Yerli Madonna-Lady Gaga savaşı başlar mı

Kredi kartı reklamındaki Murat Boz’u izleyen herkesin kafasından aynı düşünce geçiyor sanırım:

Haberin Devamı

“Ne kadar çok Tarkan’ı andırıyor.”
Elbette fizik ve yüz olarak değil, başka açılardan...
Mesela reklamda Boz, Tarkan’ın geçen yılki Açıkhava konserinde giydiği Ceyda Balaban imzalı zımbalı yeleğin bir benzerini giyiyor!
Ayrıca şarkısını söylerken bir ara tıpkı Tarkan gibi kendi etrafında dönüyor.
Bazı çekim açılarında yaptığı duruşlar da fena halde Tarkan’ı andırıyor.
Bu Tarkan efekti reklam ajansının ince ince hesaplayarak yaptığı bir durum mu acaba?
Ve Murat Boz, bile isteye mi Tarkan ruh haliyle oynadı filmde?
Peki bu reklam filminden sonra eskiden beraber de çalışmış ikili arasında Madonna ile Lady Gaga gibi bir çekişme başlar mı?
Madonna’nın Lady Gaga’ya gönderdiği “She’s Not Me” (O Ben Değil) mesajı gibi Tarkan da konserinin bir yerinde böyle bir mesaj yollar mı?
Hararetle beklemedeyiz...

Haberin Devamı

Okan Bayülgen’in tuhaf videosu

Mart ayında Yeditepe Üniversitesi’nde çekilmiş Okan Bayülgen’li bir konferans videosu aylar sonra tartışma konusu oldu.
Aylar sonra videonun vizyona girmesi tuhaf.
Ama daha da tuhaf olan, Okan Bayülgen’in videoda iki öğrenciyi bir güzel azarlaması.
Ve o azarlamaların konferansı izleyen bazı öğrenciler tarafından hararetle alkışlanması.
Galiba kendilerini stüdyoda filan sandılar.
Atraksiyon hoşlarına gitti, şapada şupada alkışlıyorlar.
Oysa o sırada Okan, sırf sigara içmesini eleştirdi diye bir öğrenciye “faşist” damgasını yapıştırıyor, bir başkasını da “tipe bak” deyip yerin dibine sokuyor.
Sonrası tam doğaçlama laf salatası: Amerika’dan giriyor lafa Bayülgen, nükleer atıktan/naylon poşetten çıkıyor.
Yani ustaca konuyu saptırıyor.
Sistem karşıtı haylaz çocuk numarası yaparak...
Alkışlayanlardan biri de çıkıp şöyle demiyor:
“Ya Okan Bey ne alakası var şimdi?”

Karaköy’ün yenisi Unter

Karaköy mekan ve galeri açısından giderek zenginleşiyor.
Sokak aralarında Nişantaşı’nda bile göremeyeceğiniz stilde insanlar New York’ta fink atıyormuşçasına özgün, rahat, tatlı tatlı dolaşıyor.
Artık bunlar bilinen şeyler.
Gelelim en yeni şeye.
Unter, civarın en yeni mekanı. Karabatak’ın tam çaprazında açılmış.
Gittim gördüm, sebzeli lazanyalarını mideye indirdim.
Yemek iyiydi hoştu, ama mekanın içi öyle çok yemek kokuyordu ki durulacak/oturulacak gibi değildi...
O yüzden dışarıya konuşlanmayı tercih ettim.
Unter’e bu yüzden acil tavsiye: Cool mekan olmaya çalışırken havalandırma meselesini göz ardı etmeyin n’olur...

Haberin Devamı

Derin ve Elif’in sanat düeti

Önceki gece Tepebaşı Galerist’te tek gecelik bir sergi vardı.
Derin Sarıyer’le Elif Boyner’in Absolut Blank şişesinden ilham alarak oluşturdukları bir düet sergi...
Derin şişenin formuyla tıpatıp aynı, gayet işlevsel koltuklar yapmıştı.
Elif ise kürelerin içine yerleştirilmiş, ancak üstten bakınca görülen röntgenci videolar...
Bu tür marka-sanat işbirliklerini önümüzdeki günlerde daha çok göreceğiz. Çünkü markaların akılda kalmak için farklı ifade biçimlerine ihtiyaçları var.
Şu anda bunun en pratik ve cool zemini  güncel sanat.
Elbette güncel sanatın sisteme tam muhalif sanatçıları bu tarz işbirliklerine şiddetle karşı çıkacaktır.
Mesela Absolut bu çalışmayı Erinç Seymen’le asla yapamazdı.
Ama güncel sanatın hoşluğu da bu: Herkes kendi kuralını koyuyor.
Kimse kimseyi tam olarak etkileyemiyor.

Yazarın Tüm Yazıları