Türkiye aynı borcu iki kez ödemiş

“İNANILIR gibi değil” diyeceğiniz bu konu, yaşanmış bir olay.

Haberin Devamı

Yıllar önce Prof.Dr. Ekrem Pakdemirli anlatmıştı.


MALİYE SEMPOZYUMU


Her yıl farklı bir üniversite tarafından düzenlenen Maliye Sempozyumu’nun yedincisini de Gazi Üniversitesi üstlenmişti.
Bu sempozyumlarda, hocaların yanı sıra yurt dışından bazı bilim adamları, bürokrasiden de Maliye ve Ekonomi ile ilgili bakanlar, müsteşarlar, genel müdürler ve diğer üst düzey bürokratlar da davet ediliyordu. Bir kısmı da konuşmacı oluyordu.
Özellikle Maliye Bakanı’nı ve üst düzey bürokratların katılımı çok önemliydi. Gazi Üniversitesi adına, o dönemin bakanını sempozyuma davet ettiğimde, her zamanki zerafetiyle, “olağanüstü bir gelişme olmazsa mutlaka gelirim” demişti ve geldi de..


MALİYE BAKANI’NIN İLGİNÇ AÇIKLAMASI


Sempozyumun açılışında son konuşmacı olan dönemin Maliye Bakanı Ekrem Pakdemirli hem bilim adamı hem de Maliye Bakanı olarak, herkesi etkileyen güzel bir konuşma yaptı.
Konuşmasının bir bölümünde Türkiye’nin dış borçları konusuna değindikten sonra ilginç bir olay anlattı; “Zamanında, bir ülkeden önemli tutarda borç almışız. Yıllar sonra borcu ödediğimizde, ilginç bir mektup aldık. Özetle ‘Siz bu borcu iki yıl önce ödemiştiniz. Şimdi aynı borcu ikinci kez niye gönderdiğinizi anlamadık’ diyorlardı!..
Olay anlaşılmıştı. O dönemde Devletin dış borçları ile ilgili sağlıklı bir kaydı olmadığı için, daha önceki ödemeye ilişkin kayda rastlanmamış ve aynı borcu ikinci kez ödemişiz!..”

Deli Petro

Haberin Devamı


Boyu 208 cm imiş.
Bu dev adamın ayakkabı numarasını tahmin edin bakalım?
48 olabilir mi?
Yoksa 50 mi?
Bilemediniz!
Doğrusu; 38 numara!
Petro bu durumdan çok utanır ve ayakkabısının üstüne bir ayakkabı daha giyermiş!

Meyhane


Of’lu Hoca Cuma namazında içki içenleri fena azarlıyordu;
- Paranızı sokağa atıyorsunuz! Kazanan kim? Meyhaneci... En büyük dükkan kimin? Meyhanecinin... En güzel ev kimin? Meyhanecinin... Ya en güzel araba? Meyhanecinin. Bu paraları veren kim? Ha sizin gibi kafasızlar...
Aradan iki hafta geçer, bir adam koşarak Hoca’nın yanına gelir ve ellerine sarılıp öperek;
- Allah razı olsun Hocam, senin verdiğin içki vaazı sayesinde hayatım kurtuldu.
Hoca memnun;
- Aferin, içkiyi bırakmanın mükafatını ahirette de göreceksin oğlum...
der. Adam düzeltir;
- İçkiyi bırakmadım Hocam, MEYHANE AÇTIM...

Yazarın Tüm Yazıları