Yeter!Söz milletin

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Serdaroğlu; En büyük sorun rüşvet...

Gümrüklere dil bilen yeni personel geliyor

Devlet Bakanı Rıfat Serdaroğlu, gümrükleri taramaya başladı. Önceki gün Hopa'yı, dün de Atatürk Havaalanı gümrüklerini ziyaret etti. (Susurluk raporunda dolaylı şekilde adı geçen ve İstanbul'a ataması tartışma yaratan İstanbul Muhafaza Başmüdürü Ali Balkan Mete 'Dünya Gümrük Günü' dolayısıyla Serdaroğlu'na bir plaket verdi.) Bugün Kapıkule ve Dereköy'ü ziyaret edecek olan Serdaroğlu ile dünden kalan konuşmamızı sürdürüyoruz:

- Gümrüklerden yapılan kaçak içki ve sigara olayı geniş boyutlara ulaştı.

- Bu işlerde 20 trilyonluk rant vardı. 20 gündür free-shop'ların üzerine çok ciddi gidiyoruz. Eldeki stokla kâğıt üzerindeki stok birbirini tutuyor mu diye bakıyor, gerektiğinde kapatıyoruz. Free-shop açma iznini artık ben vereceğim. Şimdi de kangren haline gelmiş kumaş işine el attık. Kökten kestik, adamların nasırına bastık, artık bu yolla ithalat yapmaları mümkün değil. (Serdaroğlu, Türk tekstil sektörüne darbe vuran kumaş ithalatçıların defterlerine inşallah elkoydurur.)

- Hopa Gümrüğü'de neler oluyor?

- Türk Cumhuriyetleri'nden uyuşturucu kaçakçılığı ciddi bir sorun. PKK'nın Karadeniz'e kaymasının nedeni de bu. Geçenlerde bizimkiler, Azerbaycan'dan otobüsle getirilen 15 trilyon lira değerinde 478 kilo eroin yakaladılar. Türkiye tarihinde yakalanan en büyük uyuşturucu olayı bu. Altı kişinin öldürüldüğü Edirne olayı bunun yanında çok küçük kalır. Artvin Savcılığı soruşturmayı yürütüyor. Eroini yakalayan gümrükçülerimizi Hopa'ya giderek ödüllendirdim. Artık Hopa'ya ciddi şekilde el attık.

- Ispartalı olan Gümrük Müsteşarı Ramazan Uludağ, daha önce Gümrükler Genel Müdürü idi. Yardımcısı olan Fethi Şahin Horoz da şimdi Gümrükler Genel Müdürü. Yıllardır bu işin başındalar... Uludağ şimdi kalkmış, ellerindeki kadronun ancak yüzde 1'inin nitelikli olduğunu söylüyor. Rüşvet ve yolsuzlukları itiraf ediyor. Bu yakınması gümrükçüler arasında tepki uyandırıyor. Bütün yakınmaların nedeni biraz de kendileri değil mi?

KAPIKULE'YE YENİ PERSONEL

- Kendilerine haksızlık ediliyor. Türkiye hassas bir dönemden geçiyor. Bu teşkilatın personelin % 75'i Kozan'dan Rize'ye çizilen hattın doğusundan... Beş ilin sayısı kadar Gaziantep kökenli memur var. Düşünün, 285 maddelik Gümrük Kanunu Tasarısı 5.5 aydır Meclis gündeminde bekliyor. Gümrükleri kökten yenileyeceğiz. Şartlı 2 bin kadro istedim. İlk ağızda sınavla üniversite mezunu ve dil bilen 300 personel alıp eğiteceğiz. Aynı Hazine Müsteşarlığı elemanları gibi olacak, yüksek maaş alacak. Bunları önce Kapıkule'de görevlendireceğiz. Sonra aynı işi Habur, Gürbulak, Hopa için de yapacağız.

- Rüşvet!...

- Kimse ihbar etmiyor ki... Yürekli insan yok. Örneğin birisi çıkıp, 'Bakan, Müsteşar, Teftiş Kurulu Başkanı benim ortağım' diyor. Yaz, altına imzanı at, şikayetçi ol diyoruz. Hayır, 'imza koymam, işimi engellerler' diyor. En büyük mesele bu.

- Rotasyona tabi olduğu halde kimlerin tayinini durdurdunuz, ya da hakkı olmayan yerlere gönderdiniz. 'Beyaz Formül'e göre kaç tayin yaptırdınız?

- Müdürlerimiz var, onlar bilir. Neden görevden alayım, tayin edeyim. Ama şu olmuştur; 20 yılı dolmuş bir kadın memurun tayini çıkmıştır, onu durdurmuşumdur. Özürlülere de yapmışımdır. Müdür seviyesinde bu mümkün değildir. Kimi atamışsam ortaya çıkarsın.

(Bu arada Serdaroğlu'na, Müsteşarlığın çıkarttığı, gerekli ithal mallarının 'devamlılık arzediyorsa ve şüphe arzetmiyorsa' gümrük laboratuvarına gönderilmesi koşulunu kaldıran genelgesinin büyük vurgunlara yol açtığını, örneğin ilkinde pamuk getiren ithalatçının daha sonra ilk beyannamesini göstererek, yurda kaçak keten sokabildiğini söylüyoruz. 'Gümrük Kanunu'nda bu hüküm varken yönetmeliğe sonradan böyle bir madde konulması hangi amaca uygun? 1983'te beş olan gümrük laboratuvarında 50 kişi görevliydi. Bugün laboratuvarların sayısı 27'ye çıktığı halde yine 50 kimyager çalışıyor. Bunlar bugün neden işlevsiz bırakılıyor?' diyoruz. 'Belki gümrüklerde yığılmayı önlemek için yayınlanmıştır, araştıracağım' diyor. Asıl kota oyunları burada oynanıyor.)

Bursa'da katliam...

Bursa'dan Adnan Bozkurt, Hikmet Aydıner, Şefika Soylu, Murat Başeski, Ayşe Süreyya, Güler Kangallı, Mehmet Rıdvanlı'dan: Bursa Gaziosmanpaşa Karacalar-Çaltılıbüyük yöresinde son yılların en büyük orman katliamı Seray Madencilik tarafından gerçekleştiriliyor. Üstelik yapılan bu çam ağacı katliamı gözlerden uzak olan bu yörede madencilerin kendi arazisi içinde de değildir. Kaçak olarak yapılmaktadır. Ayrıca orman katletmeleri yetmiyormuş gibi hiç değeri olmayan bu kömür (2.000 kg/kalori, ısı değeri yoktur) çevreyi ve akar suları da kirletmektedirler. Lütfen dev makineler ile yapılan bu katliama seyirci kalmayınız.













Yazarın Tüm Yazıları