Yeni başlangıçlar yapmak için güçlü arzular uyanacak

Yeni projeler yapmak için uygun bir gün.

Girişimde bulunmak ve yeni başlangıçlar yapmak için güçlü arzuların uyanacağına işaret eden gökyüzünün konumu, aynı zamanda endişe uyandıran bazı karışıklıkların da olabileceğini gösteriyor. İdeallerin değişmesine neden olabilecek durumların açığa çıkması, düşünceleri ve alınmış kararları etkileyebilir ve önemli değişikliklerin meydana gelmesine neden olabilir. Hayal gücünü tetikleyen olaylar daha derin araştırmalar yapılmasına neden olabilir ve görünen, bilinen pek çok şeyin perde arkasını gözler önüne serebilir.

Korkularınızla yüzleşin

Serinkanlı olun, tepkilerinizi kontrol altına alın, duygularınıza kapılmayın demek çok kolay. Yani söylerken sanki uygulanması çok basit bir işten bahsediliyormuş gibi gelse de, iş uygulamaya geldiği zaman durum hiç de öyle olmuyor. Üstelik böylesine gerilimli bir dönemde bir sürü endişeler zihnimizde oynaşırken ve depremin korkusu yeniden içimizi sarmışken "Nasıl serinkanlı olunur" diyeceksiniz.

Bu durumda önce sizi ürküten, korkutan ve hareketsiz bırakan nedir, bunu anlamalısınız. Endişenizin veya korkunuzun gerçek kaynağını biliyor musunuz?

Sonuç her ne olursa olsun sizi korkutan, ürküten ve hareketsiz bırakan şey, aslında sizin düşüncelerinizin yarattığı duygularınız sonucunda açığa çıkıyor. Yani her ne hal içine giriyorsanız, yaratıcısı sizsiniz. Tabii bir de çok derinlerden gelen korkular var.

Şimdi düşüncelerinizin harekete geçirdiği duygularınızı tetikleyen dışarıdaki etkilere kısaca göz atalım. Ve unutmayalım ki, dışarıdan sizi etkileyen her ne olursa olsun, bunların karşılığı içinizde ve derinlerde saklı bir yerlerde. Yoksa sizi etkilemez.

Aslında kendi iç potansiyelinizi anlamak için dışarıda meydana gelecek olaylara ihtiyacınız var. Yani iyi ki, endişe veya korku gibi duygulara sahibiz. Yoksa hiçbir zaman öğrenemez, gerçek potansiyelimizi anlayamazdık. Bunların üzerine "Olmaz olsun" diyebilirsiniz. Fakat, bütün bu dış etkiler olmadan da kendinizi tanımanız ve gelişmeniz mümkün değil. Yani duygu ve düşünce oluşamaz.

Kendi yeteneklerimizi keşfedebilmek için dışarıdan gelecek zorlayıcı etkilere ihtiyacımız var. Ve zorluklar bazen hayatımızı tehdit edecek boyutlara ulaşabiliyor. Tabii bunun sonucunda korkularımız açığa çıkıyor. Fakat korku duygusuna kapılmak bizi bir yere götürmeyeceği gibi, daha da büyüyüp panik duygusuna dönüşebilir ve o zaman da öldürücü olabilir. Halbuki korku duygusu, bizim kendimizi keşfetmemiz için çok gerekli bir duygu. İçsel potansiyelimizi anlamak için korku duygusunu kullanabiliriz. Burada önemli olan kişinin dış etkilere maruz kaldığı anda düşünce ve duygularını yakalayabilmesi, kendini takip edebilmesi. Tabii bunu yapabilmek hiç de kolay değil. Fakat, sanıldığı kadar zor da değil. Sadece sizi ürküttüğünü hissettiğiniz bir durum veya kişi ile karşılaştığınız zaman, bir an için kendinizi unutmayı başarabilmeniz yeterli.

Yani kim olduğunuzu, sosyal statünüzü, kendinizle ilgili tüm düşüncelerinizi bir kenara bırakıp karşınızdaki kişi veya olayın sizi nasıl etkilediğini anlamaya çalışın. Daha doğrusu kendi içinizde nelerin harekete geçtiğini, hangi duygu ve düşüncelerin zihninizde yükseldiğini tespit etmeye çalışın. O sırada kendinizi korumak adına kasılmayın, sadece anlamaya çalışın. Aslında bunu kolayca başarabilirsiniz.

Sadece bugüne kadar öğrendiğiniz bilgilerle değerlendirme alışkanlığınızdan bir an için vazgeçmeniz gerekiyor. Tabii konu alışkanlıklar olduğu zaman yine bir engelle karşılaşmış oluyoruz. Ve en zor olan da bu alışkanlıklarımızı değiştirmek.

Peki o zaman ne yapacağız? Yapılacak tek şey, korkularımızla yüzleşmek.
Yazarın Tüm Yazıları