Avukatlara sürgün ve tayin tehdidi başladı

Ankara’da 2 no’lu baroyu kurmak için gerekli üye sayısı olan 2 bini tamamlamak üzere Ankara’daki bakanlıklar, bakanlığa bağlı birimler ile il ve ilçe teşkilatlarında görev alan 750’den fazla kamu avukatına hem kurumların WhatsApp gruplarından, hem de yüz yüze baskıların yapıldığı...

Haberin Devamı

Özellikle Sağlık Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ndeki avukatların, kurum amirleri tarafından masalarına dilekçe kâğıdı bırakılarak imzaya zorlandıkları...

Üst düzey bürokratların, “İmzalamayanı taşra teşkilatına göndeririz, tayininizi çıkarırız, sizin için kötü olur, sonucuna katlanırsınız” gibi sözlerle avukatları tehdit ettiği...

Sağlık Bakanlığı’ndaki avukatlara “Bir hafta içinde formlar doldurulup getirilsin” şeklinde talimat gönderildiği...

Gençlik ve Spor Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Adalet Bakanlığı, Etimaden A.Ş. gibi kurumlardaki avukatlara da aynı baskının sözlü biçimde yapıldığı... Dün itibarıyla Emniyet Genel Müdürlüğü’ndeki 30 avukat, Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndaki 15 avukat olmak üzere 45 avukata bu yöntemle imza attırıldığı, imza vermek istemeyenlerin ise sürgün ve tayin gibi tehditlerle sindirilmeye çalışıldığı, bu baskılarla baro talep kağıtlarının imzalatıldığını okuyoruz.

Haberin Devamı

Buna savunma hakkı yasa ile ortadan kaldırılıyor, iktidar elinde bulundurduğu siyasal güç ile avukatların özgür iradelerini yok etmeye çalışıyor denmez mi?

Baro çevrelerine göre başta Ankara, İstanbul ve İzmir olmak üzere bazı şehirlerde AKP’li ve MHP’li avukatlarca 2 no’lu baronun kurulması girişimlerinin sonuç vermediği belirtiliyor.

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş’ın Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e yönelttiği sorulardan bazıları şöyle:

“Baroların genel kurulunun yapılmasının engellenmesine karşı partilere böyle bir uygulamanın yapılmasının sebebi nedir? Baroların ve özgürce yapılması için bir çalışmanız var mıdır? Varsa nelerdir? Kaç kamu avukatı 2. baroya kaydolmuştur. Ankara’da 2. baronun kurulması için 750’den fazla kamu avukatının tehdit edildiği doğru mudur? Bu konuda bakanlıkça bir inceleme başlatılmış mıdır?”

GÜNÜN SÖZÜ
“Kaplanın kuyruğunu tutma, tutarsan da sakın bırakma.”
(Çin Atasözü)

KAMHİ’LER, ÇİLLER VE 28 ŞUBAT

AMERİKA’da vefat eden Jak Kamhi’nin cenazesi bugün Neve Şalom Sinagogu’nda duası yapıldıktan sonra Ulus’taki Musevi mezarlığında toprağa verilecek. Cenazeye COVID-19 nedeniyle 50 kişi kabul edilecek.

Haberin Devamı

Yahudi lobisinin güçlü adamı Jak Kahmi, Profilo’nun kurucusu ve patronuydu. Ekonomiye siyaset düzeyinde müdahale etmedi, o aslında bir ‘lobici’ydi ve Türkleri severdi.

İki oğlu vardı, en büyüğü olan Hayati Kamhi 2012 yılında intihar etti, ölümü çeşitli iddialarla her zaman gündemde kaldı. Siyasi çevrelerde ölüm olayı ‘şaibeli’ olarak nitelendiriliyordu. Ne yazık ki polis bu intiharı çözemedi! Üzeyir Garih’in öldürülmesi de Hayati Kamhi’nin intiharı gibi çözülemedi. Her iki vatandaşımızın dosyaları hâlâ açık. Yahudi cemaatinde bilinen bir isim olan Doğan Kasadolu, her iki dosyanın kapatılmaması için başta yargı olmak üzere siyasetçilere birçok mektup yazdı. “Eski polis şefi Adil Serdar Saçan bu olayı çözecek kişidir, niye tanık olarak dinlenmez?” diyor hâlâ.

