Sade hayat, az ile yetinme

Son 10 yıldır ‘Azla Mutlu Olmak’ (Francine Jay) kitabının felsefesi geniş kitleler tarafından kabul görmeye başladı. Yaşadığımız mekânları kendimiz yaşanamaz hale getiriyoruz.

Haberin Devamı

2020’de sade yaşama geçmeyi deneyin derim. Abartılı mobilyalar, onlarca ayakkabı, onlarca elbise ile huzurlu bir hayat sürdüremezsiniz. Aldığınız her gereksiz eşya dünyanın hammadde kaynaklarının biraz daha tükenmesi demektir.

80-100 sene önce Anadolu’daki insanlar günlük yaşamlarında 20-30 eşyaya sahiptiler. 1980’lerden sonra ipin ucunu iyice kaçırdık. Gördüğümüz her şeyi satın alıp evlere yığmaya başladık. Her sene kaban değiştirdik. Sıklıkla mobilya yeniledik.

Dünyanın en zengin insanları 20 yıllık otomobil kullanırken, 15 yıllık palto giyerken bizler iyice hedonist olduk. Sonuçta geldiğimiz yer 460 milyar dolar kadar dış borç, 300 milyar dolar kadar iç borç (finans kurumlarına olan kredi borcumuz).  Ali ÖZDEMİR

GÜNÜN SÖZÜ

“TÜRKİYE’de kendilerini çağdaş dünyanın parçası sanan sözde aydınları ve okumuşları da dahil, bir kültürel şok tedavisine gereksinimi var. Biz modern sanayinin müşterisiyiz ama düşünce yapımız Ortaçağ’dan öteye geçmiş değil.”

Haberin Devamı

Prof. Dr. Doğan KUBAN

‘KANAL İSTANBUL’ İÇİN YASA GEREKMİYOR MU?

Türkiye Cumhuriyeti, dört denizinde kıyıları ve sahil şeritleri olan bir coğrafyaya sahip. Bu nedenle Anayasa’nın 43. maddesi kıyılar ve sahil şeritlerini özel koruma ve güvence altına almıştır. Bu madde 1961 Anayasası’ndan bu yana önemini ve etkinliğini korumuştur.

Hiçbir Anayasa değişikliğinde itiraz, değişim konusu olmamış, kelimesine bile dokunulmamıştır. Ülke coğrafyasının kıyı ve sahil şeritlerini delen, değiştiren Kanal İstanbul projesinin ‘yap, işlet, devret’ kuralı ve genel uygulaması ile yapılması, ÇED raporu düzenlenmesi, Anayasa’nın 43. maddesine esastan aykırıdır.

Bu kanalın geçeceği deniz yolu üzerinde Küçükçekmece Gölü, prehistorik dönemin insan yaşamı bulguları, Yarımburgaz Mağarası, binlerce yıllık eski yerleşim bölgesi izlerini taşımaktadır. Kanalın geçeceği bölgede tarihi köprüler, tabyalar, koruganlar yer almaktadır. Ayrıca yerleşik birinci derecede askeri gizli veya açık bölgeler, karargâhlar bulunmaktadır. Açılacak kanalın batısında bulunan askeri birliklerimizin ikmal ve takviyesi zorlaşacağı için Trakya’nın savunulması zafiyete uğrayacaktır. İki denizin birbirine bağlanması birçok bilimsel çalışmayla açıklandığı üzere bölgede geri dönülmez şekilde büyük bir çevre tahribatı yaratacak, ayrıca Marmara Denizi’nin hızla kirlenmesine yol açacaktır.

Haberin Devamı

Anayasa’nın buyruğu dikkate alınarak: sürekliliği olan, güvenceler içerecek bir ‘Kanal İstanbul’ yasası çıkarılmadan ÇED raporu geçersiz ve hükümsüzdür. Çıkarılacak yasada, kanalın Montrö Antlaşması ve rejimi ile hiçbir ilişkisin olmayacağı, Montrö’nün geçerliliği de açık ve net şekilde yer almalıdır.

Bu kanalın açılması, Melen Barajı’ndan İstanbul’a su taşıma işine benzemez.

Anayasa kuralı, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinden normlar hiyerarşisi yönünden önde gelir.

Bir anımsatma da yapmalıyız: Montrö Antlaşması’nın imza töreninden sonra 1936’da dönemin Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras diyor ki: “Montrö sözleşmesi dünyada yeni bir umut alevi yakmıştır.”

Haberin Devamı

Bu alevi söndürmeyelim. Onun için biz bu projeye ‘hayır’ diyoruz.

Haluk DURAL

Millî Merkez Genel Sekreteri

AYDOĞAN KEKEVİ’Yİ KAYBETTİK

Yazıları ve paylaşımlarımdan tanıdığımız, vatan âşığı, akil insan, değerli Atatürkçü Aydoğan Kekevi’yi kaybettik. Almanya’da yaşamasına rağmen hepimizden daha çok Türkiye’nin sorunlarıyla ilgilenen bir ağabeyimizdi. Cenazesi geçen cuma günü İstanbul’a getirildi ve cumartesi günü Karacaahmet Şakirin Camisi’nde öğlen namazını müteakiben kılınan cenaze namazının ardından Ümraniye Mezarlığı’nda toprağa verildi. (Naci Kaptan, Tuncay Erciyes ve Atakan Mert’in mesajlarından...)

BİLİYOR MUSUNUZ?

İSTANBUL Üniversitesi yemekhanesinde, 3.5 liraya sabah, öğle ve akşam 3 öğün yenilebilen yemekhane ücretine üniversite yönetiminin son vermesi ve indirimli öğün sayısının bire düşürülmesine karşı öğrencilerin rektörlük binasında bir araya gelerek tepki gösterdiklerini...

Haberin Devamı

16 Ocak 2020 tarihinde devlet sanatçımız ve UNICEF iyi niyet elçimiz dünyaca ünlü piyanist Gülsin Onay’ın ‘çocuk felcinin dünyada sonlandırılması için’ Dolmabahçe Rotary Kulübü sponsorluğunda Süleyman Seba Kültür ve Sanat Merkezi’nde bir resital düzenleyeceğini...

TÜİK verilerine göre 2019’da buğday üretiminin yüzde 5 azalarak 19 milyon tona gerilerken, arpa üretiminin yüzde 8.6 artarak 7.6 milyon tona yükseldiğini; çavdarın yüzde 3.1 azalarak 310 bin tona gerilerken, yulaf üretiminin yüzde 1.9 artarak 265 bin tona çıktığını...

KİTAPLAR

ORHAN Karaveli ‘Sakallı Celal’ (Kırmızıkedi), Kerem Çalışkan ‘Necmettin Karaduman-Örnek Bir Devlet Adamı’ (Tarihçi), Çiğdem Anad ‘Durduğum Yer Benim Değil’ (Doğan), Halil İbrahim Düzenli ‘İdrak ve İnşa-Turgut Cansever Mimarlığının İki Düzlemi’ (Klasik), Nazlı Eray ‘Arzu Sapağında İnecek Var’ (Everest), Yiğit Bener ‘Acı Portakal’ (Can), Mehtap Ceyran ‘Bekleyişin Şarkısı’ (Everest), Necati Tosuner ‘Yaz Seven Öyküler Kış Seven Öyküler’ (Günışığı), Ülker İnce ‘Çevre Bilinci’ (Tekin).

Yazarın Tüm Yazıları