Yeter! Söz Milletin

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Necdet Basa: Devlete kazık attırmadım...

Hikmet Çetin'in Meclis Başkanı seçilmesiyle Genel Sekreterlik görevinden ayrılarak Başdanışmanlık görevine getirilen Necdet Basa, hakkında yazılanlara çok kızgın.... Avukatlarıyla açılacak davaların hazırlıklarını sürdürüyor.

Bize aktarılan soruları kendisine aktardık:

- Meclis skandalı patlayınca adınız bir anda ortaya çıktı. Hakkınızda çok iddia var.

- Kamuoyunun doğruları öğrenme hakkının önüne geçilemez. İddiası olan karşıma gelsin, isteyen istediğini sorsun.

- Meclis Genel Sekreteriydiniz, her şey sizin elinizin altında.

- İnanılır gibi değil, bana 'devlete sadakatla niye bu kadar hizmet ettiniz' sorusunu soracaklar neredeyse. Meclis işinde yasal olarak milim eksiklik söz konusu değildir. Ama işlem eksikliği olur mu, olmaz mı, bilgim dahlinde değildir. Ben devlete kazık attırmadım, arttırmam da...

- Jaguar'la ilgili size soru sormuştuk. Hâlâ bir yanıt vermiyorsunuz.

- Bakın bir grupla konuşuyordum, onlara 'çocuklar bakın dedim, övünmek gibi olmasın ama ben at arabası ile gelip Mercedes'le terk edenlerden değilim' dedim. Ben Meclis'te göreve başladığımda, 23 yıldır bindiğim araba Mercedes'ti.

JAGUARIN BELGESİ

- Jaguar kimin üzerine kayıtlıydı?

- Leasing yoluyla alınmış bir arabaydı, triptikle getirdim. Kendime ısmarladığım Mercedes gelene kadar onu kullandım. Venedik üzerinden feribotla getirdim... Aynı yolla da geri götürdüm. Almanya'da oturma müsadesi olan eşimin üzerine de bir Jaguar vardı.

(Basa, bu konuya değinmemeye özen göstersiyse de, biz okurlarımız adına Jaguarların belgesini kendisinden bekliyoruz)

- Siz necisiniz?

- Hukukçuyum. Köln Üniversitesi'nde doktora yaptım. Almanya'da çalışma ataşeliğinde bulundum. Köln'de 10 yıl avukatlık yaptım. Vatandaşlarıma bedava hizmet ettim, tek kuruş almadım. (Basa, İmren Aykut'un döneminde Köln'de Çalışma Ataşeliği, Mustafa Kalemli döneminde de Bonn'da Çalışma Müşaviri olarak görev yaptı.) Aslında Almanya'da büyük paralar kazanma potansiyelim vardı. Ben sonunda devleti tercih ettim, üniversiteyi tercih ettim.

(Basa ile görüştükten sonra Ankara'dan gelen bir telefondan kardeşi Rıza Basa'nın Kalemli'nin döneminde Çalışma Bakanlığı'na düz memur olarak girdiğini, iki yıl sonra abisi Almanya'da iken kendisinin de Essen Çalışma Müşavirliği'ne atandığını, 1996'daki üç aylık Mesut Yılmaz hükümeti döneminde de Çalışma Bakanlığı Yurtdışı İşçi Hizmetleri Genel Müdürlüğü'ne atandığını söylüyor. Kim mi yapmış; Kalemli ile hemşerileri Mesut Yılmaz...)

- Meclis en büyük KİT midir?

- Olanların muhatabatı ben değilim. Uzun yıllar içinde oluşmuş bir yapı. Sabahtan akşama değişemez... Teşkilat yasasını değiştiren bir tasarı hazırladık. Kalemli'nin imzasıyla komisyonlara gönderdik. Meclis'e artık adam alınmasın dedik... Maalesef bu tasarıyı geçirmeye ömrümüz yetmedi.

BEN DE KONTENJAN KULLANDIM

- Yalova'da yazlık konut inşaatları yapan Üçer firması kimdir?

- Adını ilk defa duyuyorum.

- Üçer'in sahibi Emin Ensari'yi de tanımaz mısınız?

- Tanırım, ANAP'ın İstanbul'da etkili kişilerinden biriydi.

- Berna Yılmaz'ın akrabası mısınız?

- Uzaktan yakından hiçbir akrabalığım yoktur.

- Kız kardeşinizi Meclis'e cumartesi aldırıp, pazar günü emekli etmişsiniz.

- Meclis Başkanlık Divanı üyelerinin tümü, memur alımında ikişer kontenjan kullandılar. Bu milletvekillerinin isimleri de bizde mevcuttur. Ben de aynı kontenjan hakkımı kardeşim için kullandım...

- Profesör oldunuz, hayırlı olsun.

- TBMM Genel Sekreterlik döneminde maaş almadım. Çünkü kadrom üniversiteydi. 140 milyon maaş alıyordum. YÖK Yasası'nın 38. maddesiyle kadromu yeniden Meclis'e getirdim. Üniversiteden de istifa ettim.

- Emeklilik için mi?

- Emeklilik hakkımı çoktan aldım.

(Basa, bir avukat arkadaşının bürosundan ettiği telefonu fazla uzatmak istiyor, biz sorularda ısrar ediyoruz, sonra konuşuruz diyor. Son sözü de şu oluyor: ‘‘Bu iddiaların hepsi ters tepecektir. Kızaran yüzleri hep birlikte göreceğiz.’’)

Bu da bir öneri!

YOLSUZLUKLAR hakkında acizane bir fikrimi aktarmak istiyorum:

Rahmetli Özal, ‘‘Benim memurum işini bilir’’ dedi, gitti. Bu olayı tersine çevirmek yine bizim elimizde.

Yolsuzluk veya usulsüzlük yapanları önceden ihbar edip zararı önleyen memuruma zararın bir kısmı ödül olarak ödenirse sanıyorum kısmen bunların üstesinden gelinebilir. Buna herkes dahil edilmeli. Gerçekten yolsuzluk önleyici şikâyetler ihbar edilirse, memur bu yönde kazanmak için gece gündüz çalışacaktır. Bu yolla yolsuzluk ve usulsüzlükler yarı yarıya azalacaktır. Gelir dağılımındaki adaletsizlik de bir ölçüde giderilecektir.

Rafet AKDENİZ-İZMİR

DÜZELTME... DSP Erzurum İl Başkanı M. Cengiz Erturan'ın dünkü açıklamasının 3. paragrafının son satırındaki 'rüşvet yemeyi' sözcükleri 'rüşvet yememeyi'; son satırdaki 'devam' kelimesi de 'davet' olacaktır. Düzeltir, özür dileriz.

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘Bakanlıklardaki odacıların makamları bile benim müsteşardan daha teminatlı.’’

(Adalet Bakanı Oltan Sungurlu)






 








Yazarın Tüm Yazıları