Haberin Devamı

Oğul Cefi Kamhi, Tansu Çiller tarafından DYP’den İstanbul’da liste başından milletvekili seçtirildi. Bu dönemde ‘bankaların soyulması’, Erbakan’ın Başbakanlık’tan düşürülmesi, Mesut Yılmaz iktidarının gelmesi, Demirel’in askerle ilişkileri ve 28 Şubat yaşandı... Cefi Kamhi’nin DYP’den ilk istifa eden milletvekili olması da ilginçtir. Türkbank ve Korkmaz Yiğit gelişmelerini unutmamak gerekiyor.

Kamhi ailesine başsağlığı diliyoruz.

FİRMALAR BATAĞA SÜRÜKLENİYOR

DEVLET ve üniversite hastanelerine 1-2 sene önce mal satıp parasını alamayan firmalara devlet “Yüzde 25 indirim yap, paranı taksitle ödeyelim” diyor.

1-2 senede alınamayan para pul olmuş, bir de alacaktan feragat istiyorlar. Ne adalet, ne kalkınma ne de vicdan kaldı. Hangi şeri hükümlerde bu var, hangi kitapta bu yazar, hangi sosyal devlet vatandaşını batırır!

Haberin Devamı

Yandaş müteahhitlerin vergi borçları silinirken devlete malzeme veren binlerce firma batağa sürükleniyor.  M.D.

İBB BELTUR’DA NELER OLUYOR?

İBB iştiraki olan BELTUR’da ilginç gelişmeler yaşanmaya devam ediliyor. Ekrem İmamoğlu’nun İBB seçimlerini kazanmasının ardından BELTUR yönetiminde değişim yaşanmıştı. İmamoğlu, Koç grubuna bağlı Divan Pastaneleri Müdür Yardımcısı Güçlü Şeneler’i BELTUR Genel Müdürü olarak atamıştı. Ama Şeneler, kısa bir süre önce görevinden sessiz sedasız bir şekilde alındı. BELTUR’un sitesinde halen genel müdür olarak Şeneler’in görünmesi doğru mudur? Bu olası bir kayyım atamasının önüne geçmek için mi yapıldı?

Güçlü Şeneler neden görevden alındı? BELTUR Genel Müdürü’nün ‘80 milyonluk açık’ nedeni ile görevden alındığı iddiaları da var. Bu açığın ne kadarının AKP döneminde, ne kadarın yeni dönemde olduğu ile ilgili henüz bir bilgi yok.

Haberin Devamı

BELTUR hakkında çok şey yazılmaya başlandı, dikkat gerekiyor.

BİLİYOR MUSUNUZ?

BUĞDAY Derneği’nin “Bugün (13 Ekim) Mecliste değerlendirilecek kanun teklifi yasalaşırsa, artık size pestisitlerin zararlarını anlatamayabiliriz. Örneğin tarım zehirleriyle, kimyasallarla, GDO’yla ilgili yayınlar sansürlenebilecek ve para cezası verilebilecek. Haber alma hakkımızı ve ifade özgürlüğümüzü tehdit eden kanun teklifindeki maddeler geri çekilsin” açıklamasını yaptığını (#GidadaSansureHayir)...

AİLE Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) Başkanı Dr. Özlem Sezen’in, “Esnek çalışma uygulaması, tüm kurumlarda uygulanırken sağlık merkezlerinde ve özellikle aile sağlığı merkezlerinde bu uygulama yapılmamıştır. Bugüne kadar hiçbir ek ödeme yapılmamıştır. Tüm yaşanan pandemi süreci bize tekrar göstermiştir ki sağlık sisteminin 3 basamaklı piramit sistemi ne yazık ki başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere bizleri yetiştiren değerli hocalarımız ve Bilim Kurulu tarafından dahi anlaşılamamıştır” dediğini...

Yazarın Tüm Yazıları