İçinde yaşayamadığım deri

Haberin Devamı

François Ozon imzalı ‘Yeni Kız Arkadaşım’ (‘Une nouvelle amie’), Türkiye serüvenine İstanbul Film Festivali’nde başlayıp şansını ticari sinema ağında deneyen yapımların sonuncusu. Bir zamanların harika çocuğu artık orta yaş demlerinde ama üretkenliğini kaybetmeden ilgiye değer filmleriyle yoluna devam ediyor. Fransız yönetmenin bu son çalışması, yakınlarda kaybettiğimiz (2 Mayıs 2015) İngiliz polisiye ve gerilim yazarı Ruth Rendell’ın kısa bir öyküsünden sinemaya uyarlanmış. Filmin konusu kısaca şöyle: Claire ve Laura, çocukluktan beri iki sıkı arkadaştır. Büyürler ve evlenerek birer mutlu yuva kurarlar. Laura, bir çocuk doğurur lakin geçirdiği bir hastalık sonucu hayatını kaybeder. Claire, cenaze töreninde arkadaşına söz verir. Geride kalan kocası David’e ve kızına sahip çıkacaktır. Bir süre sonra David’i ve minik kızı ziyarete gider. Gördüğü manzara şaşırtıcıdır; David kadın elbiseleri içinde kızına bakmaktadır. Claire, başta bu duruma tepki gösterse de sonrasında yumuşar. Kadın kimliğinden dolayı ‘Virginia’ adını verdiği David artık onun yeni kız arkadaşıdır...

Haberin Devamı

İçinde yaşayamadığım deri
5 üzerinden 3,5 yıldız

‘Yeni Kız Arkadaşım’, genel havası itibariyle Ozon’dan çok Pedro Almodovar filmi gibi olmuş. Malum, İspanyol yönetmen de vakti zamanında bir Ruth Rendell uyarlaması (‘Çıplak Ten’-‘Carne tremula’) gerçekleştirmişti ama Ozon’un filmi daha çok ‘İçinde Yaşadığım Deri’yi (‘La piel que habito’) çağrıştırıyor gibi geldi bana. Öte yandan ‘Yeni Kız Arkadaşım’ı Almodovar’la buluşturan en önemli şey sanırım filmdeki melodramatik ton olmuş.
Oyunculuklara gelince; Claire rolündeki Anais Demoustier, malum son dönemin yükselen yıldızı. Geçen hafta ‘Acemi Çapkın’da da izlediğimiz oyuncuya Fransız eleştirmenler çoktan ‘Yeni Isabelle Huppert’ unvanını uygun görmüşler bile. Demoustier, Claire’de gayet iyi. Keza ‘Gadjo dilo’, ‘İspanyol Pansiyonu’, ‘Arsen Lüpen’, ‘Gönül Avcısı’, ‘Günlerin Köpüğü’ gibi yapımlardan hatırladığımız Romain Duris de David/Virginia karakterinde. Her daim beğendiğimiz Isild Le Besco da Laura’da kendisini hatırlatıyor.

Sonuç? Bereketli haftanın Fransız patentli melodramı olarak ‘Yeni Kız Arkadaşım’ı da kaçırmayın derim...

Yazarın Tüm Yazıları