Erdoğan Karabağ için Putin’e ikili mekanizma öneriyor

Dağlık Karabağ’daki Suriyeli savaşçılar meselesi sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya lideri Vladimir Putin arasındaki diyaloğun gündemine yerleşmiş bulunuyor.

Haberin Devamı

Bu konu Erdoğan ile Putin arasında 14 Ekim’de yapılan telefon görüşmesinden sonra Kremlin tarafından özellikle dikkat çekilen bir nokta oldu. Kremlin’den yapılan açıklamada, Dağlık Karabağ konusu görüşülürken Putin’in Erdoğan’a “Ortadoğu’dan gelen savaşçıların askeri harekâtlara dahil olmasından duyduğu ciddi kaygıyı ifade ettiği” aktarıldı.

Ardından iki lider geçen salı akşamı (27 Ekim) ikinci kez görüştüler. Bu görüşmeden sonra Kremlin’den yapılan açıklamaya göre, konu Putin tarafından yine gündeme getirilmişti. Açıklamada, “Rus tarafının çatışmaların sürmesinden ve Ortadoğulu teröristlerin çatışmalara artan ölçüde karışmasından duyduğu derin kaygıyı ifade ettiği” belirtildi.

Kremlin, 14 Ekim’de “savaşçılar” derken, bu kez “teröristler”den söz etmeye başlamış, “ciddi kaygı” yerini “derin kaygı”ya bırakmıştı.

Haberin Devamı

ERDOĞAN DA  KARABAĞ’DAKİ  PKK’LILARI AÇTI 

İlginçtir ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan, ertesi gün (28 Ekim Çarşamba) AK Parti’nin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Suriyeli savaşçılar meselesinin Putin tarafından görüşmede açıldığını gizleme gereğini duymadı ve aynen şunları söyledi:

Bize diyorlar ki ‘Siz Ortadoğu’dan Suriye’den Azerbaycan’a asker gönderiyorsunuz, yabancı güçler gönderiyorsunuz’ filan felan...”

Erdoğan da Putin’in bu hamlesine PKK/YPG’li teröristlerin Karabağ’da Ermeni ordusu saflarında savaştığını belirterek karşılık vermiştir. Görüşmenin bu bölümünü şöyle aktarıyor Erdoğan:

“Ben de Sayın Başkan’a bir şey söyledim, ‘Şu anda 2 bin civarında istihbari olarak tespit ettiğimiz PKK’lıları YPG’lileri şu anda Ermenistan 600 dolar maaşla oraya aldı, orada savaşıyorlar. Yabancı savaşçılar olarak onlar orada’. ‘Benim onlardan haberim yok’ dedi. ‘Ben şimdi size haber veriyorum’ dedim. Bunun üzerinde durmanız lazım. ‘Bu PKK’lılar, YPG’liler nereden geliyor biliyor musunuz?’ dedim. Suriye’de bunlar çalışıyordu, Suriye’den oraya ithal ve bu konuda da dayanışmamız lazım’. Benim özellikle tabii Sayın Putin’in PKK, YPG bunlara yüz vereceğine ihtimal vermiyorum ama Paşinyan’a bunu söylemesi lazım. Aksi takdirde gereği yapılır.”

Haberin Devamı

Sonuçta yapılan bu açıklamalardan, Putin ile Erdoğan arasında Karabağ’a ilişkin yürümekte olan müzakerelerde Rus tarafının Türkiye’yi sorumlu tutarak Suriyeli savaşçıların durumunu, Türk tarafının da Ermenistan’ın sahaya sürdüğü PKK-YPG teröristlerini karşılıklılık içinde masaya koyduklarını öğrenmiş bulunuyoruz.

