Yeşil Konya yeşili sevmiyor

Belediye Başkanı Tahir Özyürek, her ne kadar Konya’nın en çok "yeşil sermaye"yle anılmasından şikayetçi olsa da dış basın bile Konya’yı Mevlána’nın şehrinden önce "İslamcı iş çevrelerinin kalesi" diye anıyor.

Örneğin Fransız Le Point Dergisi, Konya’nın "yeşil sermayesi"yle ilgili uzun bir inceleme yayınlamıştı.

Konya’nın sermayesi yeşil olmasına yeşil ama "yeşili" sevmiyor.

Yani çevreci değil.

"Global ısınma"ya, "çölleşmeye", "erozyona" duyarlı değil

Konya bir bozkırın ortasında, kurak mı kurak, ilçesi "Karapınar" gibi "çölleşme"ye müsait ama şehrin işadamları bunlara ilgisiz.

Bunu nereden çıkartıyorum?

Bir, iki gün önce TEMA Vakfı ile birlikte Konya’daydım.

Türkiye çapında erozyonla mücadele eden TEMA Vakfı "Karapınar" projesiyle Japon Mitsui grubundan 530 bin dolarlık bir fon almış.

87 proje içersinde TEMA’nın projesi Mitsui’nin fonunu almaya hak kazanmış.

İşte bu projeyi yerinde görmek için Konya’dayız.

İlk durak Karapınar ilçesi.

KARAPINAR MUCİZESİ

İlçenin ilginç bir öyküsü var.

1960’lı yıllarda giderek şiddetlenen kum fırtınalarıyla "çölleşmeye" başlıyor.

Sokaklar, evler, arabalar kum altında kalıyor.

Hayvan sürüleri telef oluyor.

140 bitki çeşidinden kala kala 4 çeşit kalıyor.

"Rüzgar Erozyonu" nedeniyle "Karapınar" köylerinden büyük bir göç başlıyor.

Erozyonun nedeni yanlış tarım, aşırı otlatma gibi şeyler.

Aynı yıllarda Toprak ve Su Genel Müdürlüğü Karapınar’da "Erozyonla Mücadele İstasyonu" kuruluyor.

Çölleşmeye karşı önce kamışlarla setler dikiliyor.

Setlerin arkalarına bitki ve ağaçlar dikiliyor.

Tam 40 yıl süren mücadeleden sonra "Karapınar"dan Ankara’ya kadar yayılması ihtimali olan çölleşmenin önüne geçiliyor.

Ağaçlandırılan yerleri gezdik.

Fas çölleri gibi yerlerde bitkileri, akasya, çam iğde ağaçlarını görmek heyecan verici.

Kuşku yok ki,"Karapınar" bir mucizeyi gerçekleştirmiş.

Şimdi bu deneyimini dünya ile paylaşmak arzusunda.

40 yılda ortaya çıkan organik toprağını değerlendirmek de istiyor.

Bundan sonra ne ekecek, ne tür bir tarıma yönelecek?

Mitsui fonu Karapınar’a bu olanakları sağlayacak.

ODALAR İLGİSİZ

Konyalı işadamlarının ilgisizliğine gelince...

TEMA’nın Konya’da 20 binden fazla kayıtlı "gönüllüsü" var.

Karapınar ziyaretinde bazıları bizimle birlikteydi.

Konya dediğim gibi önemli bir sermaya birikiminin olduğu bir şehir.

3 organize bölgesine sahip.

Dördüncüsü yolda.

Konya’nın TEMA gönüllü sorumlusu Namık Ceyhan’a sordum.

"Konyalı işadamları TEMA’ya destek veriyor mu?"

Konya Ticaret Odası, Sanayi Odası ve Ticaret Borsası Başkanı ziyaret edilmiş.

Odalardan TEMA’ya herhangi bir destek çıkmamış.

TEMA Kaynak Geliştirme Bölüm baykanı Yeşim Beyla’nın Konya’nın duyarsızlığıyla verdiği örnek daha çarpıcı.

TEMA’nın 10 köyü kapsayan bir "Kırsal Kalkınma" seferberliği var.

"El Koyun" kampanyası.

Türkiye’nin çeşitli köyleri için çeşitli kurum ve şirketler harekete geçmiş.

Konya’daki Hadim İlçesi, Kalınağıl Köyü için Konya’da başvurulmadık kapı kalmamış.

Ticaret Odası, Sanayi Odası, Konyalı işadamlarından bugüne kadar ses yok.

Global sermaye "global ısınma"ya karşı ne yapacağız diye kafa patlatıyor, çölleşme tehlikesinin olduğu Konya’da "yeşil sermayaden" tık yok.