Geçmişteki müzikler neden değerli

Teoman’ın Harbiye Açıkhava Sahnesi’ndeki konserinin olduğu günün sabahı heyecanlanmaya başladım. Sanki ilk kez Teoman dinleyecek gibiydim...

Haberin Devamı


Ünlü rock’çının önce yakın dönem konserlerini, sonrasında da tam 20 yıl önceki Rumeli Hisarı konserini YouTube’da izlemeye başladım.
Ardından başka sanatçıların Rumeli Hisarı’nda gerçekleşen konser videolarında kayboldum.
Mesela 2002 yılındaki Athena konserini izledim. Oradan atlaya atlaya da günümüze kadar geldim.
Bunların içinde Rock’n Coke gibi eski yaz festivalleri de vardı. İşin aslı, bunları izlerken geçmişimde de savruluyordum. (Ki o geçmiş hiç de uzak değil.)
Müzikseverlerin ergenlik döneminde dinlediği şarkılara olan aşırı sevgisi konusunda birkaç makale okumuştum. Peki, ergenliğimize mi yoksa o dönem dinlediğimiz müziklere mi saplantılıyız?
Sonuçta şu an hâlâ dinlediğim ve kariyerinde 15’inci yılını çoktan aşmış birçok müzisyen o günlerden bana yadigar.
Yazılan birçok makalede müziğin anıları nasıl uyandırdığı, erken dönemde dinlediğimiz müziklerin kişiliğe etkisi ve şarkıların beyinde nöral duyguları harekete geçirmesi konuları irdeleniyor.
Biz, yeni müzikle niye mi çok sıkı bağlar kuramıyoruz?
◊ Kişiliğimizin şekillenmeye başladığı 12-22 yaş aralığında dinlediğimiz müzikler ve yaşadığımız deneyimler, hayatımızda önemli bir yer kaplıyor.
Bu yaş aralığında duyduğumuz her türlü müziği rahatlıkla kabullenmemizin nedeni, içinde yaşadığımız dönemi tam anlamıyla deneyimlemiş oluşumuz.
◊ O deneyimlerin bazıları sert, hatta kötü bile olsa bu dönem genelde mutluluk ve neşeyle ilişkilendiriliyor. Döneme ait sevdiğimiz şarkılar, bize daha samimi ve daha yakın geliyor.
◊ Bu yaş grubundaki deneyimlerin her zamankinden daha canlı olmasının nedeni, kişiliğimizi bu dönemde tanımlamamız. Neyi sevip neyi sevmediğimizi, dinlediğimiz müzik tarzlarının çoğunluğunu o dönemle ilişkilendiriyoruz. Genellikle 30 yaş üstünün yeni müzik türlerine karşı dirençli olması da bu yüzden.
◊ Bir diğer en önemli nedenlerden biri de şu; yetişkinlik döneminde sorunlardan kaçmanın en kolay yönü sevdiğimiz müzikleri dinlemek.
İlk gençlik dönemimizden bir şarkıyı açmak, kısa bir süre için bile olsa sorun ve endişelerden kaçmanın kısa yolu.
◊ Favori şarkılarımız beynimizde tatmin duygusu yaratıp dopamin, serotonin, oksitosin gibi mutluluk veren kimyasalları salgılatıyor. Eski şarkılara bağlı olmamız da bu yüzden.
◊ “Eski müziklerin yenisinden iyi olduğunu” söyleyen herkes, kendi deneyimlerinden yola çıkıyor. Bu genel bir kanı değil, gayet kişisel bir sonuç.
Büyük stadyum konserlerin, üst üste gerçekleşen performansların, belli bir yaş üstü sanatçı ve grupların daha çok rağbet görmesinin arkasındaki nedenlerin en büyüğü; yaptıkları müziğin bizdeki karşılığı.
Nasıl geçirmiş olursanız olun ergenlik döneminizi, o dönemde dinlediğiniz müzikleri yapanlar her zaman kalbinizde büyük bir yere sahip olacak.

Dikkat edin

Haberin Devamı

Mine Özgüle, sakin sessiz başladığı müzik kariyerinde üçüncü şarkısını yayınladı. “Kördüğüm” adını taşıyan şarkı, biz sıradan insanların sıradan hayatlarında sıklıkla karşılaştığı “kendinle yüzleşme” konusunu ele alıyor. Özgüle, şarkının prodüktörlüğünü Pagos’tan tanıdığımız Ozan Kınasakal’a emanet etmiş.
Bu kıza dikkat edin derim...

