24 Haziran analizi (6) Saadet butik parti hüviyetini aşamıyor

HER ilde oy oranını arttırabilmek tek başına bir ölçüt kabul edilseydi, Saadet Partisi 24 Haziran milletvekili seçiminin en başarılı siyasi organizasyonu olarak görülebilirdi. SP, gerçekten de Türkiye’de 81 ilin tümünde oy oranını arttırma başarısını gösteren tek partidir. Ülke genelinde oyunu iki katın da biraz üstüne çıkarmıştır.

Haberin Devamı

Gelgelelim ülke genelinde aldığı oy iki katına yükseldiğine, SP, ancak yüzde 1.33 oranına gelebilmiştir. 1 Kasım seçiminde yaklaşık 325 bin seçmen SP’ye oy atarken, bu kez 668 bin dolayında seçmen bu tercihi kullanmıştır.

24 Haziran analizi (6) Saadet butik parti hüviyetini aşamıyor

SP, toplam 23 ilde yüzde 0.1 ile yüzde 1.0 aralığı arasındadır. Tam 49 ilde yüzde 1 ile 1.99, 7 ilde ise 2.00-2.99 aralığındadır. Yalnızca iki ilde (Bayburt ve Batman) yüzde 3 oranının üstüne çıkabilmiştir

Partinin Hazine yardımı alabilmesini mümkün kılacak ülke genelinde yüzde 3 gibi bir orana ulaşması, kendi ölçeğinde bir başarı olarak takdim edilebilirdi. Bu haliyle de, 24 Haziran’da sandıktan çıkan sonuç SP açısından bir hayal kırıklığıdır. Üstelik cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, yüzde 0.89 oyla partinin çıktığı oranın da altında kalmıştır.

*

Haberin Devamı

Geçen 16 yıllık seyrine baktığımızda, ‘Milli Görüş’ hareketinin önderi merhum Prof. Necmettin Erbakan’a sadakatin her şeyin üstünde tutulduğu bu siyasi hareketin, kendi bünyesinden çıkan AK Parti ile yolların ayrılmasından sonra arzuladığı büyüme hedefini bir türlü yakalayamadığını görüyoruz. SP’nin butik bir parti olduğu tezi 24 Haziran’dan sonra iyice yerleşecektir.

Bu seçimde SP eksenli bir dizi varsayım tutmamıştır. Bunlardan birincisi, AK Parti’ye tepkili seçmenlerin, tabandaki geçişkenliğin yardımıyla bu kez SP’ye kayabileceği teziydi. SP Kürt sorununda daha reformcu bir dil geliştirdiği için tepkili muhafazakâr Kürt seçmenlerin bu adrese geleceği, bunun türevi olan bir görüştü.

CHP ve İYİ Parti ile girilen ittifak nedeniyle yüzde 10 baraj baskısı kalktığı için, seçmenlerin artık “Oyum ziyan olacak” endişesinden kurtularak bu partiye daha rahat oy vereceği bir diğer varsayımdı.

Ayrıca, Temel Karamollaoğlu’na dönük sosyal medyada ortaya çıkan ilgi ve mesaj yoğunluğu da SP’ye dönük bir işaret olarak okunmuştur. Ancak sonuçlar sosyal medya realitesi ile sandık realitesinin örtüşmediğini göstermiştir.

*

Haberin Devamı

SP açısından ters giden ne oldu? CHP ile ittifak kurulmasının AK Parti içindeki hoşnutsuz seçmenin oyunu çekme hesapları üzerinde caydırıcı bir etki yaratmış olması muhtemeldir. Parti içindeki değerlendirmelerde bu tezin ağır bastığı anlaşılıyor. Özellikle Türkiye’de muhafazakâr tabanın bilinçaltına köklü bir şekilde yerleşmiş olan CHP alerjisi, AK Parti propagandasında SP’ye karşı etkili bir şekilde kullanılmıştır. Dün sohbet ettiğimiz bir SP temsilcisi, bu duruma işaret ederek, “CHP’nin bütün günahları bize yazıldı” diye konuştu.

Bunun gibi, SP’nin Kürt sorununda daha mutedil bir söylemi benimsemesi ve Temel Karamollaoğlu’nun Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması gerektiği yolundaki çıkışları da yine milliyetçi-muhafazakâr tabanda partinin aleyhine kullanılmıştı.

Haberin Devamı

AK Parti’nin oy oranı 1 Kasım’da yüzde 49.50 iken, 24 Haziran’da YSK’nın son açıklamasına göre yüzde 41.85’e düşmüştür. AK Parti bu düşüşü yaşarken, tepkili seçmeni ağırlıklı olarak İYİ Parti ve MHP’ye yönelmiştir. Bu kesimden ancak çok sınırlı bir yüzde SP’ye gitmiştir.

Burada altını çizebileceğimiz husus şudur: Belli ki, AK Parti, tabanındaki Milli Görüş kökenli seçmeni daha kolay bir şekilde konsolide edebiliyor. Buna karşılık muhtemeldir ki, daha çok merkez sağ ve milliyetçi kökenli seçmeni tutmakta aynı ölçüde etkili olamıyor; MHP ve İYİ Parti’nin performansından görülebileceği gibi...

*

İzah edilmesi gereken bir nokta, Karamollaoğlu’nun aldığı oyun partinin oyunun altında kalmasıdır. Yaklaşık 225 bin oydan söz ediyoruz. Bu durumun bir izahı, partisine tepkili AKP seçmeninden bir kesimin Recep Tayyip Erdoğan’a sadık kalmakla birlikte milletvekili sandığında mührü SP’ye basmış olması ihtimalidir. Bir diğeri, Karamollaoğlu’nun cumhurbaşkanı seçilme şansı bulunmadığı için, SP seçmenin başka adaylara yönelmesidir.

Haberin Devamı

Sonuç olarak, sol bir parti ile ittifak denemesinin muhafazakârlık dokusu kuvvetli bir parti açısından çok etkili olamadığını belirtebiliriz. Ancak yine de, böyle bir ittifakın ülkemizde demokrasi kültürünün, uzlaşı geleneğinin yerleşmesi bakımından büyük bir değer taşıdığı yadsınamaz.

NOT: Yazıda yer alan grafikte SP'nin 7 Haziran 2015 seçiminde aldığı yüzde 2.06 oranı içinde seçim ittifakı yaptığı BBP'nin de oyu da dahildir. 

Yazarın Tüm Yazıları