Yeter söz milletin

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Nizip'teki höyüğün ırzına nasıl geçildi!


Gaziantep'ten Ömer Edip Özsönmez, ‘‘Bu ülkede tarih yağmacılığına karşı çok duyarsız insan var’’ diyor. Olayı, üzgün bir şekilde aktarıyor:

- Nizip İlçesi Samanlı Köyü sınırları içinde tescilli büyük bir höyük vardır. Mart sonundan beri burası, köy halkından Abdurrahman Sözmen ve oğlu Ziya ile yeğenleri Hüseyin ve Abdülkadir Sözmen tarafından yağmalanmaktadır. Burası SİT alanıdır. Bitişik tarlalarında, su kuyusu açıyoruz numarasıyla kollu bir kepçe ile höyüğün altını üstüne getirmişlerdir. Yanına da güya çekilecek su için göstermelik bir motor kulübesi yaptılar. Sonuçta, höyüğün adeta ırzına geçilmiştir.''

- Kimse ilgilenmiyor mu?

- Ankara'da Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu'na bildirdim. Bir sürü yazışma oldu, Bakanlık, Gaziantep'e talimatlar yazdı. Adana'daki Koruma Kurulu Başkanı Doç. Dr. Tamer Gök, Yrd. Doç. Gülsün Tanyeli, Prof. Erkin Erten, Prof. Levent Zoroğlu ve Yük. Mimar Erol Doğan'ın imzasıyla, arkeolojik SİT alanında yapılan tüm yapıların yıktırılmasını, Gaziantep Müze Müdürü'ne talimat olarak bildirdi.

- Arkeolojiye saygısı yok mu müdürün?

- Maalesef yok. Altı aydır hiçbir sonuç alınamadı. Dozerle höyüğe 40 metre girenlere karşı maalesef bir yaptırım uygulanamıyor. Müze Müdürü Rıfat Bey'e bizzat sözlü uyarıda bulundum, 'Bir şey yapamam' dedi. Daha sonraki başvurularıma ise, 'yok' dedirtiyor. Asıl amacın define aramak olduğu söyleniyor. Ayrıca bu kişilerin, köyün bir başka yerinde 35 merdivenle inilen bir mağaraya da girdikleri biliniyor. Ama ne alındığı bilinmiyor.

Gaziantep Valisi, polisi, jandarması müdahale etmezse, Kültür Bakanlığı, kültürel varlığına sahip çıkmayan müze müdüründen anından hesap sormazsa, insanın aklına tuhaf şeyler gelebilir:

‘‘Yoksa çıkarılan definenin ortakları mı vardır?’’

Polis 'Yeniçeri Ocağı' değildir

Aydın'da Baki Erdoğan'ı işkenceyle öldürmekten sanık polis memurlarının yargılandığı duruşmadaki olaylar televizyonlarda dehşetle izlendi. Sivil giyimli polisler, fotoğraf çeken gazetecilere, avukatlara saldırıyorlar. (Hele gri ceketli, ak saçlı olanına kim polis diyebilir!)

Sanki hiyerarşik bir linç girişimi... Olayı yaşayanlar bunu açıkça ifade ediyorlar.

Duruşmadan sonra can güvenliği isteyen gazetecileri minibüse götüren Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Kaya'ya yumruk atıp küfür ediliyor. Mahkeme Başkanı Turgut Yıldırım, karardan sonra can güvenliği kalmadığı için odasından çıkamıyor.

Mahkûm olan polislere bakıyorsunuz; eski Terörle Mücadele Şube Müdürü İbrahim Türedi, şimdi Emniyet Müdür Yardımcısı... Yine eski Terörle Mücadele Şube Amiri Necmettin Aydın Kaya da şimdi aynı şubenin müdürü... Yani, o suç tarihinden sonra terfi etmişler.

Emniyet Müdürü Tekin Akın, olayı başından sonuna kadar Adliye'nin karşısındaki Efeler Merkez Karakolu'ndan izliyor. Ancak olaylara bir müdahalesi olamıyor. Neyin hıncındaysalar polisler; pembe karakollar kuran, plaj polisi oluşturan, halkla ilişkilere önem veren, hırsız çocuklara iş bulan bir müdürün talimatlarını maalesef dinlemiyorlar. Nitekim Akın'ın daha sonra çevresine ‘‘Olay çıkartmayın dedim, ama dinlemediler’’ demesi bunu doğrulamıyor mu? Meslektaşlarımızın tek suçu; Manisa, Afyon ve Trabzon'da polislerin yargılama haberlerini kamuoyuna aktarmak...

Polisimize verilmek istenen yeni imajı bazı polisler zedeliyor. Polisimiz, 'Cesur Ali' ve 'Çevik Ayşe' mi olacak, yoksa Aydın'daki gibi saldırgan mı?.. Dileriz, bu soruşturmayı sağlıklı sonuçlandırmak, İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu'nun yüz akı olmalı, suçlular cezalandırılmalıdır.

Hayvanseverler ne duruyorsunuz

38 yaşındayım, demek daha neler görecekmişim... Ağladım, yüreğim sızladı. İskenderun'da o zavallı köpeği çöp kamyonuna atarak presleyenlere müdahale etmeyenlerle görüntüyü yayınlayan Kanal 6 ve Kanal D'yi protesto ediyorum. Bu yazıyı yazmazsanız siz de bu köşeyi kapatın...

Anında RTÜK'ü aradım, bant çıktı. Yarın (dün) suç duyurusunda bulunacağım. N'olur hayvanseverler ellerinden geleni yapmalı. Bu sevgisiz insanlar hakkında milyarlarca lira tazminat davası açılmalı. Bekir Coşkun daha ağır yazılar yazmalı. Hayvan Hakları Kanun Tasarısı'nın hazırlanmasında büyük emeği geçen Prof. Dr. İsmet Sungurbey, bizlere öncülük etmeli. O kanunu hâlâ çıkarmayan milletvekillerini herkes kınamalı.

Atilla SASİ-İSTANBUL

Kızımı byramda ağlattılar

23 Nisan töreni için 7 yaşındaki kızım, sabah büyük bir heyecan içinde hazırlanan kıyafetleri giydi. Feyzi Atlıoğlu İlköğretim Okulu'nda keyifli anlar yaşadık. Ancak öğretmenleri, törenden sonra öğrencileri sınıfta toplayarak hata yapan birkaç öğrenciyi azarlamış. Kızım çok üzüldü, kendi bayramında ağladı. Bu öğretmen şimdi doğru mu yaptı?

Ş.B.-ANKARA













Yazarın Tüm Yazıları