Spor startup’ları yeşil sahayı aratmayacak

.

Haberin Devamı

24 Haziran’da yapılacak genel seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde de ülkemizde alıştığımız coşkulu hava hâkim. Seçmenlere yönelik vaatler, sözler, projeler birbirini kovalıyor. Bu yıl farklı ve son derece olumlu olansa, önceki seçimlere kıyasla girişimciliğin, dijital dönüşümün ve eğitimin çok daha fazla gündeme gelmesi, vaatler arasında öncelikli bir yer tutması. Tüm adaylar, ardı ardına gelen vaatlerin tetiklemesiyle girişimciliği ve teknolojiyi ayrıcalıklı bir konuma oturtmuş gibi görünüyorlar. Bu oldukça sevindirici bir gelişme. Girişimcilik ruhunun ülkemizde büyümesi ve yaygınlaşması açısından uzun vadede daha da fazla fayda yaratacak bir süreç yaşıyoruz.

Son aylarda seçim takvimleri yoğun olan spor kulüplerinin de uzun vadeli hedeflerini gerçekleştirmek için girişimcilik ve teknoloji kültüründen önemli ölçüde faydalanılacağı anlaşılıyor. Büyümek, uluslararası ölçekte rekabet etmek ve lider olmak isteyen kulüplerin teknoloji ve spor girişimciliğinden daha fazla pay almak için en az yeşil sahalardaki kadar sert bir rekabetin içerisinde.

Deloitte’un yaptığı bir çalışma, spor sektöründe 2018’in en önemli 6 trendini sıralıyor:

- Taraftar güvenliği

Haberin Devamı

- Yenilikçi taraftar ve bilet paketleri

- Yeni nesil taraftarlara ulaşabilmek için dijital ve sosyal kanallara daha fazla yatırım

- Blockchain becerilerini kullanarak sektörün kalıplaşmış sorunlarına çözümler bulmak

- Sporda hilenin ve yozlaşmanın önüne geçecek profesyonelleşme adımları

- Spor kulüplerinin pozitif sosyal etkilerini ortaya koyan sosyal girişimcilik çalışmaları

Tüm bu trendlerde spor kulüplerine en çok yardımcı olması beklenen alan ise “Sports Tech” olarak adlandırılan girişimler. Ekranlar, Wi-Fi, biletleme, mobil çözümleri içeren stadyum teknolojileri, taraftar verileri, sadakat programlarını içeren CRM teknolojileri, dijital içerikler ve scouting, atletlerin sağlık durumunu takip eden çözümleri kapsayan bu girişimler, sporun önümüzdeki dönemde dönüştürücüsü olacak bu trendlerin yakıtı olacak.

Bu yeni ve gelişen sektör dünya çapında 4 binin üzerinde şirketten oluşuyor. Spor girişimleri son beş yıl içerisinde 5 milyar doların üzerinde yatırım alırken Deloitte’a göre spora aktarılan risk sermayesi yalnızca 2017’de 1,5 milyar dolara ulaştı. Bu ayın başında Amerikan Basketbol Ligi NBA ile Intel, spor sektörüne odaklanan küresel teknoloji girişimlerine yatırım yapmak için ortak bir girişim başlatacaklarını açıkladı. Tüm bu gelişmelerin anlamı spor sektöründe pastadan pay kapmak isteyen startup’ların rekabetinin spor kulüplerinin rekabetini aratmayacak olması.

Sports Tech alanında önemli bir veri kaynağı olan SportsTechX’in Avrupa çapında yaptığı bir çalışmanın raporuna göre, son üç yılda en çok fonlanan sports tech girişimleri toplamda 142,3 milyon avro yatırımla Avusturya, Almanya ve İsviçre girişimlerinden oluşuyor. Türk girişimlerinin de önümüzdeki dönemde bu alanda büyüme potansiyeline sahip olacağını düşünüyorum. Başta futbol ve basketbol olmak üzere spor, ülkemizin en birleştirici uğraşlarından biri. Taraftarlarına yenilik ve galibiyet duygusu sunmak isteyen kulüplerin bu girişimlerden orta ve uzun vadede çok daha yüksek seviyede faydalanabileceğini düşünüyorum.

Yazarın Tüm Yazıları