PUTİN’E: ‘BU İŞİ TATLI  BİR YERE BAĞLAYALIM’ 

Erdoğan, Putin ile geçen salı akşamı yaptığı görüşmeyle ilgili olarak grup konuşmasında bazı görüş ayrılıklarını kayda geçirmekle birlikte, genel hatlarıyla olumlu bir hava aksettirmiştir. Buradaki önemli bir gelişme, Erdoğan’ın Putin’e Karabağ sorununun çözümü için Türkiye ile Rusya’nın birlikte hareket etmeleri önerisini yapmış olmasıdır.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı bu önerisini açıklarken, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) bünyesinde Rusya’nın ABD ve Fransa ile birlikte eşbaşkanlığını yaptığı ‘Minsk Grubu’nun “Bu sorunu çözemediğini” vurgulayarak, ikili yöntemi bir alternatif olarak takdim etmiş oluyor. Görüşmelerinin bu kısmını şöyle aktarıyor Erdoğan:

Dedik ki ‘Artık bu işe Kafkaslar’da bir son verelim. İstersen bu işi birlikte çözeriz. Siz Paşinyan ile görüşmeleri yapın, ben İlham kardeşimle bu görüşmeleri yapayım. Bu işi artık tatlı bir yere bağlayalım’ dedik. Heyetinizi gönderin, heyetlerimizle görüşmeler yapsın. Dışişleri bakanlarımız birbirleri ile görüşmeler yapsın ama bir şeye karar vermemiz lazım. Bu işi çözecek miyiz, çözmeyecek miyiz? Bu konuda samimi bir adım atalım. Burada bu işi bitirmek durumundayız. Biz samimiyiz, ben sizin de samimi olduğunuza inanıyorum, bu adımı atalım.”

Haberin Devamı

Erdoğan, “Güzel bir görüşme oldu, temennim odur ki inşallah bunu neticelendiririz” diye ekliyor.

Cumhurbaşkanı’nın bu önerisi, yöntem olarak Türkiye’nin Azerbaycan, Rusya’nın da Ermenistan üzerinde ağırlıklarını kullanarak bir çözümün geliştirilmesini esas alıyor. Erdoğan, dün de Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüşmüştür.

PUTİN ‘MİNSK’ DİYOR  AMA TÜRKİYE’YE DE  VURGU YAPIYOR

Buna karşılık Putin, dün Moskova’da yaptığı bir açıklamada Karabağ’da çatışmaların durdurulması ve müzakere masasına oturulması gerektiğini belirterek, çözüm için adres olarak yine Minsk Grubu’nu göstermiş, ancak Türkiye’nin bu gruptaki konumunu da vurgulamıştır. Putin, “Azerbaycan ile Ermenistan’ın Türkiye’nin de olduğu Minsk Grubu çerçevesindeki müzakerelerle çözüme ulaşması gerekiyor” diye konuşuyor.

Haberin Devamı

Burada altı çizilmesi gereken bir nokta, Putin’in “Karabağ’da belli bir rejimin sağlanmasıyla 5 artı 2 bölgenin Azerbaycan’a verilmesini sağlamak bizim yaklaşımımızdır” şeklinde konuşarak, Ermenistan’ın işgal ettiği topraklardan çekilmesi gereğini kayda geçirmiş olmasıdır.

Putin’in “rejimin sağlanması” ile kastettiği Azerbaycan toprakları içinde kalan ve Ermenilerin hak iddia ettiği Karabağ’ın nihai statüsüdür. Bütün düğüm, bu statünün belirlenmesi ile Ermenistan’ın 1990’lı yılların başında işgal ettiği Azerbaycan topraklarından 7 bölge üzerinden çekilmesi arasında herkesi tatmin edecek bir dengenin bulunup bulunamayacağı meselesinde beliriyor.

Müzakereler Minsk Grubu çerçevesinde yürütülse de Putin ile Erdoğan arasında yürüyecek ikili diyaloğun bu sürece ne ölçüde etki edeceğini bekleyip görmek gerekiyor. Putin’in burada Türkiye’nin Kafkasya’da rol oynamasına ne ölçüde sıcak bakacağı önemli bir sorudur. Bununla birlikte Putin’in pragmatik bir hareket tarzının olduğunu da biliyoruz.

Ayrıca, Azerbaycan’ın yaklaşık 30 yıl sonra bu kez sahada askeri açıdan üstünlüğü eline geçirmiş olduğunu ve toprak kazanımlarını sürdürdüğünü de unutmayalım. Bu noktada Azerbaycan’ın askeri açıdan hangi noktada durmaya karar vereceği sorusu da çok kritik bir önem taşıyor.

Yazarın Tüm Yazıları