Haberin Devamı

İlk İngilizce şarkısı

Melisa Karakurt, Türkçe çalışmalarının yanına İngilizce şarkı da ekledi: “İstanbul”. Şarkıda alaturka enstrümanlar, elektronik müzikle birleşiyor.
Karakurt, şarkının sözlerinde şehirle kurulan sevgi-nefret ilişkisini irdeliyor. Şarkıyı, özellikle İstanbul sevdalısı yabancı arkadaşlarınıza gönderin.

Metale özen

İstanbullu grup Hatespeech’in 5 şarkılık EP’si “Balisong” yayınlandı. Tan Serdar, Okan Özgürbüz ve Onat Hafız’dan kurulu grubun metal müziği sunuşundaki özen, “Concrete Wonderland” açılışında hissediliyor. Tüm EP’yi severek dinleyeceksiniz.

Geliyorlar

Konserler cephesinden güzel haberler gelmeye başladı. Gezgin Salon kapsamında 20 Kasım’da Belçikalı indie rock grubu Balthazar’ı Volkswagen Arena’da dinleyeceğiz. Sene başında yayınladıkları “Sand” isimli albümleriyle de kalbime taht kuran grubu gündemdeyken büyük bir sahnede izlemek keyifli olacak.

Rock’n roll

Haberin Devamı

Linanil, ilk teklisini bugün yayınlıyor: “Lucifer”. Yasemin Özler prodüktörlüğünde hazırlanan, sözü ve müziği Linanil’e ait olan şarkı sizi rock’n roll havasına hemen sokacak.

Hareketli

Dream pop denince Türkiye’de akla gelen ilk gruplardan biri olan The Away Days, yeni kadrosu ve şarkısıyla geri döndü. “How Many Times” isimli şarkıda söz ve müzik Can Özen ve Orkun Atik imzalı. Single’ın mix’i ise Dua Lipa, The Neighborhood gibi dünyaca ünlü isimlerle çalışan Matty Green’e ait. Grubun hareketli şarkılara göz kırptığını görmek de yenileyici bir deneyim oluyor.

İhtiyacınız belki budur

Bir süredir müzik çalışmalarına hız kazandıran Derin Sarıyer, “Yangın Çıksa da” isimli şarkısını yayınladı. Sarıyer, vokalini Nilay Özkara ile paylaştığı, söz, müzik ve düzenlemesi kendisine ait şarkıda indie rock ve elektronik elementleri bir arada kullanmış. Oldukça depresif duyulsa da umut veren bu şarkı, belki de ihtiyacınız olan şeydir.

Haberin Devamı

Ne Dinledim
∆ Linanil-Lucifer
∆ Graumann-Motion Kontrol
∆ Hazel-Mesaj Bırak
∆ Surf Arabesk-Sen Bana Mecbur Değilsin
∆ Old G-Atmosfer
∆ Can VS & Grogi-Tersine
∆ Derin Sarıyer, Nilay Özkara-Yangın Çıksa da
∆ Berkcavdar-Yanımda, Yanında
∆ Emrah Alpat-Yeni Hayat
∆ Cihan Bilgin-Neyse Ne
∆ Efreks, Sosa-Her Birinden
∆ Saltrip-Bir Yolu Bulunur Be
∆ Deniz Yılmaz-Sonbahar
∆ Suzan Hacıgarip, Yasir Miy, Çağan Şengül-Yol
∆ Altın Gün-Kısasa Kısas
∆ Can Koç-Gökyüzünü Tutamam
∆ Özgün Kızıldağ-Tarumar
∆ Mine Özgüle-Kördüğüm
∆ Anıl Emre Daldal-Gece
∆ Baneva, Ezgi Alaş-Güneşim
∆ Güneş-Dikenlerine
∆ Hatespeech-Balisong
∆ The Away Days-How Many Times
∆ Melisa Karakurt-İstanbul
∆ Al’york-Souls of Missisippi (live)
∆ Lonasona-Bir Zamanlar
∆ Nilüfer Yanya-Day 7.5093
∆ Trash Can Boy-F117
∆ Always, Then-Shallow
∆ Gulchx-Plaster

 

Yazarın Tüm Yazıları