Şekerci cinayetinin sanıkları amca ve yeğene 30'ar yıl hapis talebi

Güncelleme Tarihi:

Şekerci cinayetinin sanıkları amca ve yeğene 30ar yıl hapis talebi
Oluşturulma Tarihi: Aralık 10, 2018 12:11

Şekerci cinayetinin sanıkları amca ve yeğene 30'ar yıl hapis talebi

Haberin Devamı

Tolga YANIK/KONYA, (DHA)- KONYA'da, 15 yıl önce boğularak öldürülen ve cesedi tarlada çuvalda bulunan şeker toptancısı Sezai Çakar (29) cinayetiyle ilgili tutuklu yargılanan katil zanlıları lokumcu Hazmi Dağ (61) ile yeğeni Celalettin Dağ (41) hakkında, Cumhuriyet savcısı 30'ar yıla kadar hapis cezası talep etti. Savcı mütalaasında, sanıkların Sezai Çakar'ı kendilerine şeker vermediği için dövdükten sonra boğarak öldürdüklerini, cesedini şeker çuvalına koyup attıklarını belirtti.
Konya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi'ne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri, 8 Şubat 2003 tarihinde merkez Selçuklu ilçesi Sille Ak Mahallesi Hakça Sokak'taki boş tarlada, şeker çuvalının içinde cesedi bulunan şeker toptancısı Sezai Çakar'ı öldürenlerin yakalanması için 2018 yılının başında yeniden çalışma başlattı. Cinayetin üzerindeki sis perdesini kaldırmak için oluşturulan özel ekip, olay tarihinde ele geçirilen delilleri ve alınan ifadeleri inceledi. Çakar'ın yakınlarıyla yeniden görüşmeler yapılırken, şeker sattığı esnaf da incelemeye alındı. Özel ekip, yaptığı araştırmada, Sezai Çakar'dan sürekli şeker satın alan lokum üreticisi Recep Dağ, oğlu Celalettin Dağ ve kardeşi Hazmi Dağ’a ait şirketin, o dönem aşırı borç dolayısıyla esnaftan şeker alamayarak iflas ettiğini tespit etti.
RUSYA’YA GİTMİŞLER
Polis ekipleri, şüphelerini Dağ Ailesi üzerinde yoğunlaştırdı. Ekipler, cinayetin işlendiği gün Recep Dağ'ın Bursa'ya lokum satmaya gittiğini, oğlu Celalettin ile kardeşi Hazmi Dağ'ın Konya'da olduğunu; ancak cinayetten kısa süre sonra onları da önce Bursa'ya oradan da Rusya'ya geçtiğini saptadı. Amca- yeğenin Rusya'da 5 yıl kalıp, yurda döndüğü belirlendi. Ekipler, ayrıca, olay günü Recep Dağ'ın kardeşi Hazmi ile 18, oğlu Celalettin'le de 15 defa telefonla görüştüğünü, sonraki süreçte ise telefon görüşmelerinin azaldığını tespit etti. Recep Dağ'ın yine aynı gün 5 kez '155 Polis İmdat' hattını aradığı da  belirlendi.
VADELİ ŞEKER SATMADIKLARI İÇİN ÖLDÜRMÜŞLER
Polis, geçen 9 Nisan'da düzenlediği operasyonla Recep Dağ, oğlu Celalettin Dağ ve kardeşi Hazmi Dağ'ı yakalayıp, gözaltına aldı. Hazmi ve yeğeni Celalettin Dağ, emniyetteki sorgusunda, Sezai Çakar'ı kendilerine vadeli şeker satmadığı için öldürdüklerini itiraf etti. Hazmi Dağ, polisteki ifadesinde, "Recep Dağ, lokum satmak üzere Bursa'ya gitti. Biz de yaklaşan Kurban Bayramı nedeniyle üreteceğimiz lokumlara şeker temin etmek üzere Sezai Çakar'ın iş yerine gittik. Kendisinden vadeli olarak şeker istedik. Çakar, bize 'Siz zaten bataksınız, ben peşin parayla çalışıyorum. Size vadeli olarak şeker veremem' dedi. Bunun üzerine tartışma çıktı. Tartışma, kısa sürede kavgaya dönüştü. Kavga sırasında Sezai Çakar, başına aldığı ağır darbeler sonrası bayıldı. Sezai yerdeyken, boğazına ip geçirip, onu boğduk. Soluğu kesildikten sonra yakalanmamak için şeker çuvalı taşıyormuş gibi ayaklarına ve başına çuval geçirerek, minibüse bindirdik. Daha sonra cesedi boş bir tarlaya attık" diye konuştu. Hazmi Dağ ve Celalettin Dağ, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Recep Dağ ise polisteki ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
HTS KAYTILARI ESKİ OLDUĞUNDAN BULUNAMADI
Konya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, mahkeme heyeti, bir önceki duruşmada Recep Dağ'ın olay günü kardeşi ve oğlunu aradığı telefon görüşmelerinin dökümünü istedi. Bu kapsamda, Balıkesir Emniyet Müdürlüğü ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na yazı yazıldı. Gelen raporda HTS kayıtlarının eski tarihli olması nedeniyle tespit edilemediği belirtildi.
'KİM KANINA GİRDİYSE İNŞALLAH BULUNUR, DEMİŞ'
Davanın görülen son duruşmasına tutuklu sanıklar, yakınları ve taraf avukatları katıldı. Duruşmadan tanık olarak dinlenen sanık Celalettin Dağ'ın eşi Fatma Dağ (36), şunları anlattı:
"Eşimi polisler DNA örneği almak için bir sabah evden aldı. DNA örneği verdikten sonra eve gelen eşime bu olayı sordum. Eşim bana, 'Sezai'in kanına kim girdiyse inşallah bulunur' temennisinde bulundu. Benim bir suçum yok. Ben bir şey yapmadım."
30'AR YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENDİ
Tanık ifadelerinin ardından Cumhuriyet savcısı mütalaasını verdi. Mütalaada, maddi olarak zor durumda olan Hazmi ve Celalettin Dağ'ın vadeli şeker almak için Sezai Çakar'ın dükkanına gittikleri, Çakar'ın vadeli şeker satma konusunda olumsuz yanıt vermesi üzerine sanıkların Sezai Çakar'ı dövüp, boğduğu belirtildi. Sanıkların daha sonra cesedi şeker çuvalına koyup boş arsaya attıkları kaydedildi. Sanıkların kovuşturma aşamasında Sezai Çakar'ı boğarak öldürmediklerini söyledikleri, kavga sırasında atılan yumruk sonucu Çakar'ın yaşamını yitirdiğini anlattıkları ancak yapılan otopsi sonucunda olayın tek başına gerçekleşme ihtimalinin olmadığının görüldüğü kaydedildi. Sanıkların bu yönde verdiği ifadelere itibar edilmemesi gerektiği, poliste ve Cumhuriyet savcısı huzurunda verdiklerini ifadelerden dönerek mahkeme aşamasında olayla ilgili bir ilgilerinin olmadığını söylemelerinin ise kendilerini cezadan kurtarmaya yönelik olduğu belirtildi.
Savcı mütalaasında, sanıklar Hazmi Dağ ile yeğeni Celalettin Dağ hakkında, olay tarihinde yürüklükte olan Türk Ceza Kanunu'na göre 'kasten adam öldürme' suçundan 30'ar yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etti. Duruşma, sanık ve tanıkların dinlenmesinin ardından ertelendi.

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!