'i sürücü hatalarından kaynaklanmış. Ayrıca, araç sayısı ve karayolu yapımındaki artış dikkate alındığında Türkiye'de tersine bir oluşum var. Araç sayısı % 150 artarken, karayolu yapımı % 2'lerde kalıyor. Korkunç bir hızla artan araç sayısına ne yazık ki yollarımız yetmiyor.

Trafik kazalarına karşı siz devletten bir katkı alır mısınız?

- 1986 yılında kurulan ve 7.5 milyon dolayındaki özürlü insanımızı temsil eden derneğimiz, bu insanların protez ve tekerlikli sandalye, sağlık, eğitim, ekonomik, sosyal ve kültürel sorunlarına çare bulamıyor. Çünkü, devlet bütçesinden pay alamıyor. Öte yandan bu ölümlere, yaralamalara ve sakatlanmalara % 95 oranında neden olan sürücülerin örgütü Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu adeta ‘Karun Hazineleri’nin üzerine oturmuş, görkemli binaları, rant getiren tesisleri ve lüks hizmet otolarıyla sanki bir imparatorluk... Bazı siyasilerin şoför esnafına şirin görünmek amacıyla yasal kılıf içine soktukları devlet olanaklarından yararlanıyorlar.

Sizin bir çalışmanız var; şoförler konfederasyonunun nasıl trilyonlar kazandığına ilişkin...

- Anlatmak isterim: 1990'da 4 milyon olan araç sayısı, 1996'da 7 milyona ulaşmış. Yani, 3 milyonluk artış dolayısıyla şoförlerin örgütü sadece 3-5 basılı kâğıttan bugünün değerleriyle yaklaşık 15 trilyon kazanmış. Trafikte olan ve el değiştiren araç sayısının bunun 4-5 katı olduğu düşünülürse, bu rakamın 60-70 trilyona ulaştığı görülebilir. Bu açık bir sömürü değil midir? Yılda 6 bin kişinin canını alan, 100 binden fazlasının yaralanıp sakat kalmasına neden olan ‘trafik canavarı’nın etkisiz hale getirilmesi için kullanılamaz mı bu kaynak? Maliye, 50 bin lirayı geçmeyen bu evrakı trafik birimlerine verse, hem devletimiz kazansa, hem de araç sahipleri bu soyguna maruz bırakılmasa daha iyi olmaz mı? (Zonguldak'tan H.Ç. yazıyor: ‘Son çıkan yasa ile götürü olan mükelleflere basit usülde vergilendirme sistemi getirildi. Derviş Günday, fatura ve parakende satış fişi vb. evrakın basım işini kendi matbaasında yapmak üzere Maliye’den alıverdi.)

Şoförler Federasyonu kazaları önlemek için ne yapar?

- Neden yapsın ki... Avrupa'dan iki katından fazla olan kamyonlarıyla, kural tanımayan taksi, dolmuş ve halk otobüsleriyle trafiği keşmekeş hale sokan ‘canavar’, rekabet istemiyor. Sağlanacak kolaylıklarla daha da fazla kan ve can, prim istiyor. Başkanları, kamu görevi yaptıklarını söylüyorlar. Bir dolmuş ya da taksi hattının bir ticari plakanın 30, 40, 50 milyara satıldığı günümüzde şoför esnafı götürü usulde vergilendiriliyor. Bizim görme özürlü esnafımız ise, gerçek usulde vergilendiriyor. Böylece, şoförler federasyonu bir anlamda ödüllendirilmiş oluyor. Ama hâlâ da yeni vergi muafiyetleri ve taşıt vergisinde bile indirim istediklerini biliyoruz.

Size trafik kazalarının önlenmesi konusunda danışılır mı?

- Hayır. Karayollarrı Trafik Yasası gereği oluşturulan Trafik Güvenlik Kurulu'nda, trafik kazalarının baş müsebbibi olan sürücülerin örgütü yer alırken, mağdur olanların örgütünün, yani bizlerin temsil edilmeyişinin nedenini anlayabilmiş değiliz.



Yazarın Tüm Yazıları